Nostaljik eski konakları, çoğunlukla Giritlilerin oturduğu iki, üç katlı cumbalı tarihi ahşap evleri, film çekimlerine ve kültürel etkinliklere sahne olan Mütareke meydanı, 12 Eylül caddesi ve ardında harika deniz manzarası.

Gelinliği ve damatlığı ile çoğunlukla Bursa’dan gelenlerin düğün günü anılarını bu eşsiz nostalji görüntüleri ile süsleme arzuları, fotoğraf çekimleri için Mudanya vazgeçilmez bir güzel ilçemizdir.   

Mudanya, nostaljik tarihi evleri, sokakları, deniz manzarasının yanında tüm dünyaya kendisini kabul ettiren Türk Milleti Mudanya mütarekesi ile İstanbul’u, Boğazları  ve Trakya’yı tek kurşun atmadan işgalden kurtarmış oldu. Tabi ki arkasında en büyük bedellerin ödendiği milli mücadele vardı.

Halitpaşa mahallesinde bulunan evimden sahil boyunca mütarekeye giden bu nostaljik caddelerden yürümek benim için ayrı bir zevktir. Bazen de yolumun üzerinde bulunan İnci kafeye de bir çay içimlik takıldığım da olur. 

Yine bir güz günüydü yakınımda çekim yapan düğün ekibinde gelin olan öğrencimi  gördüm, selamlaştık; yanındakiler ile tanıştırdı. Düğün hazırlıklarından mutlu da olsalar yorgunlukları hallerinden belliydi. 

Onları çay içmeye davet ettim ve beş dakika daha sürecek çekimlerinden sonra masamda sadece gelin ve damat vardı.     

Akrabaları ve çekim yapanlardan mola için izin aldıklarını açıkladılar.

Evliliğin Aşkı Öldürmesi Kaçınılmazdır ve Öyle de Olmalıdır!

(..Hocam biz birbirimizi çok seviyoruz, aşkımızın hep devam edeceğinden eminiz çünkü her şeyden önce iyi anlaşan kötü alışkanlıkları olmayan iki iyi insanız. Çevremizde hep görüyoruz ki bazılarının evlilikleri iyi de başlasa bir müddet sonra eski güzel günlerini kaybediyor; biz herkes gibi olmayacağız … ) vb konuşmaları oldu.

Aslında bana soru sormadılar ancak içlerinde sanki bir şüphe ya da bir endişe vardı!

Onlar bazıları gibi olmamak için duymak istedikleri bir şeyler vardı; uzun konuşmalarından onu anladım.

Onların asıl derdi aşkın bitmesinden çok, ayrılık yaşamak istememeleriydi.

Çünkü açıkça itiraf edemeseler de onlar halen yaşadıkları yoğun romantik duygu durumlarının zamanla kopmayan bağlılığa dönüşmesini dilediklerinin bilincinde oldukları da anlaşılıyordu.

Aşkın Nefrete dönüşmesi nedendir?

“Halbuki severek evlenmişlerdi neden nefret ile ayrıldılar?”

Bu durumun en temel nedeni ilişki başlangıcında erkekler kadınları tavlayıncaya kadar ellerinden geldiği kadar dikkatli kibar nezaketli, saygılı düşünceli hassas davranmaktalar 

Kadınlar ise güzel çekici genç görünmek için ellerinden geleni yaparlar.

Ve kadın-erkek birbirlerine mükemmel görünmek için olumlu yönlerini sergilerken, ne kadar hoşa gitmeyecek yönleri varsa gizlerler.

Eş adaylarını tam olarak ele veren ise arkadaşları, anne ve babası ile olan ilişkileri, bir sokak köpeğine attıkları tekme, gariban birine ettikleri küfür  gözden kaçabilir.

Ancak gizlenen gerçekler zamanla bir bir hiç sansürsüz ortaya çıktıkça, görmez gelinenler ve “zamanla değiştiririm” denilenlerin hiç değiştirilemediği netleştikçe bir aldatılmışlık, hayal kırıklığı ve nefret oluşabilir.

Ya da aşk zannettikleri hoşlanma duygusunun yerini kurtulma isteği  ile gelişen nefret duygusunun yanında eşlerin bencil olması, aşırı dışa dönük olması vb olabilir. 

Bir başka tabloda ise

Farz edelim ki evlilik öncesi iki tarafta birbirini tüm yönlerini tam olarak görmüş ve buna rağmen birbirlerine olan aşklarının devam ettiğini varsayalım.

İnsan doğası gereği hayata kalmak için ruhsal, bedensel, sosyal ve zihinsel yönden yıpratan aşk durumundan  bir an önce kurtulmak ve normale dönmek ister. 

Sürekli yükselen tansiyonunuz, artan uyku sorunlarınız, bazen kesilen iştahınız, çarpıntılarınız gibi yıpratıcı etkileri olan aşk, bir hastalık halidir.

Evliliğin aşkı öldürmesi ise olması gerekendir; üzülünecek değil sevinilecek bir şeydir. Siz aşkı öldürmezseniz, aşk sizi öldürür! ☹

Bu anlamda olması gereken ise aşkınızın sevgiye dönüşmesi, saygı sadakat sorumluluk içinde olmanız önemlidir. Mutlu evliliklerde devam eden bir aşkı değil, sevgi saygı ve güveni görürsünüz.     

Unutulmaması gereken bir konu, sizin kadın olarak  çekici ve güzel olmanız ya da erkek olarak  yakışıklı olmanız istenen bir durumdur ancak sağlıklı ilişkilerin kurulmasında asla yeterli değildir Çünkü evlilik bir gecelik bir haftalık bir ilişki değildir.

Hayal edilen fiziksel yönün ilişkiyi başlatma gücünden bahsedebiliriz ancak ilişki sürecinin ve evlilik hayatının sağlıklı olması için asla yeterli değildir.

Önce bir cahillikten kurtulmak gerekir

İki İyi insan olmak, güzel çekici yakışıklı olmak önemlidir yine de evlilik gemisinin sağlıklı yürütülmesi için bedensel, ruhsal, duygusal sosyal kültürel tatmin gerekir.

Bu anlamda önce bir kendimizi yetiştirmemiz cahillikten kurtulmamız gerekir. Bir üniversiteyi bitirmiş olmamız, mesleğimizde başarılı olmamız, akademik kariyerimizin olması, zeki olmamız bizi yine cahillikten kurtarmaz. Ancak iyi bir meslek robotu olabiliriz.

Hayatın her alanıyla ilgili elimizden geldiğince ilgili okumak araştırmak ve sürekli gelişim içinde olabilmenin önemi vardır.    

Öğrenmeyi, öğrenmek ve sürekli öğrenci olmak, tüm bildiklerimizi, ezberlerimizi sorgulamak  akıl çapımızı geliştirmek gerekecektir.

Ve Son Olarak

Güçlü iletişim becerileriniz sayesinde kurduğunuz sağlıklı ilişkileriniz, bilge yönünüz, güvenilir oluşunuz, çevre duyarlılığınız, yakınlarınızla ve hiç tanımadıklarınızla olan nitelikli ilişkileriniz, güven veren sempatik haliniz her şeyin ötesindedir.