Sevgili dostlar Yunanistan Girit’in güneyinde karasularını 12 Mil arttırmak için hazırladığı Cumhurbaşkanlığı Kararnamesini Birleşmiş Milletlere sunmaya hazırlanıyor. Özellikle de Türkiye’nin Libya ile yaptığı Deniz Yetki Alanı Anlaşmasını baltalamak için bu planı yavaştan devreye sokmaya çalışıyor. Bu konuda özellikle Girit’in güneyinde araştırma yapmak için yayınladığı ‘’Navtex’’ aracılığı ile Libya’nın MEB’ini de ihlal etmektedir.

Özellikle Yunanistan bu arama ve sondaj çalışmalarını ABD’nin en önemli enerji şirketi Exon Mobil ile birlikte yürütmektedir. Hatta Exon Mobil’in sondaj gemisi olan ‘’Sanco Swift’’ile bu aramalara başlamaktadır. Açıkça Türkiye’ye ve Libya’ya meydan okumadır bu! Bu söylemle değil, eylemle cevaplanacak bir hadisedir. Çünkü karşı taraf söylemden öte eyleme geçmiştir.

Ayrıca Abdülhamid Han sondaj gemimizin yeni görev yeri de belli oldu. Maalesef yine Sevilla Haritasının içinde kaldık. Biz Libya ve Türkiye’nin imzaladığı MEB içinde arama ve sondaj faaliyetleri beklerken, en azından Kıbrıs MEB’in de bu faaliyetleri düşünürken, Silifke açıklarında kalmamız büyük bir hüsran maalesef. 31 Ocak 2023’e kadar burada belirlenen göre yeri bize hüsrana sevk etti, Yunan’a bayram ettirdi… Halbuki bu Sevilla haritasından kurtulmadıkça, bu haritanın dışında faaliyet göstermedikçe gidemediğimiz yerlere Yunanistan gidecektir. Bari sismik araştırma gemilerini Sevilla Haritasının dışına çıkartalım… Nitekim bu boşluğu haksız ve hukuksuz bir şekilde doldurmaya çalışıyor. Unutmamak lazımdır ki; kullanmadığın yer senin değildir. 

22 Aralık 2020’den bu yana Türkiye’yi Antalya Körfezine hapseden Sevilla Haritasında bize reva görülen alan dışına çıkamıyoruz. Türk Devleti olarak bu Sevilla Haritasını katiyen reddetmeli ve karasuları konusunda haklılık payımız oranında adım atmalıyız. Yunanistan meydanı boş buldukça hoyratça davranışlarına devam ediyor. Girit konusunda sular iyice ısınıyor.

Bu arada Yunanistan basını skandal bir öngörüde bulundu. Yunan Kurmayları yakın gelecekte ‘’Kardak Krizinin yıl dönümüne yakın’’ daha büyük bir Türk-Yunan krizine hazırlandığını iddia etti. Kardak Krizi de 25 Aralık tarihine denk geliyor. Dolaylı yönden bunun ima edilmesi de ayrıca dikkate değerdir. Hatta Yunan Gazeteci Vaksevanis de ‘’Hazır olun Noel’i İzmir’de kutlayacağız. Büyük bir eğlence ve zafer bizim olacak’’ söylemleri ile verilen tarihe de hadsiz bir gönderme yapıyor.  Çok dikkatli olmamız gereken bir dönemden geçiyoruz. Rabbim Türk Devleti’nin ve Milletinin yar ve yardımcısı olsun inşallah. Hepimize çok önemli görevler düşüyor.

Unutmayın: Yunanistan ABD için bir mayın eşşeği, Türkiye için ise bir sıçrama tahtasıdır. Tarih yeniden Türkiye’ye bir misyon yüklüyor.