Ülkemizin geri kalmışlığının önemli nedenlerinden biri de yeterli düzeyde vergi geliri elde edilememesi.
Edremit'te tatilini geçiren gazetemiz yazarlarından Sn. Dr. Tamer Kumkale çevresindeki olayları değerlendirerek, vergi kayıp ve kaçaklarını irdeliyor ve bu kayıt dışı sistemin önüne geçilemez mi diye soruyor.
Maliye memurlarından aldığı yanıt ise, yeterli düzeyde kadro olmadığı yolunda?
Maliye'nin işleyişini yakından bilen biri olarak bu konuyu aydınlatmak istiyorum.
Son zamanlarda E-Devlet, E-Maliye, E-SSK gibi elektronik ortamda Sigorta, Gelir ve Katma Değer Vergisi Beyannameleri bilgisayar ortamında rahatlıkla verilebiliyor.
Vergi Dairelerindeki izdiham ve kuyruklar ortadan kalktı. Gerçi Vergi Dairesi kapılarında kuyruklar varken de birçok memur işinin başında olmuyordu.
Maalesef bürokrasi çalışmıyor.
Bu konuda ben çok mücadele verdim. Bağlı olduğum Vergi Dairesi ile birçok ihtilaf yaşadım.
Verdiğim pek çok beyannamenin 6-7 yıl süre ile bilgisayara işlenmediğini ve bu yüzden borçlu gözüktüğümü gördüm.
Dairedeki ilgili şef; "Siz mükellef olarak memurumuzu takip edip, denetlemeliydiniz, işini yapıp yapmadığını sorgulamalısınız..." dedi.
Tabii ki bu suçlamalar karşısında bir yaşıma daha girdim.
Hangi mükellef Vergi Dairesi bankolarını aşabilir ve memurlara hesap sorabilir?
Vatandaşlar bankoların önünde yığınlarla sıra beklerken, memurelerin örgü ördüğüne maalesef pek çok kez tanık olmuşumdur.
Memurlar ve bürokratlar milletvekillerinden daha ziyade dokunulmazlık zırhı ile korunmaktadırlar.
Bir memur hakkında soruşturma açılabilmesi için mülki amirin izni gerekiyor!?
Devleti siyasi partiler değil, memurlar ve bürokratlar yönetmektedir.
Hükümetler de zaman zaman bürokrasiden şikâyet etmektedir.
72 milyonluk ülkemizde 2,5 milyon memur vardır.
62 milyonluk İngiltere'de 600 bin memur çalışmaktadır. Yani kayıt dışı ekonomi ile mücadele etmek için memur eksikliği yok, memur fazlası vardır.
Bunların çoğu gizli işsizdir.
Ekonomimizi çökerten bu hantal yapıdır.
Bizim halkımız çok temiz kalpli, çok asîl ruhlu, terakkiye çok kabiliyetli bir halktır. Bu halk eğer bir defa muhataplarının samimiyetine kendiliğinden kaani olursa her türlü hareketi derhal kabule âmâdedir. Bunun için gençlerin, her şeyden evvel millete emniyet bahşetmesi lâzımdır.
Atatürk