NEZAHAT GÖÇMEN'in röportajı için tıklayınız...
Udi Türk Sanat Müziği Sanatçısı Tarık Zincir, 4 eserden oluşan yeni albümünü tüm sanatseverlerle buluşturdu. Albümde tüm eserlerin söz ve müziği yine sanatçıya ait. Tarık Zincir albüm ile alakalı düşüncelerini Önce Vatan okurlarıyla paylaştı.
Merhaba Tarık Bey, yeni albümünüzün farkı nedir?
Türkiye’de udi sanatçılar daha önce çok çıktı. Ancak hepsinden yaptığım müzik tarzı olarak çok farklı olduğuma inanıyorum. Temeli yine Türk Sanat Müziği olup belirli makamları kullanmam, tüm eserlerin bana ait olduğu albüm yapmam, sahne kıyafetlerim ve orkestram ile çok farklıyım.
Farklı olmanızın, sizi markalaştıracağına inancınız sonsuz. Bu albümdeki en özel şarkı hangisi? Neden?
Evet, bu albümde çok özel bir şarkı var… “Canım Nasılsın?” Ben bu şarkıya “Vefa Şarkısı” diyorum. Rahmetli hocam Hüner Coşkuner’in vefatından bir ay sonra yazdım ve besteledim… Hüner Coşkuner benim hocam, güvenip fikir alışverişinde bulunduğum sağlam dostumdu. Bana hep; “Biz sağlam iki dostuz” derdi.
Ondan tecrübeleriyle çok şey öğrendim. Bu sektörde emekleriyle, tırnaklarıyla kazıyarak gelen ve her zaman kariyerini koruyan düzgün, müstesna ve asil bir sanatçıydı. Birlikte konser projelerimiz vardı. Bizim sanat camiasında rekabet çok büyük ve maalesef acımasız… O bu camiada güvendiğim, inandığım tek sanatçıydı. Büyük ismine karşılık bir o kadar mütevazıydi. Sohbetlerimizin çoğunluğunu projeler ve ikimiz içinde yeni umutlar vardı. Ancak o amansız hastalığa yakalanınca vefatına kadar süre 10 ay gibi kısa sürdü. Her zaman yaşama isteğini sonuna kadar sürdürdü. Muhteşem bir insandı.
Hüner Coşkuner’in hangi sözü kulaklarınızda çınlar?
Şimdi Türk Sanat Müziğinde zirveye çıktığımda konserlerimde gözüm hep bir kişiyi arayacak. Yaşasaydı gurur duyar, konserlerimde en önde yerini alırdı. Bana arada söylediği bir söz vardı; “Bir gün sen de benim gibi olacaksın!” O sözleri hala hep kulağımda. Belki de içine doğuyordu. Konserlerimde sahneye davet edecektim. Birlikte klip çekecektik. Artık hayal olsa da yine de düşünmek bile çok gurur verici. Bu büyük bir acı. Hiç dinmeyecek bir acı olarak bende kalacak…
Canım Nasılsın? (Vefa Şarkısı)
Bir rüzgar esti birden
Savurdu iki dostu aniden
Sen de bunu istemezdin
Anlamalıydım o son gülüşünden
Canım nasılsın deyişini
Özledim o sesini
Ölüm ayırsa da bizi
Dostlar terk etmez birbirini
İnan bana uzak değilsin
Bu şarkımı söylerken
Sohbetimiz eskisi gibi
Tek başıma yolda yürürken
Son sözündü bu bana
Beni sevdiğini biliyorum
Şimdi olduğun yerden
Beni dinliyorsun hissediyorum
Her telefonu açtığında; “Canım Nasılsın?” diyerek başlardı. O bu dünyadayken hep benim için dua ederdi. İyi olmamı çok isterdi. Onun şimdi her konserimde yanımda olduğunu hissediyorum. Yine eskisi gibi…
“Bir rüzgar esti birden” şarkının ilk dizesi… Hangi duygularla döküldü bu dizeler?
Şarkının ilk satırında “Bir rüzgar esti birden” cümlesiyle hastalığı kastettim. Son telefon konuşmamızda her zamanki gibi onu güldürmeye çalıştığımda; gülmeye çalışırken birden ağladı. O an aklımda yer etmiş. Çok üzülmüştüm. “Anlamalıydım o son gülüşünden” ifadesi öyle ortaya çıktı. Bana çoğu konuşmamızın sonunda çok değer verdiğini unutmamam için “Seni çok sevdiğimi hiç unutma” derdi. Ben de ona her seferinde “Evet, biliyorum hocam” derdim. Çünkü bu sektörde kıymet bilmeyen, menfaatçi insanlardan hep yakınırdı. Son konuşmamızda; vefamı çok takdir ettiği için, onu hiç üzmediğim için “beni sevdiğini biliyorum” dedi. Şarkının son iki satırı; “Şimdi olduğun yerden, Beni dinliyorsun, hissediyorum” satırları da hayattayken çok destekler, dua ederdi. Şimdi bayrağı ondan devraldım. Bir gün mezarını ziyaret ettiğimde ona; “artık şarkıları söyleme sırası bende” diyerek bu satırlar döküldü…
İnan bana uzak değilsin
Bu şarkımı söylerken
Sohbetimiz eskisi gibi
Tek başıma yolda yürürken…
Nakarat kısmı da benim biraz tasavvufi tarafımın, güçlü hislerimin yansıması aslında… O, hep benimle. Şimdi de olduğu yerden destekliyor. Öyle olduğuna inanıyorum. Onlar Berzahtalar. Aramızda sadece perde var. Her şeyi görüyor ve duyuyorlar. Yüce Allah’ın izin verdiği kadarıyla da arada rüyalarımızda bizi ziyaret ediyorlar. Onun için hep derim “Gerçek olan bu dünya mı? Yoksa bazen küçük bir pencere gibi rüyadan gördüğümüz o alem mi gerçek ?”
Onu yaşatacağım. Ben şarkılarımı söylerken, o sırada yanımda olduğunu hissediyorum. Yine eskisi gibi. Türk Sanat Müziğinde kendi oluşturduğum tarzımda onun düşünceleri, emekleri çok oldu. Şu an böyle tüm şarkıları kendisine ait albüm yapan, ud çalarak şarkılarını söyleyen kaç sanatçı var? Farklılığım burada başlıyor. Rahmetli Hüner hocamın gözüyle; Türkiye’de gerçekten üreterek, söyleyerek bütün şarkılarını kendisine ait albüm yapan son Türk Sanat Müziği sanatçısıyım. Bunun sorumluluğu çok büyük…
Keşke dediğiniz anlar oldu mu?
Keşke yaşasaydı da ben bu şarkıyı hiç yazmasaydım. Konserlerde birlikte söyleyeceğimiz şarkılar besteleseydim. İlahi kader. Şimdi şarkıda belirttiğim gibi; oradan beni izliyor. Ben de yine onun desteğiyle bu uzun ama ince yoluma devam ediyorum…
Şarkılarınızla farklı olduğunuza ve Türk Sanat Müziği içinde kendi tarzınızı ortaya koyan bir sanatçı olarak hedefiniz nedir?
Yurtdışıyla ilgili önemli proje düşüncelerim var. Türkiye’de birçok başarılı sanatçı açılmayı çok denedi. Ancak maalesef pek başarılı olunamadı. Ben şarkılarımla farklılaştığıma ve Türk Sanat Müziği içinde kendi tarzımı ortaya koyan bir sanatçı olarak hem yabancıların çok ilgi duyduğu ancak hala tam tanıtamadığımız Türk Sanat Müziği sanatçısı olmam hem de şarkılarımla yurt dışına sanatımı taşıyabileceğime inancım sonsuz. Bir gün Paris Olympia’da konser verebileceğime de inancım sonsuz. Neden olmasın? Yeter ki İlk adım olarak kendi ülkemizde kendimizi çok fazla anlatmak zorunda kalmayalım.
Türk Sanat Müziği dalında son dönem sanatçısı olarak, yeni şarkılar dinlemek isteyenlere ne söylemek istersiniz?
Şarkılarımın kalitesi ve müzikal duruşum çok dikkat çekiyor. Bu beni mutlu ediyor. Çünkü işimi çok ciddi yapıyorum. Konserlerimden halk çok memnun ayrılıyor. Konserlerimin tüm Türkiye’ye yayılması benim için çok önemli. Özlenen kaliteli ancak yeni şarkılar dinlemek isteyenlerin son durağı olduğuma inanıyorum. Türk Sanat Müziği dalında son dönem tek sanatçıyım.
Bana bu güzel röportajla yer verdiğiniz için sonsuz teşekkürlerimle…
