İçinden geçtiğimiz günlerde zembereğinden boşalmışçasına insanlar sanki hiçbir şey olmamammışçasına

Tatilde...

Bayram törenlerinde...

AVM'lerde...

Restoran ve kafelerde ...

Gezmeler rutin hale gelmek üzere...

Düğünler ise beklenildiği gibi tam gaz devam etmede.

Tatilciler memnun...

Bayramcılar memnun...

Düğüncüler memnun...

Damarların ve gelinlerin keyfine diyecek yok.

Lakin eğitim camiası kendini kırık cam parçalarının üzerinde gibi hissediyor.

İki yıla yaklaşan pandemi ve sağlıksız eğitim koşulları bir nesli mahvetmeye.

TEHLİKENİN FARKINDA MISINIZ!

Nesilleri bilerek...

İsteyerek.

Taammüden yok ediyoruz.

Çocuklarımız belki fiziksel açıdan büyüyor.

Ama çok şey kaybettiği muhakkak.

3 kuruş dolar gelecek diye coronadan kırılan Rusya’dan turistleri bir şey yokmuş gibi yurda getirmek akıl fukaralığıdır.

Bu şekilde kaybediyoruz beyler.

Aklınızı başınıza alın bir sektör ;

Okulu...

Koleji...

Dershanesi...

Kurs merkezi...

Kişisel gelişim merkezleri...

Servisi...

Kantinci...

Kırtasiyeci...

Okulların etrafında ki küçük esnaflar öldü ölecek.

Madem bu hastalık temasla bulaşıyor.

Vakalar 30 bin sınırlarına yaklaşıyor.

O zaman gelin okulların açılması için tedbirlere yeniden hayata geçirelim.

AŞI OLMAMA NEDENLERİNİ ALGILAYAMIYORUM

Birde aşı karşıtı bir güruh var ki mazeretleri elden ayrıksı...

Neymiş kısır olurmuş.

Güleyim sizin beyninizin kısırlıklarına ...

Bu ne ya!!!

Bu nasıl köhnemiş zihniyet.

Zamanında bu aklı evvelden az okumuşlar arasında çıkardı simdiler de bu karşıtlığı diploması kendini çarpacak olanlar da karşı ya!!!

Ne diyeyim.

Ne söyleyeyim inanın bilemiyorum.

Kelimelerin kifayetsiz kaldığı yer tam da burası olsa gerek.

İhtiyarlik kaç yaşında başlar?

Pasteur kuduz asısını bulduğunda 60 yaşındaydı...

Mimar Sinan, Süleymaniye camisini bitirdiğinde 70 yaşını geçmişti. Selimiye camisini tamamladığında ise 86 olmuştu...

Galileo, ayın günlük ve aylık çizimlerini yaparken 73 yaşındaydı...

Charlie Chaplin, 76 yaşında film yönetmenliği yaparak hala işinin başındaydı...

Goethe, en büyük eseri Faust'u ölümünden bir yıl önce, yani 82 yaşında bitirmişti. 83'dü...

Gençlik hayatın belli bir çağı ile ilgili değildir.

İnsan, kendine olan güveni derecesinde genç, şüphesi derecesinde yaşlıdır.

Cesareti derecesinde genç, korkuları derecesinde yaşlıdır.

Ümitleri derecesinde genç, ümitsizliği derecesinde yaşlıdır.

Hiç kimse fazla yaşamış olmakla ihtiyarlamaz. İnsanları ihtiyarlatan, ideallerinin gömülmesi, hedeflerinin olmamasıdır. Seneler cildi buruşturabilir. Fakat heyecanların, ideallerin teslim edilmesi adeta ruhu buruşturur.

İnsanlar yaşadıkça yaşlandıklarını sanırlar, halbuki hedeflerine götüren yolu yürümedikçe yaşlanırlar.

İnsan ihtiyar olmaya karar verdiği gün ihtiyardır.

Güzelliği görme yeteneğini kaybetmeyen asla yaşlanmaz.

Tabiri caiz ise yaşlanmak bir dağa tırmanmak gibidir. Çıktıkça yorgunluğunuz artar. Nefesiniz daralır ancak görüş alanınız genişler.

Beynimiz yeni tecrübeler keşfettiği sürece insan genç sayılır.

William Gladstone