Hışım, hiddet, kızgınlık, gazap dediğimiz öfke, engellenme, incinme veya gözdağı karşısında gösterilen saldırganlık tepkisidir.  Akıl süzgecinden geçirilmiş, yönetilmiş ve kontrollü bir şekilde gösterilen öfke duygusu bizim için koruyucu bir duygudur. İnsanı enerjik kılar. Olumsuz duyguların dışavurumunu kolaylaştırır.  Yarattığı çatışma ortamında benlik duygumuzun savunmasını sağlar. İsteklerin elde edilmesi konusunda insanları motive eder.  Öfke duygusunun sağlıklı ifade edilme gereği vardır. Bastırılan, biriktirilen öfke, kontrolsüz tepkiler, hipertansiyon, ülser gibi bedensel rahatsızlıklara ve depresyona neden olabilir. Yaşamımızda yer alan olayları biz seçemeyiz. Ancak onlara nasıl tepki verebileceğimizi biz seçeriz.  

Nasıl tepki vereceğimiz ise olaylara ne anlam yüklediğimiz ile ilgilidir.

Neden Öfkeleniriz?

Öfke ikincil bir duygudur; öfkenin altında kötü his yaşatan konular vardır

Engellenmek, yok sayılmak, ismimizin kötü anılması ya da hiç anılmaması, keyfilik, fiziksel ve sözel şiddet, düşünce hatalarımız, kaygılarımız öfke nedenidir?

     Öfke yönetimi, öfke duygusunu değil, saldırganlık ve şiddet eğilimlerini yönetme becerilerini kazanmayı amaçlar? 

    Aristo, ” her insan öfkelenir, bu normaldir ve anlaşılır. Zor olan öfkenin doğru kaynağa, doğru miktarda, doğru zaman da doğru yöntemle ve doğru amaç doğrultusunda yöneltilmesidir”

Öfke Dengesi Nedir?

Herkesi öfkelendirecek bir olay karşısında tepkisiz kalmak ile çoğu kişinin tolerans gösterebildiği duruma, aşırı öfkelenerek ölçüsüz tepki vermek.

Bu iki ekstrem uç arasında, dengeyi bulabilmek önemlidir.

Öfke Ne İşe Yarar?

İnsanın öfkeliyken oluşan enerji oldukça güçlüdür.  Ondan korkmak, bastırmak kaçmak yerine onu tanıyıp öfke enerjisini doğru kullanmak gerekir. 

Örneğin, maç anında rakip oyuncudan tekme yiyen bir futbolcu iki türlü hareket edebilir

1) Rakip futbolcuya karşı oluşan öfke duygusunu yönetemeyerek, tekme ile karşılık verir oyundan ceza alabilir.

 2) Öfkeyle oluşan enerjiyi daha hırslı, canlı ve atak oyunla sonucu etkileyecek atılımlar yapabilir. O enerji gole dönüşebilir.

  O enerji öğrenciyi başarıya, çalışanı iş yerinde daha hırslı ve verimli çalışmayla kariyer yükselmesine, “sen yapamazsın” karşısında yapabilmek, kazanabilmek yolunda motive eder sonuca götürür.

Yönetilmemiş Öfke Pişmanlık Getirir

“Ah keşke dilim kopsaydı da böyle söylemeseydim. ” “Öfkeyle kalkan zararla oturur” “ keskin sirke küpüne zarar”  “Anlamadan, dinlemeden öfkeyle bağırıp çağırırsan olacağı bu işte” “ Şeytana uyduk bir kere” “Keşke”  İle başlayan pişmanlık cümlelerimiz,

 İlk anda çok hızlı bir şekilde oluşan duygularımızın, kontrolsüz tepkilerinin dış dünyada oluşturduğu sıkıntıları dile getirir.

 *Ayrıca beynimizin duygu üretim merkezi Limbik sistem  ile heyecan davranışlarını(korku öfke sevinç) mantık süzgecinden geçirip düzenleyen bölüm neokorteks  arasındaki bağlantının zayıf olması otomatik kontrolü zorlaştırır. Bu anlamda öfke yönetimi eğitim gerektirir.

*Öfke dahil, tüm duygular bulaşıcıdır.

 *Öfke Yönetimi ve Cinsiyet

     Kadınların daha çok dua ettiklerini, yürüyüşe çıktıklarını, tartıştıklarını ya da müzik dinlediklerini

Erkeklerin ise daha çok fiziksel şiddete yöneldikleri, egzersiz yaptıklarını, alkol ya da uyuşturucu aldıkları gözlemlenir.

*Öfke Öncesi Ne Yapılabilir?

     Öfkemizin saldırganlığa dönüşmemesi için bizi en çok öfkelendiren konular 1-10 arasında derecelendirmeli. Ör: Otomobilimizle kırmızı ışıkta beklerken sarıya döner dönmez arkamızdaki sürücünün korna ile bizi uyarması 9 puanlık bir yüksek dozlu öfkeye neden olmaktadır.

     O anı hayal ederek sakin bir anda neler yaptığımız yanında aslında en mantıklı davranışın ne olması gerektiğini düşünerek yazıya dökeriz.

      Ve o anı tekrar yaşadığımızda neleri yanlış yaptığımız ve ne yapmamız gerektiğini netleştirmiş oluruz.

 Bu şekilde yapacağımız liste bize öfke yönetiminde faydalı olacaktır.

 

*Öfke Anının Saldırganlığa Dönüşmesini Önlemek İçin Cümlelerimiz Ne Olmalıdır?

*“Öfkeliyim” değil, “öfke duygusu yaşıyorum.”

*İçimdeki saldırganlığın beni ele geçirmesine izin vermeyeceğim.

*Derin bir nefes alıp rahatlayacağım.

*Şu an saldırganlaşırsam, kaybeden ben olurum.

*Kavgaya değil, düşünüp doğru kararı vermeye ihtiyacım var.

DurèDerin nefes al, sakinleş ve düşünèKonuş, davran

Düşünce Hatalarımız; kaygı, depresyon ve öfke nedenidir

Sonuç Olarak

“Neden öfkeliyiz?” i anladığınız zaman aslında öfkeyi yönetebilme ile ilgili birçok şeyi anlamaya başlarız. İnsanın duygularımızın farkında olmamız en temel konudur; duygularımız bizi bizimle tanıştırırlar.  

Duygu kontrolde ilk adım insanın duygularının farkında olmasıdır; ikinci adım insanın duygularının nereden kaynaklandığını anlamasıdır; üçüncü olarak duyguların yönetilebilmesidir.

Bu anlamda her gün alışkanlık haline getirdiğiniz en sakin anlarınızda 15 dakika kendinize zaman ayırın. “Bugün en temel duygularım nelerdi ve neden gelişti?

“İçimden gelen bu duygunun kökleri nedir?”

Zamanla kendinizin uzmanı olurken tüm duygularınızın rehberliğinde kendinizi, geçmişinizi iç çocuğunuzu tanımaya başlarsınız. Ve siz kendinizi tanıdıkça diğer insanları çok daha iyi tanımaya başlayacaksınız. Bu durumda onların sizde öfke uyandıran davranışlarının arka planında sizinle ilgisi olmayan nedenlerini görmeye başladıkça sorunun sizde olmadığını görürken öfke nedeni “kişiselleştirme” düşünce hatasına girmeyeceksiniz.

İçe dönme ile kendimizi tanımak sadece öfke değil, tüm duygularımızı yönetebilme  yeteneği kazandıracaktır. HGüleç