2030'da petrol ihtiyacının tamamını kendi kaynaklarından karşılayacak duruma gelecek olan ABD, dünya enerji kaynaklarının en önemli bölümünü barındıran coğrafyanın bir başka küresel aktörün eline geçmesine asla izin veremez. Petrol ve doğalgazın ABD dolarından başka bir para birimiyle fiyatlandırılması Amerika'nın sonu olmaz, ama küresel aktörlükte bir iddiası kalmaz. Kendi eliyle yarattığı küresel ekonnomik krizi yönetemez duruma gelir. Bütün bu gelişmeler sonrasında ABD dolarının saygınlığı da,  İsrail'in güvenliği ciddi olarak tehlikeye girebilir. O nedenle Obama'nın, "Bu savaş bizim savaşımız değil" sözlemleri pek ciddiye alınmıyor.
Bütün dünya nefesini tutmuş, "Obama ne diyecek, Senato ne karar verecek*" diye papatya falı bakarken bir de bakacağız ki, "atı alan Üsküdar'ı geçmiş" bize de pirincin taşını ayıklama görevi düşmüş.
Dünya medyası küresel güçlerin kontrolünde bir psikolojik savaş silahı olarak kullanılmakta olduğundan, dünya kamuoyu ancak küresel elitlerin izin verdiği ölçüde bilgi sahibi olabiliyor. O nedenle de gerçekleri, gelişmelerin gerçek yönünü ve boyutunu göremiyor, bilemiyor.
Yalnızca kamuoyunun değil, Amerikan medyası da ikna olmadığı söyleniyor. Hatta, Irak savaşından kendini sorumlu tutan New York Times, Suriye'ye müdahale konusunda çok temkinli bir yaklaşım sergiliyormuş, hatta muhalefet ediyormuş! Bu tür haberlere temkinli yaklaşmak gerekir. Aynı gazete, birinci sayfadan Suriye'de muhalif bir grubun Esad'ın askerlerini infaz fotoğraflarını yayınlıyorsa, bu, saldırı için gerekçe yaratma operasyonudur. New York Times'ın, sermaye yapısı itibariyle, İsrail'in güvenliğini tehlikyeye sokacak bir politikaya destek vermesi düşünülemez. Demek ki, bazı koşulların oluşması bekleniyor.
Obama, ABD'nin, Afganistan ve Irak'ın işgali sürecinde erozyona uğrayan imajının daha da bozulmasını önlemek amacıyla, dünya kamuoyunun dikkatle izlediği konuşmalarını yaparken, kelimeleri özenle seçiyor. Arkasındaki toplum mühendisliği uzmalarıyla birlikte, dünya kamuoyunun düşünce dünyasını ABD'nin çıkarları doğrultusunda şekillendirmeye çalışıyor.

OBAMA'NIN BAŞKA TÜRLÜ DAVRANMASI MÜMKÜN DEĞİL;
SALDIRIYA GEREKÇE ÜRETEBİLMEK İÇİN HER YOLU DENİYOR


Obama ABD'nin devlet başkanı; başka türlü davranması mümkün değil. Söylemlerinde Makyavelist bir tonlama yapabilir, yalan söyleyebilir. Sovyetlerin dağılması sonrasında küresel liderliğini sürdürme iddasında olan Amerika için önemli olan sonuçtur. Bu nedenle, Ortadoğu'da III. Dünya tadında bir  paylaşım savaşı yaşandığı bir dönemde, devlet başkanlarından ve de Obama'dan etik kurallar terazisinde tartılmış söylem ve davranışlar beklemek safdillik olur. Küresel medya gündeme getirmediği için adını koymak konusunda çekingen davranıyoruz, ama yaşamakta olduğumuz bir küresel sa-vaş-tır! I. ve II. Dünya Savaşı'nın devamı olan ve o savaşların yarım bıraktığı operasyonları tamamlamak üzere başlatılan bir küresel kapışmadır.
Savaşın mantığı, bilimin ve insan vicdanının kolayca açıklama getiremeyeyeceği kendine özel bir mantıktır. Obama, ABD'nin,  Afganistan ve Irak işgalleri nedeniyle yıpranan imajını daha fazla zedelememeye özen göstererek sonuca varmak için her yolu deniyor, deneyecektir. Yok efendim Suriye'ye saldırı için Senato karar verecekmiş, yok efendim saldırı 60+30 günle sınırlı olacakmış, yok efendim Amerikan askeri kesinlikle Suriye topraklarına ayak basmayacakmış... Bu söylemlere inananlar, bu söylemlerden yüreklerini serinletecek teselliler çıkartabilirler, ama  ABD'nin Suriye ile ilgili gerçek hedefini gözden kaçırmak, ilerde aptallık tacı ile ödüllendirilecek bir saflık olacaktır.

ABD, KÜRESEL LİDERLİĞİNİ SÜRDÜREBİLMEK İÇİN...

ABD bir süper güçtür ve küresel liderliğini sürdürebilmesi, doların saygınlığını koruyabilmesi, şu aşamada, varlığını korumak ve sürdürebilmekle eş anlamlıdır. Küresel krizden olumsuz etkilenen ülkelerin yeniden toparlanabilmeleri, kriz öncesi büyüme tempolarını yakalaybilmeleri ucuz ve bol enerjiyle mümkün olacaktır. Hangi üke dünya enerji kaynaklarının çoğunluğunu ve dağıtım yollarını kotrolü altına alabilirse o ülke dünyanın hakimi olacaktır.
Bütün dünya ülkelerinin varlıklarını sürdürebilmek için muhtaç oldukları hidrokarbonun (petrol+doğalgaz) dolar dışında bir para birimi ile fiyatlanması bile ABD'nin küresel liderliğinin sonu olacaktır. Bugün küresel çapta yaşanmakta olan kavganın gerçek nedeni budur; mevcut ve gelecekteki alternatif enerji kaynaklarının ve dağıtım yollarının kontrolü savaşıdır. Bunun dışında söylenenler, gerçen kavganın nedeninin kamuflajına yönelik masalladır.
Küresel paylaşım savaşının, küresel liderlik savaşının Mısır ve Suriye coğrafyasında kilitlenmesinin nedeni, enerji dağıtım yolları açısından çok stratejik konumda olmalarıdır. Ortadoğu ve Kafkasya ve de Asya'nın petrol ve doğalgazının Akdeniz'e ulaştırılması açısından Kuzey Suriye parseli, Akdeniz havzasına dökülecek hidrokarbonun Uzakdoğuya ulaştırılabilmesi açısından da Süveyş Kanalı hayati önemdedir. Suriye ve Mısır konularında ABD, Rusya, Çin, İngiltere ve Fransa arasında derinden derine sürdürülmekte olan pazarlıkların hangi aşamada olduğunu bilmediğimizden, televizyon ekranlarına ya da gazete sayfalarına yansıyan ya da yansıtılan günden saptırıcı konularla çekirdek çitliyoruz.
Peki, iki yıldır halkına, "Suriye savaşı bizim meselemiz değil. Artık savaşlara gücümüz yetmiyor. Suriye'de yaşananlar trajik, ama ABD'nin bu işte bir çıkarı yok" diyen şimdi, "Kimyasal silah kullanıldı. O nedenle müdahale etmemiz gerekir" gerekçesiyle, Temsilciler Meclisinden bombalama yetkisi istiyor.
Bütün bu manevralar, Afganistan ve Irak'ın işgali sürecinde yaşananlardan dolayı erozyona uğrayan ABD'nin imajını daha fazla yıpratmadan sonuca ulaşmak. ABD'nin küresel liderliğini sürdürebilmesi, Kuzey Afrika, Ortadoğu ve Kafkasya petrol ve doğalgazını ve de dağıtım yollarını kontrolü altında tutabilmesine bağlıdır.

OBAMA, "BU SAVAŞ BİZİM SAVAŞIMIZ DEĞİL" DİYOR
AMA İNANDIRICI OLAMIYOR


2030'da petrol ihtiyacının tamamını kendi kaynaklarından karşılayacak duruma gelecek olan ABD, dünya enerji kaynaklarının en önemli bölümünü barındıran coğrafyanın bir başka küresel aktörün eline geçmesine asla izin veremez. Petrol ve doğalgazın ABD dolarından başka bir para birimiyle fiyatlandırılması Amerika'nın sonu olmaz, ama küresel aktörlükte bir iddiası kalmaz. Kendi eliyle yarattığı küresel ekonnomik krizi yönetemez duruma gelir. Bütün bu gelişmeler sonrasında ABD dolarının saygınlığı da,  İsrail'in güvenliği ciddi olarak tehlikeye girebilir. O nedenle Obama'nın, "Bu savaş bizim savaşımız değil" sözlemleri pek ciddiye alınmıyor.
Anlaşılan o ki, toplum mühendisleri bazı koşulların oluşmasını bekledikleri için, dünya kamuoyunu bazı oldu bittilere alıştırmaya çalışıyorlar.
Ortadoğu kazanı derinden derine kaynamaya devam ediyor. Yüzlerce değil, binlerce yıllık bir ortak yaşamamız olan bu coğrafyada çıkacak bir yangın, tarihi ve kültürel bağlarımız nedeniyle oluşan stratejik derinliğimiz nedeniyle, bizi de derinden etkileyecektir. "Daha nasıl etkilesin?" dediğinizi duyuyorum..