Dün tüm dünyada 3 Aralık Özürlüler Günüydü. Toplumun engelliler konusunda dikkatini çekebilmek ve daha duyarlı olmalarını sağlamak için her yerde çeşitli etkinliklerle kutlamalar  düzenlendi. WHO'ya göre dünya nüfusunda 500 milyon engelli yaşıyor.
Türkiye'de nüfusun yüzde 12.29'u yani 8.5 milyon kişi engelli. Erkeklerde bu oran 11.10, kadınlarda yüzde 13.45 Engellilerin  herkes gibi 365 günü yaşadığı gerçeğinin görmezden gelinerek sadece 1 gün için gazete, tv ve kamuoyunda gündeme getirilmemeli.
Günümüzde hayatta kalabilmek için hepimiz bir dala  tutunmak zorundayız, çünkü amaçsız insan, asalak yaşamaya ve yok olmaya mahkumdur.!
Bugün hangi kişisel eğitim kitabını açsanız size hayatı sevmekten, hırslı olmaktan, dolayısıyla başarıyı yakalamaktan bahseder ve size bunu kanıtlamak için bir sürü masal anlatır. Ancak bizim burada anlatacaklarımızmasal değil gerçeğin ta kendisi. Biz sözde engelsizlerin bile cesaret edemeyeceği şeyleri hayatı sevmekle ve bir işe yaramanın, verdiği dayanılmaz mutlulukla başaranların öyküsünü okuyacaksınız. İbret değil örnek almak, yargılamak değil sağduyulu olmak için… 
İşte dünyadaki en başarılı engelli insanları hepimiz ya duymuş yada haklarında bilgi edinmişizdir.
Ludwig van Beethoven, Eli Bowen, Erik Weihenmayer, David Peterson, Eşref Armağan, Dustin Carter, Lacey Henderson, Dünya ülkelerinde ve ülkemizde daha niceleri ya gözleri doğuştan görmeyen ya geçirdikleri hastalıklar yüzünden, trafik kazaları gibi tehlikelere maruz kalmış herhangi bir uzvunu kaybetmiş engelli diye kimimizin  acıyarak, kimimizin görmezlikten geldiğimiz, zekası alkışlanan onlar eşsiz yetenek, üstün nitelikli kendileri ve bulundukları toplumun  ışıltısı, aydınlığın güneşleridir.
3 Aralık Dünya Engelliler Günün de; hareket azlığı  çeken veya yatağa, koltuk değneklerine, tekerlekli sandalyelere bağlı kalan yada zorlukla yürüyen, görmeyen, duymayan nice insanlara engelli  deniyor.       
Bana  göre;
Engelli, özürlü; içimizde, yanı başımızda dost ve arkadaşlarımızdan sahte kişiliklere bürünen, ruhen engellilerimiz çoğunlukta ama kimse bunları görmüyor. Yada kabullenmek istemiyor. İlla engelli olmak için zorlukla yürümek, görmemek, işitmemek lazım…?
Ne acı ki; böyle arızalı ruh engellilerinin; ne günü, ne de tarihi belli….
Benim üzüntüm; işte bu potansiyel suç ve cürüme yakın ‘’Ruhen   Engelliler..!’’  
‘’3 ARALIK DÜNYA ENGELLİLER GÜNÜNDEKİ ENGELLİ’’ diye anılan, zeki, kendisiyle, hayatla barışık, becerikli, cesur tüm  dostları saygıyla, sevgiyle kucaklıyorum. Onların hayattaki duruşlarını her birimizin örnek almasını umuyorum..!
Ve;  toplumumuzdaki; donuk ve dalgın işe yaramaz,  ‘’arızalı ruh engellilerinin  de’’ bir an önce tespit edilip, işe yarar hale getirmelerini, uzmanlardan ve devletimizden bekliyorum.