3 aylık aranın ardından evinde Antalyaspor’u ağırlayan Beşiktaş, kalan son 8 haftaya bıraktığı yerden başlayamadı. Maçın esame listesi açıklandığında beklemediğimiz bir 11 vardı sahada. Sezon başından beri inişli çıkışlı performanslarıyla çokta etkili olmayan bir hücum hattıyla maça başlayan Sergen hoca, maçın ikinci devresinde hücum hattını komple değiştirdi. İlk yarı ve ikinci yarı kadro ve oyun olarak birbirinden farklı bir Beşiktaş izledik.

Beşiktaş, maçın ilk yarısında kanat varyasyonlarını neredeyse hiç kullanamadı. Kanatlarda yer alan Boyd ve Diaby’nin beceriksizliği bunda en önemli etken. Çizgiyi kontrol edemediğinizde oyunu geniş alana yayamıyorsunuz haliyle. Oyunun en iyi okunabildiği bölge olan kanatlarda, bu iki oyuncunun etkisiz performansı ve anahtar faktörleri yerine getirememesi maçın skorunu belirledi. Nedir bu anahtar faktörler? Yerinde pas ve destek, çapraz koşu, etkili şut, pozisyon takibi, nihayetinde sonuçlandırma. Takım arkadaşınla doğru iletişim, koordinasyon ve zamanlama. Bu özelliklerin hiçbirisi bu oyuncularda yok!

İlk yarıda Boyd, Boateng, Diaby ve Güven’den oluşan hücum hattının siyah beyazlıları ileriye taşıması gerekirken, tam aksine 2-0 geriye düşürdü. Anlaşılan o ki; oyuncular mental olarak maça hazırlanamamış. Antrenmanda seçilen isimler, oyunun içinde pek varlık gösteremedi. Vida ve Gökhan Gönül savunmada çok açık verdi, her iki golde de payları büyük. Beşiktaş, kariyerindeki en kötü maçını sergileyen Vida’nın Beşiktaş’ın yediği ilk golde ciddi anlamda kademe hatası var. Bu kadar yüksek ücretli ve kariyerli bir oyuncunun bu hatası akıl alır gibi değil.

İkinci yarıya oyuncu değişiklikleriyle başlayan Beşiktaş, ilk 15 dakika rakip kalede büyük baskı kurdu. Devre boyunca da maçı çevirecek birçok pozisyon buldu. Fakat son vuruşlardaki yeteneksizlikler yakalanan onca fırsatı boşa çıkardı. Yüzde 76 topa sahip olduğu bir maçta Beşiktaş’ın skor alamaması ciddi anlamda konsantrasyon eksikliği olduğunu gösteriyor.

Futbolda kazanmak için iki seçenek vardır. Ya merkezden iyi bir oyun kurucu ve etkili hücumlarla rakibi vurursun, ya da kanatların beklerle uyumu atak geliştirmede ve oyunu sonuca götürmede en önemli hamlen olur. Beşiktaş, Antalyaspor karşısında ikisini de yapamadı. Geriden oyun kurmaya çalışan ama etkili olmayan bir Beşiktaş izledik. Savunmanın merkezindeki isimler iyi değildi, yerinde de değildi. Vida ve Ruiz’in önde oynaması Beşiktaş’ın işini zorlaştırıyor.

Ljajic, Lens ve Umut Nayir’in oyuna girmesiyle ileride gözle görülür bir hareketlilik sağlayan siyah beyazlılar buna rağmen yakaladıkları fırsatları gole çeviremedi. Beşiktaş’ın bu sezon en büyük handikapı, ilerde baskı kurup çok gol pozisyonuna girse bile, topu kaptırdığı anda gol yemesi. Bunun nedeni; stoperlerinin Vida, Ruiz ikilisinin geriye dönüşlerde yavaş kalması. Top kendisindeyken pozisyona giren fakat skora dönüştüremeyen bir Beşiktaş, top rakipteyken ise belli bir plan dahilinde hareket etmeyen bir Beşiktaş izliyoruz.

Tecrübeli isimlerin çoğunun etkisiz olduğu maçta, Beşiktaş’ın genç kalecisi Ersin Destanoğlu ve savunmanın solunda yer alan Rıdvan Yılmaz oldukça iyiydi. Bu iki futbolcunun ilerleyen haftalarda kadroda mutlak yer alması lazım.

Sergen Yalçın’ın maç sonunda söylediği gibi kalan maçlar bütün futbolcular için bir test ve bu testi geçecek çok az futbolcu var. Atiba, Elneny ve Adem Ljajic dışında sözleşmesi biten diğer isimlerin bu oyunla Beşiktaş’ta kalması çok zor.