ERBİL

Irak Kürt Bölgesel Yönetimi (IKBY) Başbakanı Neçirvan Barzani, sığınmacıların bölgelerinin demografisini değiştirdiğini söyledi.

Erbil'deki Saad Abdullah Konferans Salonu'nda IKBY Başbakanı Neçirvan Barzani, Başbakan Yardımcısı Kubat Talabani, Planlama Bakanı Ali Sindi ve Dünya Bankası Irak Temsilcisi Robert Baw Judy'nin katılımıyla "Sığınmacıların Kürdistan Bölgesine Etkileri" konulu bir konferans düzenlendi.

Konferansta bir konuşma yapan Başbakan Barzani, Suriye'deki olayların başlamasından ve terör örgütü IŞİD'in Irak'taki saldırılarından sonra IKBY'ye göç eden sığınmacıların bölgenin demografisini değiştirdiğini savundu.

"Bölgemizdeki demografik yapı değişti"

Sığınmacılara yardımın insani ve ahlaki bir sorumluluk olduğunu belirten Barzani, karşılaştıkları sorunu, "Kürdistan bölgesindeki 1,5 milyondan fazla sığınmacı, demografiyi değiştirmiştir. Bir yıl içinde Kürdistan'ın nüfusu yüzde 28 artmıştır. Bazı bölgelerdeki sığınmacıların sayısı, orada ikamet edenlerden çok daha fazladır. Bu durum Kürdistan bölgesinin eğitim, sağlık, barınma ve istihdam alanındaki yükünü ağırlaştırmıştır. Sığınmacıların varlığı hayat pahalılığını arttırmış ve işsizliği yüksek bir seviyeye çıkarmıştır" şeklindeki ifadelerle dile getirdi.

IKBY'deki yabancı konsolosluklar, uluslararası kuruluşlar ve BM'ye bağlı kurumlar başta olmak üzere dünya kamuoyuna Kürt bölgesindeki duruma ciddi bir şekilde eğilmeleri çağrısı yapan Barzani şunları söyledi: "Yardımların ihtiyaç duyulan seviyeye çıkması için herkes sorumluluk almalıdır. Bağdat bu anlamda daha fazla sorumluluk almalı ve yardım etmelidir. Irak hükümeti şu ana kadar Kürdistan bölgesindeki sığınmacılar konusuna önem vermemiş ve ciddiye almamıştır. Bu nedenle de gerekli yardımı yapmamıştır. Kürdistan bölgesinin bu noktadaki eksiklikleri gidermek için 2015 yılında 1 milyar 400 milyon dolara ihtiyacı var."

Savaşın, her yerde yoksulluğu, mağduriyeti ve ağır yaşam koşullarını doğurduğuna dikkati çeken Barzani, "Peşmerge güçlerimiz en vahşi ve yırtıcı terörist örgüte karşı Kürdistan halkını korumayı başarmıştır. Suriye'deki kriz devam ettiği sürece Kürdistan bölgesindeki insani dram da devam edecektir. Irak'taki çatışma ortamı da sürdüğü sürece Kürdistan bölgesinin yükü ağırlaşacaktır. Kürdistan bölgesinin konumunun her alanda güçlenmesi için çaba gösterilmelidir" dedi.

"Ülkenin asli unsurları dışlandı"

Anayasaya bağlı kalınmaması, ülkedeki asli unsurların dışlanması ve Bağdat'ta tekçi ve diktatörce yönetimden dolayı Irak'taki çatışma ortamı meydana geldiğini belirten Barzani "Bağdat yönetimi, Suriyeli ve Iraklı sığınmacıları gündeminin ilk sırasına almalıdır. Yezidilere yönelik zulmün soykırım olarak kabul edilmesi için çaba göstermelidir. Her zaman sorunların diyalog içinde çözülmesinden ve birlikte barış içinde bir ülkenin kurulmasından yana olduk. Bundan sonra da bu tavrımızı sürdüreceğiz" görüşünü savundu.

"Kürdistan bölgesi olarak 2003 yılından sonra vatandaşlarımızın her anlamda huzurlu bir hayat sürmesi, ülkemizin kalkınması ve istikrarlı bir hale gelmesi için bir plan yaptık" diyen Barzani, "Çok kısa sürede ilerleme elde edildi. Ortadoğu bölgesinde gözde bir merkez haline geldik. Bağdat yönetimiyle sürekli sorun yaşamamıza rağmen, bu ilerlemeyi başardık. Irak hükümeti, sorunları çözmediği gibi günden güne daha da karmaşık bir hale soktu" şeklinde konuştu.

Suriye'deki iç savaşın Irak'a etkisi

Barzani, Suriye'deki olaylar ve Irak'ın içindeki çatışma ortamının "Kürdistan bölgesinin üzerindeki etkisi çok fazla olduğuna" işaret ederek, "Oradaki çatışmalar bizi direk etkiledi. Yüzbinlerce insan bölgemize sığındı. Biz de insani prensipler ve uluslararası ilkeler çerçevesinde kapımızı açtık. Gücümüz yettiği kadar yardım ettik ve barınacak yer hazırladık. Bunun yanında Irak'ın içinde yaşanan çatışma ortamından dolayı da yine yüzbinlerce insan yönünü Kürdistan bölgesine çevirdi. Irak'ın içindeki en büyük göç dalgası da 2014 yılında gerçekleşti. Terör örgütü IŞİD'in Enbar, Selahaddin, Musul ve birçok ilçeyle bölgeyi işgal etmesinden sonra azınlıklara yönelik büyük bir zulüm yapıldı. Özellikle de Yezidilere yönelik. Binlerce insan vahşi ve insanlıktan nasibini almamış terörist örgütün zulmüne maruz kaldı" değerlendirmesinde bulundu.

IKBY'nın IŞİD ile sınırı

IŞİD'in, ele geçirdiği büyük silahlarla 1050 kilometrelik sınır boyunca Kürdistan bölgesiyle savaşa girdiğini hatırlatan Barzani şunları kaydetti: "Peşmerge güçlerimiz istenmeyen bir savaşla karşı karşıya kaldı. Ama kanları ve canlarıyla Kürdistan bölgesinin şerefini, izzetini korudu. Bütün bunlar çok kısa bir süre içinde oldu ve buna karşı hiçbir stratejik plan yoktu. Irak hükümeti de Kürdistan bölgesinin içindeki bulunduğu krizi derinleştirdi. Kürdistan bölgesinin memur maaşlarını kesti ve Irak bütçesiyle ilgili yeni bir sorun çıkardı. Bu nedenle Kürdistan bölgesi insani dram, teröristlerle mücadele ve halkın can-mal güvenliğini sağlamanın yanı sıra büyük bir mali krizle karşı karşıya kaldı"

Bu krizin sona ereceğine olan inançlarının tam olduğuna vurgu yapan Barzani, "bugün her zamankinden daha fazla yardıma ihtiyacımız var. Uluslararası camiadan Peşmerge güçlerine yönelik askeri ve sığınmacılara yönelik insani yardımları arttırmalarını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.

Kürdistan bölgesinin yükü ağır

Dünya Bankası Irak Temsilcisi Robert Baw Judy de "Uluslararası kamuoyu Kürdistan bölgesindeki şartlardan tedirginlik duyuyor. Kürdistan bölgesi, Irak'ın farklı yerlerinden ve Suriye'den gelen sığınmacılar nedeniyle ağır bir yükle karşı karşıya kalmıştır. Dünya Bankası Irak Temsilciliği olarak dünya kamuoyunun bu soruna acil bir çözüm bulması gerektiğini düşünüyoruz" görüşünü aktardı.