Otomobilin henüz yaygınlaşmadığı, gün içinde semtimize uğrayan vasıta sayısının bir elin parmaklarını geçmediği yıllarda Evliya Tekkeli Ali Öğretmenin Skoda marka mavi bir pikabı vardı. Sonra Kilistralı Mehmet amca Denizköy Sokak’a ev yaptırıp taşındığında muhitimizdeki pikap sayısı ikiye çıktı.

Bir de Gördebiller bahar aylarında bağa taşındıklarında jeepleri olurdu. Özellikle Çayırbağlı komşu sayımız arttıkça da at arabaları çoğaldı. Arap Ali Ağa’nın, Mevlüt Ağanın, Seyit Mehmet ve Remzi amcalarla, Evliyalı Sait amcanın at arabalarının arkasına asılıp sekiz on metre yolculuk yapmak çocukların en büyük eğlencesiydi. Arabaya asılamayan çocukların, “Arkaya kamçı” şeklindeki “ihbarımsı” sözleri meşhurdu.

Günlük işe gidip gelmek, çarşı pazar ihtiyaçlarını görmek için velespit sahibi olmak bir imtiyaz sayılırdı. Babamın da kalın tekerli, Carıca marka mavi bir bisikleti vardı. Çocukların boyuna uygun bisiklet modellerinden henüz haberdar değildik ve kadro demiri yüksek velespitleri seleye yetişmeyenler, bir ayağını demirin altından pedala uzatarak “yandan” sürerdi. Dengeyi sağlayamayanlara da, “Yampiri gitme!” diye bağırırlardı.

Vitesli ilk velespiti, mahallemizdeki teyzesini ziyarete gelen Osman Aşkın’da görmüştük.  Boyası ayna gibi parlayan velespitin kadro demiri de tekerleri gibi incecikti. Karayollarında çalışan Tacettin eniştemiz bir zaman Kıbrıs’ta görev yapmış, izine gelirken afili bir bisiklet getirmişti. Motorsuz, yakıtsız ama jet gibi hızlıydı.

Zamanla velespit yaygınlaştı. Hemen hemen her evde bir bisiklet bulunur oldu ama artık semte otobüs ve dolmuş gelmeye başlamıştı. Bisiklete binmekten vazgeçenler olduğu gibi, bisiklet sürmenin önemli bir spor olduğunu keşfeden ve Türkiye’ye gurur veren başarılara imza atan pek çok komşumuz oldu. Bazı zamanlar bir araya gelen sporcu bisikletçiler başlarına kaskları takıp, ters gidonlu velespitleriyle yollara çıktıklarında rüzgâr gibi gelip geçer, kısa süren temaşa anında büyük ilgi ve heyecan uyandırırlardı.

Hasan Can Kovanağzı yöresinde yetişen en eski bisikletçiydi. 1970’li yıllarda tecrübesizler yarışında derece yapıp bölge takımına seçildikten sonra Şekerspor’a alındı. İki yıl sonra da Uluslararası Mısır Turunda şampiyon oldu. Aynı yıl dünyanın en önemli organizasyonlarından olan on üç etaplı Amatörler Fransa turuna katılıp o tarihe kadar yarışan en genç sporcu oldu. Askerde Muhafızgücü takımında yarıştıktan sonra 1981’de Şekerspor’da Türkiye Yol Şampiyonu oldu. Pek çok yol ve pist yarışında birincilik kürsüsüne çıktı. Yaklaşık yüz elli defa milli olup pek çok derece elde ettikten sonra 39 yaşında vefat etti.

Gödeneli Terzi Durmuş ağanın oğlu Mustafa Çelik 1976-1984 yılları arasında Konya Şekerspor’da bisiklet sporu yaptı. Konyalı bisikletçilerin milli takımın nüvesini teşkil ettiği yıllarda Mustafa da milli formayı giyme şerefi yaşadı. Bu yarışlarda ilk üçe giremese de takım puanına katkı vererek elde edilen başarılara ortak oldu. Türkiye Yol Yarışlarında aldığı üçüncülükler onun en büyük dereceleri oldu.

Kurtuluş tren yoluna yakın yerde oturan Kavak’lı Ömer Ali Erikçi 1982’de katıldığı düz bisiklet, yani vitesi olmayan normal bisiklet yarışlarında başarılı olup Konya takımına alındıktan sonra başarı merdivenlerini hızla tırmandı. 1983 yılında Uluslararası Akdeniz Turu sırasında Yunanlı sporcunun bisikleti arızalarınca kendi bisikletini ona vererek yarışı tamamlamasını sağlayan Ömer Ali o yıl Türkiye Milli Olimpiyat Komitesi tarafından Fair Play ödülüne layık görüldü ve başarıdan önce centilmenliğiyle şöhrete kavuştu. Şekerspor ve Köy Hizmetlerispor’un şampiyonalarda fırtına gibi estiği yıllarda Ömer Ali defalarca Türkiye Şampiyonu oldu, yüz elliden fazla uluslararası yarışmada milli formayı giydi. Türkiye’nin en büyük spor organizasyonlarından Uluslararası Türkiye Turunda Sarı Mayoyu giyen Ömer Ali Türkiye’nin ve Konya’nın ve elbette baba ocağının bulunduğu Kovanağzı mahallesinin iftihar vesilesi oldu.

Ömer Ali’den sonra kardeşi Arif Erikçi de bisiklet sporuna başladı. Kulüpler ve ferdi yarışlarda gösterdiği üstün başarıyla mili takıma seçilen Arif de ağabeyi gibi onlarca defa şampiyon oldu, uluslararası yarışmalarda milli forma altında başarılara imza attı.

Aynı muhitten, yine Kavak’lı Mehmet Şafakçı da Ömer Ali ile birlikte bisiklet sporuna başlayıp 1984 yılında Türkiye şampiyonu oldu ve aynı yıl Milli Takıma seçilip Akdeniz Turunda yarıştı. 1985’te Pist Türkiye Şampiyonu oldu. 1986’da Yol ve Pist Gençler Türkiye Şampiyonu, 1987 Büyükler Pist Türkiye Şampiyonluğunu kazandı. İlk milli müsabakaya 1984 yılında Akdeniz Turunda katıldı. Yüzden fazla milli oldu. Şekerspor’dan sonra TEK Meramspor da yarıştı. Aktif sporu bırakınca 2002 yılında Bisiklet Milli Takımlar Baş Antrenörü oldu ve onun döneminde Türk Milli Takımı hem gençler hem de büyüklerde Balkan Şampiyonluğunu kazandı. Uluslararası birçok yarışmada önemli dereceler elde etti. Bisiklet Milli Takımı Mehmet Şafakçı’nın Antrenör olduğu 2003 ve 2005 yılları arasında 63 defa kürsüye çıkarak on yılda kazanılan madalyaların toplamı kadar başarı gösterdi.

Karadiğinli Ayhan Aytekin de Ömer Ali ile aynı dönemin bisikletçisiydi ve sonradan Arif Bilge Mahallesi olan muhitte otururdu. 1983’de Konya’da yapılan Balkan Bisiklet Şampiyonasında ilk defa milli formayı giydi ve takım arkadaşlarıyla beraber üçüncülük şerefine erişti. Ayhan o kadar güçlü, hırslı ve çalışkandı ki milli formayı senelerce sırtından çıkarmadı ve üç yüzden fazla yarışta Türkiye’yi temsil etti. Türkiye şampiyonalarının yanı sıra uluslararası yarışmalarda sayısız madalya kazandı.

Ergün Esenkaya da aynı kuşağın yıldız sporcularından biriydi ama spora başladığı yıllarda Kovanağzı’nda oturmuyordu. Evlenip yuva kurduktan sonra Kömürcüler Caminin yanına yaptırdığı iki katlı eve taşınarak komşularımızdan biri oldu. Ahırlı’nın Kayacık köyünden olan Ergün TEK Meramspor’da bisiklete başladıktan sonra kısa zamanda milli takıma yükseldi. İki defa Türkiye Şampiyonu oldu. Cumhurbaşkanlığı ve Van Turlarında şampiyonluklar kazandı. Uluslararası Yunanistan Turunda da şampiyonluk kürsüsüne çıkan Ergün aynı yıl Dünya Klasmanında dördüncü sırayı alarak ülkemizin onuru oldu.

Ergün Esenkaya aktif spor yaşamını 1999’da tamamladıktan sonra 2000-2005 yılları arasında Antrenörlük yaptı.  Özel Sporcular Federasyonu Bisiklet Milli Takımı 2013 yılında takım halinde dünya şampiyonu oldu.

Karadiğinli Bekir ağa Kurtuluş mezarlığının orada otururdu. 1984’de bisiklet sporuna başlayan oğlu Yaşar Tekin defalarca Türkiye şampiyonu oldu, yaklaşık yüz elli defa mili takımda yarıştı. Suriye, Arnavutluk, İran, Yunanistan gibi ülkelerde milli formamızı giydi, etap birinciliği ve farklı dereceler kazandı.

Boruktolu’lu İbrahim amca Kovanağzı’nın sınırından olan olan Konak Ekmek Fabrikasının arkasında otururdu. Milli bisikletçi oğlu Mehmet Kesici defalarca milli mayoyu giymiş sporcularımızdı. TEK Meramspor’da yarışırken takım ve ferdi yarışlarda Türkiye şampiyonlukları ve muhtelif dereceler kazandı. Altmıştan fazla milli formayı giydi.  Cumhurbaşkanlığı, Arnavutluk, Yugoslavya, İran, Romanya turlarında pedal çevirdi.

Selbasan Çayının öte yakasında da Karahüyüklü Sadık amca çiftçilik yapardı. Oğlu Mehmet Çekirdek TEK Meramspor kurulduğunda bisiklet sporuna başladı ve kısa zamanda aşama göstererek Türkiye Şampiyonu oldu milli takım yükseldi. İleriki yıllarda Torku’ya transfer oldu ve milli takım kadrosunda elliden fazla yarışa katıldı.

Mehmet Çekirdek’in oğlu Abdüssamet’te babası gibi bisiklet sporunu seçti ve halen Konya Büyükşehir Belediyespor’da yarışmaya devam ediyor. Üç defa Türkiye şampiyonu olan Abdüssamet, Balkan Şampiyonu olan Bisiklet Milli Takımında yer aldı.

Ömer Faruk Meydan Kovanağzı’nda serpilip büyüyenlerdendir. Evleri Hasırcılar Sokak’ta Kasaplar muhitindeydi. İlk ve ortaokulu Ali Taşoluk’ta okudu, Selçuk Üniversitesi BESYO’da Yöneticilik bölümünü bitirdi. Medaş Tek Meramspor’da bisiklet sporuna başladıktan üç yıl sonra 2005’de Genel Klasmanda Türkiye Şampiyonu oldu. Aynı yıl EYOF İtalya ile Milli sporcu oldu. Pek çok ulusal ve uluslararası yarışta pedal çevirdi. Bisiklet sporuna bıraktıktan sonra da Konya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde Bisiklet Antrenörü olarak göreve başladı.

Akörenli Ömer Harmancı Kovanağzı’nda Hasırcılar Sokak üzerinde Fenercilere yakın çıkmaz sokakta oturur, Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde de şoför olarak çalışırdı.  Ali Taşoluk’ta eğitim öğrenim gören oğlu Fatih’i spor çağına gelince Selçuklu Belediyespor’da bisiklet sporuna başlattı. Yıldızlar ve Gençler kategorisinde Türkiye şampiyonlukları kazanan Fatih Harmancı 2005 yılında ilk kez milli takıma katıldı. On iki yıllık spor hayatında altmıştan fazla milli takım formasını giydi. Torku Şekerspor’a transfer oldu, üç yıl sonra da Manisa Continental takımının kadrosuna katıldı. Ulusal ve uluslararası birçok derece yapan Fatih, Continental kulübü kapatılınca Salcano Continental’e geçti. 2013’de aktif sporu bıraktı ve Konya Gençlik ve Spor İl Müdürlüğünde Antrenörlüğe başladı. Selçuk Üniversitesi Spor Bilimleri Fakültesinden mezun oldu ve aynı okulda yüksek lisansını tamamladı. Günümüzde aynı fakültede bisiklet dersleri veriyor.

Şahin Gençlik’in Denizköy Sokak’ta oturan güçlü futbolcularından olan Kavak’lı Ali Keserci de hemşehrilerinden etkilenmiş olsa gerek; zaman içinde düz bisiklete binmekten vazgeçip yarış bisikletine terfi etti. Konya Şekerspor’da kendini kabul ettirmekte zorlanmayan Durmuş ağanın oğlu yurt içi yarışmalarda gösterdiği başarılarla milli takıma aday olmuştu ki Adana’da yaşadığı bisiklet kazansında yaralanıp bisiklet sporuna veda etmek zorunda kaldı.

Sözün kısası, Bisiklet Milli Takımının en değerli sporcuları bir zamanlar Kovanağzı havalesinden yetişti. Bizim gençler katıldıkları pek çok uluslararası yarışmada şeref kürsüsüne çıktı, al bayrağımızı göndere çektirmenin gururunu yaşadı ve yaşattı.