Bir süreden buyana yenidünya düzenine geçildi geçiliyor, tarihi bir dönem yaşıyoruz şeklinde yazılar yazıyorum! Bakınız, Fransa eski Cumhurbaşkanı Nicolas Sarkozy ve İspanya eski Başbakanı Jose Maria Aznar birlikte katılmış oldukları bir organizasyonda yapmış oldukları açıklamalarda ‘’dünyanın sistemi eskiden Batı'dan geçiyordu ancak günümüzde bu sistem artık Doğu'dan geçiyor, 800 Milyonluk Batı sistemi çöküşe geçmiştir’’ şeklinde beyanatlar vermektedirler…

Eski liderler, Avrupa'nın çöküşe doğru gittiğini tespit ederek mevcut yöneticilere, demokratik ve muhafazakâr siyasi partilere "artık izlemeyi bırakarak hareket geçin" yönünde çağrıda bulunmaktadırlar. 

Yüzyıllar boyunca, dünya ekseni Batı'dan geçse de bugün artık Doğu'ya kaydı." diyen Sarkozy, dünyada yaşayan 7 milyardan fazla insanının sadece 800 milyonunun Avrupa'da bulunduğuna, demografik sebeplerle Avrupa'nın artık dünyanın "merkezi" olmadığına dikkat çekmektedir.

Sarkozy, ben ikna olmuş bir Avrupalıyım. 70'lerin Avrupa’sını konuşmayı artık bırakmak gerek. Federal tartışmaların artık hiçbir anlamı yok. 27 ülkeyle nasıl tek bir Avrupa istiyorlar? Ben 4 farklı Avrupa görüyorum. Schengen'in, avronun, savunmanın ve birliğin Avrupa’sı. Eşitliğin olmadığına ve arzu edilmediğine inanıyorum, farklılıklara inanıyorum. Geçmişe saplantılı kalmak yerine geleceğin Avrupa’sını düşünmek gerekiyor.

Sarkozy açıklamalarının devamında ise ABD Başkanı Donald Trump ile ilgili bir soruya cevap olarak "Dünyanın bir numaralı askeri ve ekonomik gücü olan bir ülkede Trump başkan seçiliyorsa, bu, Amerikan toplumu hakkında çok şey söylüyor demektir. Güçlü ve yol gösteren bir ABD'yi seviyorum ama bu gücün asla bir tweetle sağlanacağını düşünmüyorum. Trump, Batı'nın çöküş sebebi değil sadece işaretidir dedi.

Eski İspanya Başbakanı Aznar’da, Berlin Duvarı'nın yıkılmasından 30 yıl sonra liberal düzene meydan okunuyor. NATO olmadan Avrupa'nın tek başına savunma gücü kurması anlamlı değil. ABD'nin istikrarı koruma vaadi olmadan da imkansız. En iyisi NATO'yu yeniden inşa etmek, yeniden şekillendirmektir." diye konuştu.

Aznar ve Sarkozy, Avrupa'daki muhafazakar, demokrat liberallerin "savaşı kaybettiği" yorumunda birleşerek, Brexit'i "tarihe karşı gelen, dramatik bir olay ve bir çılgınlık" olarak tanımladılar.

Bir süreden buyana, 1991'de Soğuk savaş sona erip nasıl Tek Kutuplu (Atlantik) dünya düzenine geçildiyse içerisinde bulunduğumuz süreçte de Tek Kutuplu Atlantik Dünya Düzeni Yerini Çok Kutuplu(Asya) Yeni Dünya Düzenine bıraktı bırakmaya devam ediyor diyorum.

Tek Kutuplu Dünya Düzeni temsilcileri Ortadoğu ve Doğu Akdeniz'deki çıkarları gereği Kıbrıs konusunda Rum yönetimi üzerinden federal çözüm modelini destekliyor! Buna karşın Çok Kutuplu Dünya Düzeni Temsilcileri ise KKTC Kıbrıs Türk Halkı ve Türkiye için önemli olduğu kadar bizim içinde son derece önemli ve vazgeçilmezdir diyorlar. KKTC’nin Doğu Akdeniz’deki varlığının son derece önemli olduğuna vurgu yapıyorlar!

Bir dönem bitip yeni bir devir başlıyor! Kıbrıs konusunda en gerçekçi çözüm iki devletli çözüm modelidir. Birileri bunun tam aksini iddia etseler de federal çözüm modeli Crans Montana'da sonlanarak ölmüş toprağa gömülmüştür. Cenazeye kimse sahip çıkmamaktadır! Zaman çok kutuplu dünya düzenini, değişimi fark ederek gereklerini yerine getirme zamanıdır. Dünya büyük bir değişim yaşamaktadır. Değişime karşı gelenler kaybetmeye mahkum olacaklardır. 

Gün KKTC devletini ileriye taşıma günüdür. Doğu Akdeniz' de Türkiye'nin Libya ile Deniz Yetki Anlaşması imzalaması ile birlikte hayali bütün senaryolar çökmüştür. Doğu Akdeniz'de Türk tarafı daha önce defalarca yazıp anlattığımız üzere uluslararası hukuk zemininde mücadelesini vermiş bundan sonrada aynı şekilde kararlılıkla mücadelesini vermeye devam edecektir. Gün KKTC Devletine sahip çıkarak ileri taşıma günüdür. 

Değişimi reddedenler, görmezlikten gelip yok sayanlar kaybedeceklerdir. Soğuk savaş bitmeden önce hatırlatmak isterim kimler hangi safta idi? Soğuk savaş bittikten sonra hangi safta yer almışlardır? İçerisinde bulunduğumuz süreçte bakalım söz konusu kesim bu sefer hangi safta yer alacaktır? Dün SSCB yanlısı olanların soğuk savaş sonrası Atlantik safına geçtiklerine şahit olmuştuk! Bakalım yeni süreçte ne daha ne gibi değişim ve dönüşümlere şahit olacağız?