Geçtiğimiz hafta sonu patika koşusu olarak bilinen Uludağ Premium Ultra Trail’de (UPUT) muhteşem bir 3 gün geçirdim.
Üniversite şenliklerini andıran ve festival havasında gerçekleşen bu organizasyonda 35 ülkeden 2 bin 660 sporcu, deyim yerindeyse mis gibi havada ve muhteşem bir doğada keyifle ter attı.
Uludağ Alan Başkanlığı’nın ev sahipliğinde, Uludağ Premium isim sponsorluğunda ve Bursa Büyükşehir Belediyesi katkılarıyla bu sene 7’ncisi gerçekleşen Ultra Trail’de, birbirinden önemli sporcular vardı.
Patika koşusu, dünyada giderek artan bir ilgiyle, günlük antrenman veya egzersiz olarak tercih edilen önemli bir spor. Ülkemizde de bu ilgi gittikçe artıyor.
Peki, patika koşusu nedir? Bunun bilinmesi ve yaygınlaşması gerektiğini düşündüğüm için biraz bilgi vermek istiyorum:
Patika koşusu ya da dağ koşusu olarak da bilinen etkinlik, yol koşusundan biraz farklı olarak genellikle orman içinde dar patikalarda gerçekleştiriliyor. Patika koşularında koşu yapılacak alan; yani orman içindeki parkurlar, ekip tarafından önceden renkli bayraklarla işaretleniyor. Amatör ve profesyonel koşucular da bu işaretleri takip ederek finale ulaşıyor.
Başlangıçtan finişe kadar parkur boyunca; yokuş tırmanma, sulak alanlardan, engebeli arazilerden geçme, bozuk zeminde; çamur, dal parçaları, yapraklar vs. ile karşılaşmak mümkün. Bu nedenle alışana kadar hafif tempoda yapılan bir spor.
En güzel yanı ise; profesyonel koşucuların yanı sıra bizim gibi amatörlerin de koşabilmesi. Uludağ’ın zirvesine çıkan bu yolculukta, yöre halkıyla birlikte koşabilmek benim adıma güzel bir deneyim oldu. Tam 6K koştuk ve koşuyu başarıyla tamamladığımız için madalyalarımızı aldık.
Parkur boyunca, belirli noktalarda keman ve davul sanatçıları bize eşlik etti. Üzerimizde seyreden teleferik de cabası.
Böylesine ihtişamlı bir organizasyonla Ultra Trail’i sporseverlere ulaştırmak, oldukça meşakkatli bir iş. Bu nedenle, Uludağ Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Ömer Kızıl’a merak ettiklerimi sizler için sordum.
Ömer bey merhaba, Uludağ Premium Ultra Trail sona erdi. Organizasyonu nasıl buldunuz, öncelikle bunu değerlendirebilir misiniz?
Bu organizasyonun kısa ismi UPUT, Uludağ Premium Ultra Trail'in bu yıl 7.si düzenleniyor. Son beş yıldır Uludağ Premium markasıyla beraberiz. Beş sene önce karşılaştım Ultra Trail ile ve çok mutluyuz karşılaştığımız için. O zaman, bize de yabancıydı ilk defa duymuştuk. Dünyada 15 yıldır bir trend olan 100K, 66K, 30K, 16K ve 6K patika koşusu çok ilgimizi çekti. Nasıl bir insanoğlu, 100K patika koşabilir diye? Finişte karşılaştığımız kazanan Rus arkadaşımız, 11 saatte 100K'yi bitirdi. Bence bu, inanılmaz bir şekilde insanın kendisiyle mücadelesini anlatıyor. Biz çok keyifliyiz. Beş sene önce duyduğumuz Ultra Trail’i duyurmaktan, daha fazla tanıtmaktan çok memnunuz ve Uludağ Premium markamızla birleştirmekten çok keyifliyiz. Çünkü hayatımızda hareket hep olmalı. Uludağ markası da değişik farklı markalarıyla sporun, sanatın ve kültürün birçok alanında ciddi, uzun soluklu sponsorluklar yapıyor.
“Hedefimiz seneye 10 bin kişi”
Bu sene 7. senesi şöyle bir karşılaştırma yapayım:
Geçen sene 2 bin 200 yarışmacı varken, bu sene 2 bin 660. Geçen sene 30 yabancı yarışmacı varken. Bu sene 160 yabancı yarışmacı var, daha uluslararası olmadan inanılmaz bir büyüme bu. Herhalde önümüzdeki sene veya bir sonraki sene uluslararası olacak ve onun içinde gerekli girişimler yapılacaktır diye düşünüyoruz. Hedefimiz; gelecek sene buraya 10 bin kişi getirmek. Uludağ bizim kalbimiz, maden suyumuz, kaynak suyumuz Uludağ’dan çıkıyor. Biz Uludağ’ı korumakla ve tanıtmakla mükellefiz. Onun için Uludağ markamızı taşıyan dağımız, dünyada ne kadar tanınırsa bizim markamız da onunla beraber yukarıya çıkacaktır. Onun için Uludağ’ın, Uludağ markası olarak en büyük destekçisiyiz. Yaşasın Uludağ diyoruz...
Öyleyse önümüzdeki yıllarda da desteklemeye devam edeceksiniz...
Tabii ki, artık Uludağ Premium Ultra Trail devam eder ve bitmeyen bir organizasyon olur. Daha fazla nasıl renklenir, daha fazla nasıl olabilir? Biz bunu düşünüyoruz. Bu yaz şuna karar verdik: Senede bir kere olan bu organizasyonu, kışın Uludağ’a ilk kar yağdığında ve güzel bir hava olduğunda burada ne yaptığımızı anlatan, ufak bir etkinlik daha yapmak istiyoruz. Burayı gösteren tanıtımlar ve güzel konserler yapıp, hatta küçük bir kar koşusuyla beraber, 6 ayda bir Uludağ Premium Ultra Trail’i kışın da burada anlatmak istiyoruz ki; insanlar yazın ne yaptığımızı kışın da görsünler.
Uludağ Premium Ultra Trail’in uluslararası olacağını söylediniz. Bununla ilgili hedefleriniz nelerdir?
Yarış organizasyonlarını yapanların iletişime geçmesi ve bazı yasal prosedürler için başvurması lazım. Biz de onlara destek olacağız. Bildiğim kadarıyla Kültür ve Turizm Bakanlığı desteği çok önemli. Yurt dışı tanıtımlarına bunu soktuğumuz zaman zaten Uludağ Premium Ultra Trail (UPUT), dünyada bu işi takip eden koşucuların, hedefi haline gelecektir. Onun için herhalde bu sene uluslararası oluruz diye düşünüyorum. Hedef 10 bine çok kısa zamanda geliriz o zaman.
Peki UPUT’u yurt dışı ile kıyasladığınızda nasıl değerlendiriyorsunuz?
Bu koşuya ilk olarak Fransa’nın Mont Blanc Dağı’nda başlanmış ve bu koşunun zirvesi; Mont Blanc olarak biliniyor. Oraya gitmedim ama yakın zamanda orayı da ziyaret etmek istiyorum. Türkiye’de bildiğim kadarıyla bu anlamda patika koşusu olarak 30 küsür koşu var. En heyecanlı, en keyifli, en eğlenceli ve festival havasında geçen yer burası, yani Uludağ Premium Ultra Trail (UPUT). Kapadokya uluslararası olduğu için o anlamda önde ama biz de Kapadokya’nın hemen arkasındayız. Kapadokya koşusu, Türkiye’nin önemli bir koşusu ve değerli bir tarihi mirasın içinde yer alıyor. Onun arkasından hem ilgi anlamında hem de spor-aktivite açısından burası yani UPUT geliyor ve inanılmaz bir doğası var. Katılan yarışmacıların, Uludağ’dan inanılmaz etkilendiklerini duyuyoruz, onlarda her yerde anlatıyorlar zaten.
Son olarak Bursa’nın göz bebeği Uludağ’ı koşuyla birleştirdiğinizde nasıl özetlersiniz?
Uludağ bence çok keyifli bir yer. Şu anda yazın aşağısı 42 derece, buraya çıktığınızda sıcaklık 8-10 derece düşüyor. Dolayısıyla inanılmaz bir temiz hava var. Oksijen daha az, burada 15 gün kalırsanız alyuvarlarınız daha çok artıyor ve bu sizin her anlamda performansınızı artırıyor. Artık 12 ay hizmet veren yerler var. Uludağ artık herkesin yaz-kış gelebileceği, 12 ay yaşayabileceği, turizm, spa, track için önemli bir yer.
Bu birazda, tavuk mu yumurtadan çıkar, yumurta mı tavuktan çıkar? işi gibidir. Buraya güzel parkurlar, rehberler, bisikletler koyup, insanların dağlarda, patikalarda yürüyerek keyif alabileceği güzel ortamlar yaratırsanız, bu iş olur. Biz şu anda bu ortamı, yarışma anlamında yaratıyoruz. Tesislerde bunu yaptıktan sonra aynı doğrulukta olursa bu iş durmadan devam eder.
Ömer bey verdiğiniz bilgiler için çok teşekkür ediyoruz.
Biz teşekkür ederiz, çok sevgiler…