Ayper Kaya'nın, Yakup Yılmaz ile yaptığı röportaj...
“İSTAF” Uluslararası Bilim, Düşünce ve Sanat vakfı
Birliktelik ruhunu tahammül ve empati esaslarına dayandıran oluşumunda millilik ve yerlilik ekseni olmakla birlikte diğer insan toplulukları ile de evrensel değerler üzerinden iletişimde olmaya gayret eden, kendi değerlerinin doğru algılanması için de ifadelendirme çeşitliliğini önemseyen, benzer kuruluşlardan farklı olarak; vakıf anlayışının sosyal misyonu dernek anlayışının kitlesel gücü ve düşünceyi kuruluşunun uzman kadrosu ile nitelikli bireylerin oluşturduğu yeni bir medeniyet toplumunun inşası hususunda mevcut insan kalitesinden ziyadesi ile istifade ederken; yepyeni bir nesilin tanım ve tasviri ile de geleceğin varisi olmak adına Türkiye'nin ve dünyanın kaderini belirleyecek iddialı çalışmalar yapan İstaf Vakfı'nın Genel Başkanı Dr.Yakup Yılmaz'la hem vakıfla ilgili ve benim de katılım sağladığım maneviyatı kalplere işleyen vakfın düzenlediği iftarda güzel bir söyleşide bulunduk @istafofficial @dr.yakupyilmaz
AYPER KAYA
Merhaba Yakup Bey; öncelikle davetiniz için teşekkür ederim
Dr.YAKUP YILMAZ
Merhaba Ayper Hanım ne demek sizi aramızda görmekten şeref duyduk. Bizi kırmayıp katıldığınız için biz teşekkür ederiz; hem vakfım hemde kendi adıma
AYPER KAYA
Sizi tanıyabilir miyiz?
Dr. YAKUP YILMAZ
Tabi ki. Biz İstaf ailesi olarak 2019 yılında kurulmuş bir sivil toplum örgütüyüz. Bunun öncesinde yaklaşık 10 yıllık bir STK geçmişimiz var. Birçok konfederasyonunda gençlik birlikleri bölgesel dernekler ve bir çok sivil kuruluşlarında hem yönetimi aldık hem de başkanlığını yaptık. İstaf Vakfı’nı kurma düşüncemiz esasında tam olarak şuydu: Türkiye’de yaklaşık 350 bin STK var; ama bu STK ların içinde yeterli sayıda düşünce örgütü ya da farkındalık derneği veya vakfı bulunmamaktaydı. Dünyanın genelinde sivil toplum örgütleri diğer Avrupa ülkeleri olsun, Arap ülkeleri, Amerika’da düşünce kuruluşları şeklinde odaklanmışken Türkiye’de bunun eksikliğinin farkına vardık ve bu farkındalığı yaratmak için İstaf Vakfı’nı kurduk. Tabi ki, İstaf Vakfı’nda da bu yüzden amaçladığımız; hem bir düşünce örgütü, hem sanat kültür spor, hem yardımlaşma ve en önemlisi farkındalık amacı içerisinde olmaya gayret ediyoruz. Türkiye'de sivil toplum örgütlerinin yapılanması çalışması ve bağımsızlığı ile alakalı çeşitli fikirler ve programlarla onu da yapmaya gayret ettik. Yaptığımız paneller çalıştaylar festivaller gençlik buluşmaları yurt içi yurt dışı temsilciklerimiz sayesinde yapılan açıklamalarla birçok gündemi gündem malzemesine hem kamunun hem özel sektörün hem sivil toplum örgütlerinin farkındalığını sağlamanın mutluluğu içerisindeyiz. Bir de tabii Türkiye'nin içerisinde bulunduğu sivil toplum örgütlerinin şöyle bir yapısı var: Dediğim gibi çok sayıda sivil toplum örgütünüz var; dernek ve vakfımız bu derneklerin sayısı yaklaşık 350 bin. Ama çoğu sadece tabela derneği şeklinde maalesef ve seçimden seçime hatırlanan dernekler. Biz buna da karşı çıkarak, süreklilik arz etmek amacıyla programlarımızı sadece seçim sürecinde değil; her zaman sürekli yapmaya gayret ettik. Belli başlı sabit konularda değil; her an her yerde olabilmenin gayretinde bulunduk ve İstaf Vakfı’nı kurduk
AYPER KAYA
İSTAF Vakfı kaç yıldır var?
Dr. YAKUP YILMAZ
Vakfımız 5 yıl önce kurulmuş olup; yaklaşık 10 yıllık STK birikimiyle, vakıf üzerinden faaliyetlerimize devam etmekteyiz
AYPER KAYA
Peki vakıfla ilgili neler yaptınız ve bundan sonraki hedefleriniz neler?
Dr. YAKUP YILMAZ
Biz İstaf Vakfı olarak bugüne kadar farkındalık eylemini yerine getirdik. Bunun yanı sıra çalıştay, birçok geniş katılımlı toplantı, panel, gençlik festivalleri, ulusal ve uluslararası yardım faaliyetleri, gençlik buluşmaları, yine üniversite öğrencilerimize burs imkanı sağlamaya devam ediyoruz. Bunun yanı sıra Anadolu'nun birçok kentinde Karadeniz’de Güneydoğu'da Doğu Anadolu'da İç Anadolu'da birçok okulumuzun anaokulumuzun kreşlerimizin yenilenmesi kütüphanelerin yenilenmesi ve oralara yeni kitaplar temini ve yine Anadolu'nun birçok bölgesinde yardıma muhtaç öğrencilerimize yaptığımız hem okul kıyafetleri hem Kırtasiye giderleri çantalar ayakkabılar vesaire onların bütün okul giderlerini karşıladık ve karşılamaya devam ediyoruz. Bunun yanı sıra uluslararası yardımlar konusunda çok iyi derecedeyiz. Özellikle bu Arap baharının başlamasıyla beraber Halep'te ve Suriye'de ciddi yardımlarda bulunduk; akabinde Türkiye'ye yerleşen mültecilere de ciddi yardımlarda bulunduk. Onların bu oryantasyon sürecinde psikolojik desteklerde bulunduk. Psikologlardan bir destek ekibi kurduk. Yine son yaşadığımız deprem hadisesi Karadeniz'deki sel hadisesi İzmir hadisesi, yangınlarda etkili yardımlarda bulunduk. Yeni süreçte Türkiye’de ilk defa farkındalık kuruluşları arasında tam bağımsız fedaratif bir yapı kurarak faliyetlerimize devam etmemiz en büyük gayemizdir
AYPER KAYA
Takip ettiğim kadarıyla deprem bölgelerinde hep sahalarda oldunuz. Biraz bahseder misiniz
Dr. YAKUP YILMAZ
Tabii ki, 6 Şubat Kahramanmaraş ve 11 ilimizi etkiliyen deprem felaketi herkesi etkilediği gibi bizleri de derinden üzdü. Birlik beraberlik içerisinde olarak elimizden gelenin fazlasını yapmaya gayret gösterdik. Yaklaşık 15 TIR gıda yardımımız oldu. Onun yanı sıra 12 bine yakın uyku tulumu gönderdik bölgeye. 20 adet konteyner gönderdik. Hala da deprem bölgelerine yardımlarımız devam ediyor. Ramazan ayı içerisinde yaklaşık dirsek temasında bulunduğumuz Kızılay üzerinden 8.000 kişilik hem iftar hem sahur yani 4000 sahur 4000 iftar olmak üzere depremzedelere destek vermeye çalıştık. Deprem bölgelerine en erken ulaşan vakıflardan olarak Türkiye'nin 100 STK’sı arasında Anadolu Ajansı tarafından yapılan 100 Hit listeye girmenin de ayrıca gururunu yaşıyoruz. İkinci bir turda deprem bölgesine gittiğimizde, hanımefendiler tarafından bir çok talepleri oldu; bizde bu talepler doğrultusunda hemen harekete geçip ilgili kadınlar kolları birimi başkanımıza ve kadın teşkilâtımıza istekleri ilettik; onlar hemen biz gelmeden sağolsunlar kadınlara özel hijyen paketleri hazırladılar ve bunlar da yaklaşık 1500 adetti. Bunları da yine depremde Adıyaman Malatya ve Maraş bölgesini dağıtımlarını yaptık. Son yaptığımız dağıtımlarda da İstanbul Milletvekilimiz Dr. Ravza Kavakçı Hanımefendi eşlik etti ve Adıyaman ve Malatya il başkanları sağ olsunlar desteğini esirgemediler. Biz bu süreç içerisinde hem valilikler hem AFAD hem de diğer devlet kurumları tarafından emniyeti olsun askeriyesi olsun her zaman desteklenerek yardım faaliyetlerimizi sürdürdük ve Allah'ın izniyle de sürdürmeye devam ediyoruz
AYPER KAYA
İftara katılım sağlayan birçok siyasi isim gördüm. Sizi de ilerde siyaset içerisinde görebilir miyiz?
Dr.YAKUPYILMAZ
Bizim genelde iftarlarımıza hemen hemen her yıl üst düzey siyasetçiler bakanlar milletvekilleri ve yine cumhurbaşkanlığında görev yapan dostlarımız üst düzey Bürokrat ve kamu kurulum yöneticileri iş adamları. Sağ olsunlar iştirak etmekten hiç çekinmiyorlar; çünkü bizim alışılagelmiş bir iftar programımız yok .Genelde nezih üst düzey ve nitelikli toplumla daha iyi bir farkındalık yarattığımızı düşünüyoruz ve vereceğimiz mesajların öneminin daha çok kişiye ulaşacağın kanaatindeyiz. Tabii ki bu süreçte hem vakıf, hem benim kamudaki görevim sebebiyle ister istemez siyasetle içli dışlıyız ve vekillerimiz sağ olsunlar il başkanlarımız sürekli bizi ziyaret ediyorlar, bizler onları ziyaret ediyoruz. Sizin sorduğunuz soru gibi siyasetle alakalı birçok kitlemiz ve bizi sevenler tarafından adaylığımızla alakalı destek mesajı açıkladılar ve bizleri de görmek istediklerini söylediler ve dile getirdiler. Lakin bizim şu anda böyle bir düşüncemiz yok. Devlette de görevimiz var; malumunuz 13 yıldır Hazine ve Maliye Bakanlığı’nda görevliyim ben. Bu görev esnasında devletin adabı ve terbiyesiyle yetiştik. Tabii ki devlet büyüklerimiz bizi göreve davet ettiklerinde siyasete geçme belki düşünülebilir; ama şu an siyasetle ilgili bir düşüncem yok
İSTAF VAKFINDAN ANLAMLI İFTAR
AYPER KAYA
Sayın Yılmaz, çok güzel bir iftar programı oldu. Bu akşamın sizin için önemi nedir?
Dr.YAKUPYILMAZ
Öncelikle herkese, bütün siyasilere, bürokratlara, iş dünyası ve yönetim kuruluma teşekkür etmek istiyorum katılımlarından dolayı. Bu iftarın bizim için şöyle bir önemi var; bu deprem ve akabinde gelen sel hadisesinden sonra, hem yönetim kurulu hem de etrafımızda birçok iş adamı, yine kamu kurumlarında yönetici arkadaşlar, memurlar, hepsinin vesilesi ile küçük büyük demeden gönderdikleri yardımlarla deprem bölgesinde yaklaşık 20 gün faaliyetlerimizi sürdürdük. Akabinde buraya gelip bir iftar programı tertipledik; ama iftar programımızın üçü de deprem bölgesindeydi. Lakin ben bunun bir tanesini İstanbul'da hem Kahramanmaraş'ta yaptığımız 2500 kişilik iftarla aynı gün olmasını yardım gönderen insanlarla orda depremzedelerin aynı masayı paylaşmasını aynı duyguları yaşamasını amaçladım. Bu açıdan bugünkü iftarın önemi, depremzedelerle yaptığımız iki iftarın bir arada yaşanması aynı duyguları bir anda solumak ve aynı duyguları birlikte yaşamak oldu
AYPER KAYA
Son olarak söylemek istediğiniz birşey var mı?
Dr.YAKUP YILMAZ
Hayal gerçeğe açılmış tohumdur, yarın da… 10 yıl önce bir hayal kurduk ekip arkadaşlarımızla ve ilk hayalimizi kurduğumuzda nasıl yapabileceğimizi düşünürken, birden bire ulusal ve uluslar arası gündemde yer almaya başladık. Zamanla özgüvenimizi kazandık, zamanla yaptığımız işlerin büyüklüğünü arttırmaya başladık. Nüfusumuz ve bize inanan insanların sayısı artmaya başladı. İnsanlar özellikle bizi tercih etmeye başladı. Yaptığımız birçok iyilik kampanyası birebir iyilik kampanyası adı altında bir iyilik kampanyamız var. Bunda insanları birebir iyiliğe yanı bize yardım, para göndermektense gelip kendilerinin birebir o iyiliği yapma imkanını sunduk ve çok başarılı olduk. Bu konuda ve bu süreçte bu faaliyetlerimizi sürdürmeye devam edeceğiz. Biz inandık yaptık, eminim STK’mız bünyesindeki bir çok genç binlerce üyemiz takipçilerimiz yönetim kurulumuz bizden sonra bayrağı devralacak kişiler de tıpkı bizim bu organizasyonu kurup geliştirdiğimiz gibi daha ileri seviyeye götürebileceklerine inanıyorum. Şunu da eklemek istiyorum; Türkiye'de görmek istediğim ve inşallah görmeyi hayal ettiğim bir sivil toplum yapılandırması var; o da şu ki sadece belli dönemlerde belli grupların filiz zümrelerin ihtiyacı halinde harekete geçen STK yapılarına Türkiye'nin kurtulması daha aktif daha güzel işler yapabilen daha verimli çalışmalar elde eden vakıf ve derneklerin faaliyetlerine devam etmesi benim en büyük hayalim. Zira konuşmamın başında da söyledim: dünyada sivil toplum kuruluşları çoğu düşünce kuruluşları ve bu düşünce kuruluşlarının çoğu da dünyada devlete siyasete bürokrasiye hepsine yol açıp yön veren kurumlar; ama bizde maalesef 350 binlik bir STK yapısında sadece yüzde biri ya da ikisi belki de üçü kendileri bağımsız faaliyetler yapabiliyor. Geri kalanlar maalesef tabela derneği, maaalesef seçimden seçime hatırlanan yöresel dernekler olarak aklımıza kazınıyor
Son olarak çok keyif aldığım ve rahatlıkla konuştuğum bir söyleşi oldu. Siz gazeteci Ayper Kaya hanımefendiye ve Önce Vatan Gazetesine çok teşekkür ederim.