Evet sevgili dostlar Corona illeti dünyada hala etkin bir şekilde devam ederken, aşı hususu da alttan alttan zihinlere kazınmaya çalışılıyor. Bununla beraber Şeytani üst aklın da planları bu doğrultuda devam ediyor. Nisan ayında özellikle yaptığımız tespit hala güncelliğini korumaktadır. O zaman söylediğimiz: ‘’ DSÖ kimin aşısını onaylarsa bu virüs olayının da faili odur’’ sözü bu aralar daha çok anlam bulmaktadır. ABD bu aşı konusunda çok detaylı ve önemli çalışmalar yapıyor. Hastalığın ilk çıkışından itibaren Mayıs-Haziran aylarında aşı çalışmaları ile ilgili ABD’nin yaptığı açıklamalar DSÖ tarafından çok da kayda değer görülmedi. Nitekim Trump geçtiğimiz günler de DSÖ ile bağlarını koparmak için önemli girişimler de bulundu...
Tüm bu hadiselerden sonra Covid-19’a yönelik ikinci dalga söylemleri de hızla yayıldı. Aslında biz de Nisan ayından beri ikinci dalgadan bahsediyorduk. Çünkü Covid-19’un ilk dalgası bir tatbikat niteliğindeydi. Asıl ikinci dalga ile birlikte kötü manada mutasyona uğrayacak olan virüs çok daha bulaşıcı ve öldürücü olacak. İnsanları daha çaresiz bir hale getirecekler. Ve en nihayetinde de hazırladıkları çipli aşıları insanlığın kurtarıcısı gibi sunacaklar. İşte tam da burada çok dikkatli ve uyanık olmalıyız. Bill Gates, Covid-19 salgınına karşı 18 ay içinde aşı bulunması için çalışmaların devam ettiğini, herkese yetmesi için yaklaşık 7 milyar doz aşı üretilmesi gerektiğini belirtmişti. Burada ki ifadeler ve bu ifadeleri söyleyen kişi önemli! Bill Gates ile birlikte Gilead Sciences şirketine çok dikkat edilmeli. Gilead ismi de çok ilginç! İsrail kabilelerinden birinin adı… Aşı konusunda ki detayları iyi takip etmeliyiz.
Bil Gates, Dünya Sağlık Örgütü başta olmak üzere Birleşmiş Milletler’i parmağında oynatıyor adeta... Gates, ABD Ulusal Alerji ve Bulaşıcı Hastalıklar Enstitüsü Direktörü Anthony Fauci’nin aşının geliştirilmesinin 18 aya yakın süreceği öngörüsünü de söylemişti. Özellikle 2021 ayında aşının bulunacağı öngörülüyor. Yani ölümcül ikinci dalgadan sonra millete deyim yerindeyse ölümü gösterip, sıtmaya razı edecekler. Bu yüzdendir ki aşı hadisesi bu pandeminin altında yatan perde arkasındaki gerçektir. Kısırlık başta olmak üzere (Dünya nüfusu ile oynama) çip ve benzer hususlar baş gösterecektir. Bu yüzden ülke ve millet olarak bu konuda çok dikkatli olmalıyız. Bu husus yakın gelecekte çok konuşulacaktır. Bu arada son olarak bir kez daha söylemekte fayda görüyorum: ‘’İkinci dalga Ekim-Kasım ayı gibi gelmesi mümkündür. Fakat bu ikinci dalga Covid-19’un yeniden salgın olarak artmasından ziyade, mutasyona uğramış daha ölümcül ve bulaşıcılığı iki kat daha fazla olan bir virüsün ortaya çıkması ile sonuçlanacaktır.’’ Bütün bu hadiselerin altında da Yeni Dünya Düzeninin temeli yatmaktadır. Aşı hususu, siyasi ve teolojik bazı hususlar bu hastalığın arka planını ve perde arkasını oluşturmaktadır.
Ve son söz: ‘’ Geleceğin dünyasında dengeler köklü bir şekilde değişime uğrayacaktır. İnsanlığın ve Devletlerin vermeleri gereken zor kararlar olacaktır’’
