M. KEMAL SALLI

Hafta sonunda İstanbul Türk Ocakları Şubesi’nde “TÜRKMENLERİN BUGÜNÜ VE YARINI” konulu bir konferans düzenlendi. Türk Ocakları İstanbul Şubesi Başkanı Dr. Cezmi Bayram, Türkmen Hareketi Partisi Genel Başkanı Muhammed Vecih Cuma, Bahçelievler Bayır-Bucak Türkmenleri Derneği Başkanı Mustafa Bozdoğan ve Türkmen Partisi Genel Başkan Yardımcısı Tarık Sülo Cevizci’nin katıldığı konferansta konuşmacılar, Suriye Türkmenlerinin içinde bulunduğu durumu anlattılar, gelecekte neler yapılması gerektiği konusunda görüşlerini dile getirdiler.

…………………

Türkmen Milli Hareket Partisi Genel Başkanı Dr. Muhammed Vecih Cuma, "Esed, Türkmenlere katliam ve soykırım uyguluyordu. Şimdi ise Rusya yapıyor. Rusya Suriye'yi işgal etmiş durumda" dedi.

Türk Ocakları İstanbul şubesi tarafından düzenlenen "Suriye Türkmenleri" konferansında Cuma, Rusya'nın 8 hastane vurduğunu ve bunun savaş suçu olduğunu anlattı.

Ülkede kara bir tablo olduğunu kaydeden Cuma, şunları kaydetti:

"Rusya sivillerin olduğu yerleri, pazarları bombaladı. Yardım merkezlerini, yardım tırlarını bombaladı. Bu yardım tırları Türkiye'den geliyordu. Bunun tek bir anlamı var; Rusya Suriye'ye büyük bir oyun için gelmiş. Suriye'de demografik yapıyı değiştirmek için gelmiştir. Tarih Rusya'yı affetmeyecek. Esed, Türkmenlere katliam ve soykırım uyguluyordu. Şimdi ise Rusya yapıyor.

…………..

Türkmen Milli Hareket Partisi Başkanı ve Suriye Geçici Hükümeti Sağlık Bakanı Muhammed Vecih Cuma, Suriye’deki Türkmen yerleşim birimlerinin yüzlerce yıllık Türk yurtları olduğunu, Suriye’de dünyanın en büyük faciasının yaşandığını söyledi ve bu zorlu dönemlerinde kendilerine sadece Türkiye’nin yardım ettiğini, kapılarını açtığını söyledi ve”Suriye’de Türkmenler yapılan soykırımdır” dedi.

Halep'te Tabipler Odası Başkanı iken 2012'de Türkiye'ye gelen Muhammed Vecih Cuma, Suriye'nin bütünlüğünü savunan bir taraf olduklarını, Türkmenlerin hakkını savunurken ülkelerinin bütünlüğünü de savunduklarını vurguladı.

Türkmen Milli Hareket Partisi Başkanı ve Suriye Geçici Hükümeti Sağlık Bakanı Muhammed Vecih Cuma, Türkmenler olarak Suriye’nin kimliğini oluşturan ve medeniyetlerini koruyan bir toplum olduklarını söyledi.
Suriye’de dünyanın ve tarihin en büyük faciasının yaşandığını,
Rusya'nın 8 hastane vurduğunu ve bunun savaş suçu olduğunu dile getiren Cuma, konuşmasında özetle şunları anlattı:

"Rusya sivillerin olduğu yerleri, pazarları bombaladı. Yardım merkezlerini, yardım tırlarını bombaladı. Bu yardım tırları Türkiye'den geliyordu. Bunun tek bir anlamı var; Rusya Suriye'ye büyük bir oyun için gelmiş. Suriye'de demografik yapıyı değiştirmek için gelmiştir. Tarih Rusya'yı affetmeyecek. Esed, Türkmenlere katliam ve soykırım uyguluyordu. Şimdi ise Rusya yapıyor.

(…) sBu kopuk sistemin içinde biz sürekli sizleri yüreğimize, vicdanımızda taşıdık. Biz Suriye’nin her yerindeyiz. Bizim gücümüz Suriye’de sadece sayı değil, biz Suriye’nin kimliğini oluşturan ve medeniyetini koruyan bir toplumuz.

Suriye’deki önemimiz, her yapılan camide, her yapılan medresede bir payımız var. Son günlerde Suriye halkı ayaklandı. Herkes biliyor ki, Suriye’deki olaylar dünyanın ve tarihin en büyük faciasıdır. Dünyada insana karşı yapılabilecek en çirkin şeyler Suriye’de yapılıyor. Sadece insanlar ölmüyor, insani değerler de ayaklar altına alınıyor.

Bu olaylar olurken bizim Türkmenlere bir katliam, soykırım yapılıyor. Köylerimiz göçe zorlanmıştır. Çok bölgelerde artık yokuz, Türkmenler olarak. Bu dünyada bizi kucaklayan, kapılarını açan sadece Türkiye var. Şu anda Suriye’de olanlar çok acı, utanç veren olaylardır. Milyonlardan bahsediyoruz. Biz Suriye Türkmenler olarak tek amacımız tekrar evimize, toprağımıza dönüp orada bir güç oluşturmaktır.”


“YABANCI SAVAŞÇILAR ÖZGÜRLÜK TALEBİMİZE GÖLGE DÜŞÜRÜYORLAR”

"Suriye'de yabancı savaşçıların olması, halkların özgürlük talebine gölge düşürüyor. Bu bizim devrimimizi çok kötü etkileyen bir faktör. Suriye devrimi, özgürlük talebiyle başlatıldı."

"… Suriye umarım huzur ve istikrara kavuşur ve herkes evine döner. Bizler daima Suriye'nin bütünlüğünü savunduk. Suriye'de en nihayetinde olması gereken siyasi bir çözüm. Bu siyasi çözümün de hazırlığını yapmalıyız. Bir güç dengesi olmazsa siyasi çözüm olmaz. BM ve BM Güvenlik Konseyi'nin kararıyla herkese huzur getiren bir siyasi çözüm istiyoruz. Suriye'de çok sayıda dağınık bir muhalif örgütlenme olması siyasi çözümü zorlaştırıyor."

SURİYE SORUNUNUN UZAMASINDA ABD'NİN ROLÜ VAR”

"Uluslararası güçler ne zaman isterse ve özellikle de ABD bu işin çözümüne el atarsa, Suriye sorunu çözülür. Bu sorunun uzamasında ABD'nin rolü var. Muhaliflere sırtını dönen ülkeler oldu. ABD, Suriye devriminin başladığı tarihten şu ana kadar halkın eylemlerini devrim olarak tanımadı. Güvenli bölgeye karşı durdu. ABD şu ana kadar muhalifleri uçaksavar temininden de mahrum etti. "

“…Türkiye, Suriye devriminin başarıya ulaşmasını isteyen bir taraf. Bu devrimde yapıcı bir rol oynayan bir taraftır.''

"Suriye'deki sorunlar son dönemde Türkiye'nin milli güvenlik sorununa dönüştü. Suriye'deki sorunların milli güvenliğini tehdit etmesi halinde Türkiye bir şeyler yapmalı. Yapmasa da zaten mecbur olacak. Türkiye milli güvenliğini sağlayacak bir şeyler yapabilir." Türkiye'nin Suriye meselesine ‘fazlasıyla müdahil olduğu' yönündeki yorumları ise Cuma şöyle değerlendirdi: "Suriye'de İran, Irak ve Hizbullah var. Birçok güç var. Bütün bunlar olurken Türkiye yaşananlara sessiz kalmaz, kalamaz."

MUHALEFETİN ETKİSİ NEDEN ‘ZAYIF' KALDI?

"…Faaliyetlerimizi Suriye dışında yaptığımız için etkimiz zayıf kalıyor. İnsanlarımızın sorunlarını yanlarına gelerek çözemedik. Sadece bir kısmını çözebildik ve bu da yeterli olmadı. Halkımız ‘4 yıldır muhalefet yapıyorsunuz ama çözüm getiremediniz' diye serzenişte bulunuyor. Suriye Geçici Hükümeti’nin Suriye'de değil de neden Türkiye'de olduğuna daiR eleştiriler var. Ancak savaşanlar Suriye'de olmalı, siyaset yapanlar başka ülkelerde olabilir."

BOZDOĞAN: “TÜRKMENLER VATANILARINI KORUDUKLARI İÇİN ZULME UĞRUYOR”

Suriye Bayır-Bucak Türkmenleri Derneği Başkanı Mustafa Bozoğlan ise, bölgede katliam olduğunu ve bu saldırılara karşı 1500-2000 kadar gencin direndiğini ifade ederek, "Biz şuna inanıyoruz, Bayır-Bucak Türktür. Bayır-Bucak'taki insan, doğal müttefik olarak zulme maruz kalmaktadır. Saldırgan olduğu için değil, o insan sadece yurdunda, 'Neden oradasın, orası bana ait' diyenlere karşı tarlasını koruyan insanlardır. O zaman doğal müttefiklik devreye girer. Türkiye'nin, Bayırbucak Türkmenlerini bombalayan Rus uçaklarının sadece birini  değil, belki 10 tane uçağı düşürme hakkı vardır" dedi.

TÜRKMENLERE YAPIOLAN SOYKIRIMDIR

Konferans sonrasında Suriye Türkmen Hareketi Partisi Genel Başkanı ve Suriye Geçici Hükümeti Sağlık Bakanı Muhammed Vecih Cuma’ya Suriye Türkmenleri konusunda merak ettiklerimizi sorduk:

- Suriye’deki Türkmenlerin son durumu hakkında bizi bilgilendirir misiniz; Suriye’de neler oluyor?

-Türkmenler konusunda en büyük sorun, Suriye’de Türkmenlere yönelik soykırım yapılıyor mu, yapılmıyor mu? Biz buna net bir şekilde, BM’nin 1948 yılında herkesin imzaladığı anlaşmaya göre, Suriye’de Türkmenlere yapılan, BM tanımlamasına uyan bir soykırımdır. Soykırım yapıldı ve hala yapılıyor. Rusya Suriye'yi işgal etmiş durumda. Türkmenlere ve ılımlı muhalefete katliam, soykırım uyguluyor. Bunlar olurken BM Güvenlik Konseyi sırtını dönmüş, seyrediyor. Öncelikli talebimiz, Rusya'nın bombardımanı ve Esed saldırılarının durması. Bize karşı yapılan soykırım dursun.

Humus bölgesinde, Şam kırsalında etnik bir temizlik yapılmıştır; oralarda etnik bir temizlik uygulanmıştır.

Son kalemiz Bayır-Bucak ve Türkmen Dağı’nda büyük bir direniş var. Orada dağ gibi bir direniş var. İnsanlarımız her gün savaşıyorlar orada. Mücadele yapıyorlar, şehit veriyorlar. Biz kalıcıyız Türkmen Dağı’nda, bin senedir oradayız. O topraklara sahip olan insanlar, o toprakları vatana dönüştüren insanlar, değer bilen Türkmenler, yiğit Türkmenler o bölgeye hakim olacaklar ve Ruslar kaybedecek ve çıkacaklardır.

-Suriye’deki Türkmen nüfusumuz ne kadardır?

-Bizim bildiğimiz kadar 3-3.5 milyondur, ama asimile edilmiş, Araplaşmış çok insanımız vardır. Bazı bölgelerden bahsedersek, mesela Halep herşeyi ile bir Türk yurdudur. Halep’teki büyük ailelerin kökünü araştırırsanız hepsi Türk’tür. Suriye’nin büyük bir bölümü bin yıllık Türk yurdudur. Direndik, direneceğiz.

-Allah yardımcınız olsun.