Gazi Öğretmen 1960 İhtilali’nde Adana’daymış ve henüz orta ikinci sınıftaymış…

İhtilalden 1 yıl önce rahmetli sayın Adnan Menderes Adana’ya gelmiş...Sayın Adnan Menderes’in Adana’ya gelişi adeta olay olmuş...

Bütün Adanalılar sokağa dökülmüş... Mahşeri bir kalabalık varmış…Sanırım bir tatil günüymüş... Çok sevdiği ve yiyip içtikleri ayrı gitmeyen sınıf arkadaşı Şevki Ünal ile birlikte Sayın Adnan Menderes’i karşılamaya gelen halkın arasına karışmışlar…

Tesadüfen konuşma yapacağı kürsünün yakınında bir yerdelermiş….

Büyük bir kalabalık eşliğinde tam önlerinden geçerken herkesin yaptığı gibi onlar da Sayın Menderes’in elini öpmek istemişler…. 

Gazi Öğretmen öpmek için elini uzatmış, Sayın Menderes te öptürmek için elini uzatmış...

Parmaklarının birbirine temas etmesiyle birlikte göz göze gelmişler...

O sırada başka ve güçlü ellerin araya girmesiyle maalesef elini öpmek nasip olmamış...

Arkadaşı Şevki Ünal’ın Menderes'in elini öpüp öpmediğini görememiş, soramamış ama o sarışın görünümlü, hafifçe büyük burunlu, yüzünde çok hafif çilleri bulunan, saçlarını geriye doğru taramış olan o dönemin başbakanı sayın Adnan Menderesin elini öpmek nasip olmamış…

Sonraki yıllarda kendisini idam sehpasında görünce ağlamış… ağlamış… ağlamış…

İhtilal günlerinde tuttuğu “GÜNLÜĞÜN”e şöyle yazmış;

“27 Mayıs 1960 İhtilalini bilmeyenler Türkiye'de hiçbir konuda söz sahibi olmamalıdırlar…”

Aynen bu cümleleri yazmış…Bu cümlenin anlamını şimdi daha iyi anlıyormuş…

Aradan 50 yıl geçtikten sonra 2008’li yıllarda Televizyonda bir dizi izlemiş…

Dizinin adı “Hatırla Sevgili” imiş…Hatırla Sevgili dizisi, 1960-1970'li yıllarını anlatıyormuş…

Diziyi sevgili Tomris Giritlioğlu yönetiyormuş…

Eğer “Hatırla Sevgili” dizisi olmasaydı kendilerinden ülkenin geleceği için çok şeyler beklediğimiz gençlerimizin hiçbiri 27 Mayıs dramının farkına bile varamayacaktı diye düşünüyormuş…

Dizi gerçekten görülmeye değermiş…

Gerçekten Gazi Öğretmenin Adana’da okuduğu yıllarda meydana gelen 27 Mayıs ihtilali bir drammış…

Nasıl mı ?..

İşte o dönemde GÜNLÜĞÜN’de yazdıkları:

“27 Mayıs 1960 günü bir askeri darbe olmuştu…

Gerekçe olarak ileri sürülen Demokrat Partinin memleketi bir baskı rejimine doğru götürdüğü idi…

Kardeş kavgalarından söz ediliyordu…

Bu gerekçeleri ileri süren bir grup subay Türk Silahlı kuvvetlerinde yıllardır devam ede gelen emir ve komuta zincirini dikkate almadan, Genel Kurmay başkanının haberi yokken bu darbeyi gerçekleştirmişti…

Öyle ki İhtilalden sonra koskoca genelkurmay başkanımız sayın Rüştü Eldelhun paşamızın rütbeleri sökülerek er statüsüne indirilmiş, Yassıada'da yargılanarak idama mahkum edilmişti…

Türk Silahlı Kuvvetlerinin adı kullanılarak böyle bir ihtilal, böyle bir darbe olabilir miydi?

Olmuştu…

Genelkurmay başkanının suçu; Meşru hükümeti devirmek isteyenlere yardımcı olmamaktı…

Böyle bir suçlama olabilir miydi? Olmuştu…

İhtilali yapanlar 37 subaydan oluşan Milli Birlik Komitesini kurmuşlardı…

3’üncü ordu komutanı Orgeneral sayın Ragıp Gümüşpala; Darbenin lideri kendisinden daha kıdemli değilse ordusuyla Ankara’ya yürüyüp isyancıları yok edeceğini söylemişti…

Gerçekten darbeciler arasında Orgeneral rütbesinde kimse yoktu…

Sayın Gümüşpala’nın bu tehdidi üzerine daha önceden emekli olan ve darbeden haberi olmayan sayın Cemal Gürsel Milli Birlik Komitesinin başına getirilmişti…

Darbenin sonunda başta Cumhurbaşkanı sayın Celal Bayar, Başbakan sayın Adnan Menderes, Genelkurmay başkanı Orgeneral sayın Rüştü Erdelhun, Kore Gazisi sayın Tahsin Yazıcı olmak üzere birçok Demokrat parti milletvekili tutuklanmıştı…

Ülke genelinde de Cumhuriyet Halk Partililerin ihbarı üzerine binlerce sivil kişi tutuklanmıştı…

150 bin kişi hakkında ihbar yapılmıştı…

Hemen-hemen bütün demokrat parti yerel yöneticileri de tutuklanmıştı…

Yassıada mahkemelerinde 14 Demokrat Partili idama mahkûm edilmişti…

Bunlar;

Sayın Celal Bayar, sayın Adnan Menderes, sayın Fatin Rüştü Zorlu, sayın Hasan Polatkan, sayın Refik Koraltan, sayın Agah Erozan, sayın İbrahim Kirazoğlu, sayın Bahadır Dülger, sayın Hamdi Sancar, sayın Nusret Kirişcioğlu, sayın Emin Kalafat, sayın Baha Akşit, sayın Osman Kavrakoğlu, sayın Zeki Erataman idi…

Bu idama mahkûm edilenlerden sayın Adnan Menderes, sayın Fatin Rüştü Zorlu, sayın Hasan Polatkan idam edilerek şehit edilmişti.…

Diğer ölüm cezaları müebbet hapse çevrilmişti…

Yassıada mahkemeleri sırasında 6 Demokrat Partili Milletvekili Yassıada’da ölmüştü…

Bunlar da şunlardı;

Sayın Yusuf Selman, sayın Lutfi Kırdar, sayın Gazi Yiğitbaşı, sayın Yümni Üresir, sayın Nuri Yamut ve sayın Kemal Yılmaz…

Eski Konya valisi sayın Cemil Kafesoğlu da Yassıada’da intihar ederek vefat etmişti…

Bu arada 47 Demokrat Parti milletvekili berat etmişti…

143 Demokrat Partili 4 yıl 2 ay,117 kişi 5 yıl,15 kişi 6 yıl,5 kişi 7 yıl,2 kişi 8 yıl,17 kişi 10 yıl,3 kişi 15 yıl,1 kişi 20 yıl,30 kişi müebbet hapse mahkûm edilmişti…”

Gazi öğretmenin 27 Mayıs 1960 darbesi ile ilgili günlüğüne yazdıkları bunlarmış…

( devam edecek )