Haber: Damla Oya Erman

Bu tarihteki gelişme, Almanya'nın devlet başkanlığı ve şansölyelik makamlarının tek bir kişi altında birleşmesi anlamına gelmekteydi. 

Adolf Hitler, daha önce 1933'te şansölye olarak atanmıştı ancak bu, onun hırslarını tatmin etmemişti. Şubat 1933'te Reichstag binasının yıkıcı bir yangınını komünistlerin sorumluluğuna atarak, Almanya'nın Devlet Başkanı Paul von Hindenburg'dan bireysel ve medeni özgürlükleri askıya alacak bir kararname çıkartmayı başarmıştı. 

Bu kararnameyi, siyasi rakiplerini susturmak için kullanmış ve daha da fazla güç elde etme yolunda önemli adımlar atmıştı.

Hindenburg'un ölümünün ardından, 19 Ağustos'ta gerçekleşen halkoylaması sonucunda, Hitler'in yönetimine olan korku ve komünistlerin tehdidi altında, büyük bir çoğunlukla başkan seçildi. 

Bu sonuç, Hitler'in fiilen bir diktatör olarak Almanya'da kontrolü ele geçirmesine yol açtı. Hitler artık hem şansölye hem de başkan olarak ülkenin en üst düzey lideriydi.

ABD'deki Filistin'e destek gösterileri dünya çapında yayılıyor ABD'deki Filistin'e destek gösterileri dünya çapında yayılıyor

Bu olaylar, Almanya'nın tarihinde önemli bir dönüm noktasını temsil ediyor. Hitler'in iktidardaki bu birleşmesi, ülkenin politik atmosferini kökten değiştirdi ve Nazi rejiminin karanlık ve acı dolu yıllarına zemin hazırladı.