Bazen bir takım kazanınca şöyle deriz; 6 puan değerinde bir galibiyet aldı. İşte dün akşam Beşiktaş -10 puan değerinde bir mağlubiyet aldı.

Beşiktaş Alanyaspor karşısında kritik pozisyonda ofsayta düşmeden Colley’le 1-0 öne geçmesine rağmen, yapılan rezalet bireysel hatalar nedeniyle 3 puanı rakibine sundu.

Neden mi -10 puan? Beşiktaş 1996’dan bu yana ilk kez arka arkaya iki maçta sahasında farklı yenildi. Üstelik istatistiklere baktığımızda hücum hattında oynayan 3 oyuncusu da topla o kadar az buluşmuş ki, takımın golünü defans oyuncusu Colley attı.

Oynanan oyunu teknik, taktik anlamda analiz etmek isterdim ama bunun maalesef bir anlamı yok. Çünkü sahada bir takım oyunu yok. O nedenle Beşiktaş forması giyip sahaya çıkan ya da Beşiktaş takımında teknik direktörlük yapacak kim ya da kimler olacaksa şunu söylemek gerekiyor. Önce nerede olduğunuzu bileceksiniz!

Bazen kötüye kötü olduğunu çok sert bir şekilde göstermek gerekiyor. Eğer bunu yapmazsanız kişi kendini nimetten sayabiliyor. İşte Rıza hoca geldiği günden beri bu konuda hata yaptı. Cesaret edemedi bazı oyuncuları kesmeye. Gelir gelmez kadro dışı operasyonunu kendisi yapmalıydı. Bu takımda neden 2 hoca değişti bunu sorgulamalıydı. Acaba bu oyuncuları kazanabilir miyim? yanılgısına düştü. Forma adaletini sağlayamadı.

Başarı için denge esastır! Denge de; gerekene hakkını gerektiği kadar vermekten geçer. Daha fazlası değil. Israrla mevkisi stoper olmayan Amartey, Aytuğ Kömeç’e tercih edilirse, Lugano maçında etkili bir performans göstermiş Serkan Emrecan Terzi gibi isimler sahada olmazsa. Kimse kusura bakmasın Beşiktaş kalır, herkes gider.

Devre Arasında Gedson, Masuaku, Chamberlain, Rashica dışında sahanın içinde olup da mücadele etmeyen kim varsa gitsin? Gençlere yer açılsın! Önceki yazımda belirtmiştim. Beşiktaş’ta Amartey yerine, stoperde Aytuğ tercih edilse daha kötü yenilmezdi. Zaten 3-1 yenilmişsin daha kötü ne olabilir ki? Böyle durumlarda gençleri oynatmak risk değildir, oynatmamak risktir.