Dost olmak kadar,  güzel bir şey var mı bu hayatta?  Kimsede hissedemediğin, âmâ dostunda hisseliğin,  Çıkarsız,  umarsız,  sıcak bir bağ.  Seni gördüğü yerde, selamını esirgemeyen bir insan. 

O, her zaman senin iyiliğini düşünür. Sizi üzmemek için en güzel kelimeleri seçer. Konuştuğunda gözüne bakarsın asla gözünü senden kaçırmaz yüzünde gülen bir ifade sımsıcak bir bakış hissedersin..  Hiç çekinmeden aklından geçenleri rahatla söylersin. Bilirsin o asla başkasıyla paylaşmaz sırlarını “başkasına söyleme ha” demene gerek kalmaz.

Karşılaştığın da sanki hiç ayrılmamış gibi. Seni gördüğünde,  gülümseyen bir yüzle. Nasılsın ne yapıyorsun demeye bile gerek kalmadan dalarsın lafın gözüne.

Eve geldiğinde ne içersiniz diye sormazsın, zaten onun sevdiği şeyi bilirsiniz. Kalkar yaparsın ya da o hazırlar. Hep beraber yersin. Dost sevgidir güvendir arkadaştır, sırdaştır, yürektir. 

Arkadaşlık,  aynen deniz kenarında topladığın taşa benzer. Önce bu taşları, beğenerek toplarsın sonra bir bir atarsın ama içinde kıyıp ta atmadığın taşlar vardır ki işte bu dosttur..

Dostun kalleşliği de hiçbir şeye benzemez. Sanki arkandan hançerlenmiş gibi olursun. 

Allah hayırlı insanlarla karşılaştırsın..