Sevgili Önce Vatan Gazetesinin Değerli Okuyucuları Merhabalar;
Önümüzdeki günlerde 10 Aralık Canım Kardeşim Güvenç'in 12 Aralık'ta Canım Babamın Doğum Günleri. Doğum Günlerini en içten dileklerimle şimdiden kutluyorum. Daha nice güzel yıllara :)))))
UNFPA TÜRKİYE KADINA YÖNELİK ŞİDDETİN ÖNLENMESİ İÇİN #HAREKETEGEÇ
KAMPANYASINI BAŞLATTI
Türkiye'de kadınların %40'ı hayatları boyunca en az bir kez fiziksel veya cinsel şiddete maruz kalıyor. Sadece 2023 yılında 308 kadının hayatına mal olan erkek şiddeti, kadınların en temel insan hakkı olan yaşam haklarını tehdit ediyor. Birleşmiş Milletler Nüfus Fonu (UNFPA) Türkiye, 27 Kasım'da Fransa Büyükelçiliği ile birlikte İstanbul'da Fransız Sarayı'nda düzenlenen özel bir etkinlikte #HareketeGeç - #ActNow kampanyasını başlattı. Bu kampanya, kadınlara ve kız çocuklarına yönelik
toplumsal cinsiyete dayalı şiddet konusunda farkındalık yaratmayı ve bu yaygın insan
hakları ihlalini ortadan kaldırma çabalarını güçlendirmeyi amaçlıyor. UNFPA Türkiye İyi Niyet Elçisi Hazal Kaya'nın da katıldığı etkinlikle başlayan #HareketeGeç kampanyası, toplumun tüm katmanlarını kadınlara yönelik şiddeti sona erdirmek için söz ve vaatleri somut eylemlere dönüştürmeye çağırıyor. Tüm sektörleri omuz omuza vererek bu yaygın insan hakkı ihlalinin ortadan kaldırılması için harekete geçmeye davet ediyor. “Kadına yönelik şiddete son verme mücadelesi sadece bir kadın meselesi değil, aynı zamanda bir insan hakları sorunu. Erkekler bu sorunun çözümüne seyirci kalmamalı, çözüm için etkin birer aktör olmalı.” diyen UNFPA Temsilcisi Mariam A. Khan kampanyanın amaçlarını şu sözlerle tanımladı, “#ActNow - #HareketeGeç kampanyamız ile, kadına yönelik şiddeti ancak toplumun tüm kesimleri ile omuz omuza çalışarak bitirebileceğimizi anımsatmak için herkesi destek olmaya çağırıyoruz.” Konuşmasında kadına yönelik şiddetin önlenmesi için kapsayıcı bir yaklaşım gerektiğini vurgulayan Fransa Başkonsolosu Nadia Fanton, "Kadına yönelik şiddetin çözümü için kadınların karar alıcı mekanizmalarda yeterince temsil edilebilmeleri çok önemli. Kadına yönelik şiddeti ortadan kaldırmak için hep birlikte kadınların karar alma süreçlerine katılımını artırmak için çalışmalıyız.” dedi.
Kadına yönelik şiddetin sadece yasa ve cezalarla durdurulamayacağının altını çizen
Emniyet Genel Müdürlüğü Aile içi ve Kadına Karşı Şiddetle Mücadele Şube Müdürü
Sibel Özdemir: “Kolluk kuvvetleri olarak, kadına yönelik şiddetin önlenmesinin son
aşamasıyız. Öncelikle, şiddetin önlenmesi için toplumda farkındalık oluşturulması,
kadının güçlendirilmesi, şiddetin kadınların kaderi olmadığının altının çizilmesi
gerekiyor.” şeklinde konuştu. Sözlerine "Sözlerden ve taahhütlerden çok daha fazlasına ihtiyacımız var.” diyerek başlayan UNFPA İyi Niyet Elçisi Hazal Kaya, “Kadına yönelik şiddet sorununu uzun yıllardır konuşuyoruz. Artık harekete geçmenin vakti geldi. Kadınların güven içinde yaşaması için yasaların eksiksiz uygulanmasını desteklenmesini istiyoruz. #HareketeGeç kampanyası ile hedefimiz tam olarak bu." şeklinde konuştu. Etkinliğin son bölümü olan panelde, Kadın Hakları Aktivisti ve Avukat Hülya Gülbahar, UN Global Compact Türkiye Genel Sekreteri Melda Çele, UNESCO Toplumsal Cinsiyet Eşitliği ve Kültür Kürsüsü Doç. Dr. Mehmet Bozok, Gazeteci Burcu Karakaş, UNFPA İyi Niyet Elçisi Hazal Kaya katılımcılarla kadına yönelik şiddetin önlenmesi için sektörler arası iş birliği ile atılabilecek somut adımları ele aldı. Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddet ancak hep birlikte mücadele ettiğimizde tamamen önlenebilir. Şu an bunun için en çok ihtiyacımız olan şey, yasalarda ve taahhütlerde elde edilen kazanımları somut eylemlere yansıtmak. Kadınlara toplumda sunulan fırsatların eşit olmasını destekleyerek, mağdur odaklı bir yaklaşım benimseyerek ve failleri sorumlu tutarak her kadının ve kız çocuğunun kendini güvende hissettiği bir dünya yaratabiliriz.
ULUSLARARASI SUÇ VE CEZA FİLM FESTİVALİ ÖDÜL TÖRENİ İLE SONA ERDİ...
21 Kasım’da düzenlenen açılış töreninin ardından 22 Kasım’da izleyiciyle buluşmaya başlayan Uluslararası Suç ve Ceza Film Festivali izleyicilerine 14. kez veda etti. Prof. Dr. Adem Sözüer’in başkanlığında, Prof. Dr. Bengi Semerci’nin direktörlüğünde düzenlenen festivalin Cemal Reşit Rey Konser Salonu’nda gerçekleşen Pınar Altuğ ve Hakan Bilgin’in sunduğu kapanış töreninde Altın Terazi Yarışmalarının ödülleri açıklandı. Amerikalı editör, eleştirmen ve yazar Deborah Young’ın başkanlığını yaptığı senarist ve yönetmen Cemil Ağacıkoğlu; Kazak yönetmen, senarist ve yapımcı Assel Aushakimova; yönetmen, senarist ve yapımcı Selcen Ergun ve yönetmen, senarist ve yapımcı Rusudan Glurjidze’den oluşan jüri, 7500 Euro değerindeki Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması En İyi Film Ödülü’ne “Sürgündeki İranlı yönetmen Farahnaz Sharifi'nin son derece özel bu filmi, İran'daki kadınların baskıcı bir rejime karşı süregelen mücadelesini belgesel anlatımının büyük duygusal gücünü kullanarak bizlere sunuyor,” diyerek Ferahnaz Şerifi’nin yönettiği Çalınan Gezegenim / My Stolen Planet filmini layık gördü. Yönetmen Şerifi gönderdiği mesajda “Bu harika haber için çok teşekkür ederim. Böyle bir ödülü almak ne büyük zevk. Jüriye teşekkürlerimi sunmak istiyorum. Bu ödülün sadece benim çalışmalarımı değil, aynı zamanda özgürlük ve adalet için mücadele eden herkesi, özellikle de tüm kadınları ve tabii ki İranlı kadınları onurlandırdığını belirtmeliyim. Layık gördüğünüz için teşekkürlerimi iletiyorum,” dedi. Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Özel Ödülü ise Boris Lojkine’in yönettiği Süleyman’ın Hikâyesi / The Story of Souleymane filmine verildi. Jüri karar gerekçesinde, “Boris Lojkine'nin yönettiği, aktör Abou Sangare'nin mükemmel şekilde canlandırdığı Paris'teki genç bir göçmenin dramatik ve ustaca kurgulanmış hikâyesinin, birçok sığınmacıyı Avrupa'ya gitmek için hayatlarını riske atmaya iten zorlayıcı kişisel ve ekonomik nedenleri dokunaklı bir şekilde sunuyor,” dedi. Boris Lojkine, teşekkürlerini sunarak başladığı video mesajında, “Festivalinizin ismi üzerine düşünmüş ve Süleyman'ın durumuna nasıl da gönderme yaptığını hissetmiştim. Neydi ki Süleyman’ın suçu? Belgesiz olmak mı? Yalan söylemek mi? Daha doğrusu, durumu nedeniyle yalan söylemek zorunda kalmak mı? Yahut sırf başka bir ülkeden olmak mı? Benim için Süleyman'ın içinde bulunduğu durum, hiçbir suçu olmadan bitmeyen bir ceza hali yaşamak. Bu filmi tüm ekibin büyük özverisiyle hayata geçirdik ve filmi çekmek için çok çaba sarf ettik. Çok teşekkür ederim,” dedi. Altın Terazi Uzun Metraj yarışma jürisi bu yıl Özel Mansiyon Ödülü vermek üzere Mehmet Ali Konar’ın yönettiği Ceviz Yaprakları Sarardığında filmini seçti. Jüri bu kararını “Bir Kürt köyündeki insanların yaşamlarını günlük adalet mücadelesi olarak işleyen yönetmen Mehmet Ali Konar, oyuncu Korkmaz Aslan’ın belirginleştirdiği baba-oğul bağını, bölgenin derin gerçekliğini ortaya koyan insancıl bir öyküde dramatize ediyor oluşu nedeniyle,” diyerek açıkladı. Mehmet Ali Konar, ödülünü aldıktan sonra “Suçun büyük bir günah olduğunu bilmek yetmiyor. Ona karşı durmak da gerekiyor, bazen birine arkanı dönerek, bazen bir film yaparak. Bir şekilde var olduğumuzu göstermek gerekiyor. Çok teşekkürler,” dedi. Viktor Apalaçi, Ekrem Buğra Büte ve Pınar Tınaz’dan oluşan Sinema Yazarları Derneği - SİYAD jürisi SİYAD Ödülü’nü Jonathan Millet imzalı Hayaletler / Ghost Trail filmine verdi. Jüri kararına gerekçe olarak “Güçlü insancıl mesajıyla işkencecilerin adalet karşısında hesap vermelerini savunan, özgün, dokunaklı, inandırıcı bu politik gerilim filmini, güçlü anlatımlı mizanseni, ses tasarımının etkileyiciliği ve başarılı oyuncu kadrosuyla ödüle layık gördük,” dedi. Jonathan Millet gönderdiği mesajla teşekkürlerini iletti. Sinema yazarı, senarist, yönetmen Burcu Aykar; Filistinli yapım tasarımcısı, yönetmen ve yapımcı Ala' Abu Ghoush ile İngiliz haber sitesi Eye For Film’in kurucu ortağı, yazı işleri müdürü ve film eleştirmeni Amber Wilkinson’dan oluşan Altın Terazi Kısa Metraj Film Yarışması jürisi 1000 Euro para ödülü bulunan Altın Terazi Kısa Metraj En İyi Film Ödülü’ne André Hayato Saito imzalı Amarela filmini layık gördü. Yönetmen André Hayato Saito, gönderdiği video ile teşekkürlerini iletti. Filmleri izleyen izleyicilerin seanslar sonrası oylamaları ile belirlenen Habertürk Seyirci Ödülü Mehmet Ali Konar’ın yönettiği Ceviz Yaprakları Sarardığında filmine verilirken, Gökçen Çavdar, Bilge İris, Melisa Kenanoğlu, Sude Özçalı ve Taha Kıvanç Umurbek’in değerlendirmeleri sonucunda Öğrenci Jürisi Ödülü’ne Hayaletler / Ghost Trail filmi layık görüldü. Öğrenci Jürisi ödülü açıklarken “Psikolojik olarak oldukça zor bir konuyu, incelikli senaryosu ve özgün anlatım diliyle ele almayı başardığı; meseleyi doğru bir mesafede kalarak anlattığı ve festivalin bu seneki akademik konusu olan adil yargılanma hakkına değinmesi nedeniyle ödüle layık gördük,” diye belirtti.
ÖDÜLLER
Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması En İyi Film Ödülü: Çalınan Gezegenim / My Stolen Planet - Ferahnaz Şerifi
Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması Jüri Özel Ödülü: Süleyman’ın Hikâyesi / The Story of Souleymane - Boris Lojkin
Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması Özel Mansiyon Ödülü: Ceviz Yaprakları Sarardığında – Mehmet Ali Konar
Altın Terazi Kısa Metraj Film Yarışması En İyi Film Ödülü: Amarela - André Hayato Saito
Altın Terazi Uzun Metraj Film Yarışması SİYAD Ödülü: Hayaletler / Ghost Trail – Jonathan Millet
Öğrenci Jürisi Ödülü: Hayaletler / Ghost Trail – Jonathan Millet
Habertürk Seyirci Ödülü: Ceviz Yaprakları Sarardığında – Mehmet Ali Konar
SİNEFİLOZOFİ 7.ULUSLARARASI SEMPOZYUMU 7-8 ARALIK'TA CERMODERN'DE...
Modern sanatın her alanına dokunan CerModern, SineFilozofi Dergisi iş birliği ile düzenlenen 7. Uluslararası Sinema ve Felsefe Sempozyumu’na ev sahipliği yapacak. Sanatta 15’inci yılını kutlamaya hazırlanan, Türkiye’nin köklü sanat merkezlerinden CerModern, 7, 8 Aralık tarihlerinde SineFilozofi Dergisi iş birliği ile düzenlenen 7. Uluslararası Sinema ve Felsefe Sempozyumu’na ev sahipliği yapacak. CerModern Konferans Salonu’nun çağdaş atmosferinde gerçekleştirilecek olan etkinlik, sinema ve felsefenin kesişim noktasını keşfetmek isteyenleri bir araya getirecek. Bu yılın sempozyumu, sinemanın toplumsal, politik ve felsefi boyutlarına derinlemesine bir bakış sunmayı amaçlıyor. Alanında uluslararası üne sahip isimleri ağırlayacak olan sempozyumun ana konuşmacıları Sinema ve medya teorisi üzerine çalışmalarıyla tanınan, Politik Film, Üçüncü Sinema’nın Diyalektiği ve Yeni Başlayanlar İçin Kapital gibi önemli eserlerin yazarı Prof. Mike Wayne, felsefe, etik ve estetik ekseninde sinema üzerine çalışan, Film-Philosophy dergisi yayın kurulu üyesi Dr. Chiara Quaranta ve film felsefesi alanında yenilikçi çalışmalarıyla bilinen Dr. Cristóbal Escobar olacak. Sempozyum kapsamında, sinemanın iki büyük ustası Semih Kaplanoğlu ve Christian Petzold da sinemaseverlerle bir araya gelecek. Her iki yönetmen de kendi filmlerinden ve sinema anlayışlarından yola çıkarak ilham verici bir diyalog sunacak. Uluslararası katılımcılar için hibrit bir yapıda düzenlenecek olan sempozyum, yurt içinden katılacak sanatseverleri yüz yüze bir deneyimle ağırlayacak. Etkinlik, sinema ve felsefenin kesişiminde yer alan güncel tartışmaların bir parçası olmak isteyen herkes için eşsiz bir fırsat sunacak. Modern sanatlar alanında Türkiye’nin öncü merkezlerinden biri olan CerModern, bu etkinlikle bir kez daha sanatı ve düşünceyi bir araya getirme misyonunu sürdürüyor. Hem fiziksel olanakları hem de yenilikçi yaklaşımıyla CerModern, katılımcılara benzersiz bir deneyim sunmayı hedefliyor.
14 YAŞINDAKİ GENÇ PİYANİST AYLİN TOPUZ, MACARİSTAN BUDAPEŞTE ULUSLARARASI PİYANO YARIŞMASINDAN TÜRKİYE’YE ÖDÜLLE DÖNDÜ…
5 Mayıs 2010 tarihinde İstanbul'da doğan Aylin Topuz, 6 yaşında Keman dersleri alıp konser vermeye başladı. 7 yaşında Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesi çocuk konservatuvarı Orf bölümünü kazanıp, Koleratür Soprano İlknur Bıyık Altın ile piyano çalışmalarına başladı. 2 yıllık çocuk konservatuvarı eğitiminin ardından okulunun yarı zamanlı piyano bölümünü kazandı. Yarı zamanlı Klasik Piyano Eğitimini hocası Yağmur Atasoy ile bir sezon sürdürüp ortaokul eğitimine konservatuvarının tam zamanlı piyano bölümünü kazanarak başladı. Aylin Topuz 5.sınıfı Zeynep Yamantürk ile çalışarak başarı ile tamamladı. 6.sınıfta Prof.Dr. Metin Ülkü ile klasik piyano çalışmalarına etti. Solfej Eğitimlerini Begüm Erendor Tağmaç, Sercan Büyükedes ve Erhan Torlular’dan, Ritmik eğitiminide Melike Ay Bartın ile tamamlamıştır. Başta Gülsin Onay olmak üzere Prof.Dr.Eliane Reyes, Carolin Sageman, Begüm Erendor Tağmaç, Prof.Florance Millet,Prof Michael Bolsev Okser ve Efe Gerdanoğlu ile müzik çalışmalarına devam etmektedir. Aylin Topuz, şu anda lise 1 öğrencisi ve eğitimine ilerleyen yıllarda yurtdışında devam edip çok iyi bir Klasik Müzik Konser Piyanisti olmayı hedefliyor.
AYLİN TOPUZ’UN ÖDÜLLERİ:
2022 yılında Uluslararası Pera Piyano Yarışmasında ‘’Mansiyon’’,
2023 yılında Uluslararası Pera Piyano Yarışmasında ‘’İkincilik’’,
2024 yılında Uluslararası ADS Gülsin Onay Piyano Yarışmasında ‘’Jüri Özel Ödülü’’,
2024 yılında Macaristan Budapeşte Tuna Yetenekleri Uluslararası Piyano Yarışmasında ‘’Üçüncülük’’ ödüllerini kazandı.