Bir katliam ki gökleri titreten! Bir soykırım ki eşi benzeri olmayan. Bir aymazlık ki vahşilere denk. Genç-ihtiyar, kadın-çocuk demeden... Evlerden alınan ve evlerde öldürülen. Çin işkencesi hamurabi kanunu. Bir garip Doğu Türkistan burası... Kulak vermek yürek vermek yetmiyor. El vermek kuvvet vermek lazım. Kutlu kardeşlerimize destek gerek. Adı Doğu Türkistan, yani Şark Cephesi Dünyanın medeniyet öğrendiği Uygur diyarı. Hakkın ve hukukun verildiği ata toprağı. Satuk Buğra Han, Yusuf Has Hacip, Kaşgarlı Mahmut, Afak Hoca, Alihan Türe Saguni, İsa Yusuf Alptekin, Yakup Beğ, Mahmet Cantürk, Rabia Kadir Ve diğer kutlu insanların diyarı... Urumçi, Cungarya, Tanrı Dağları, Turfan Havzası, Taklamakan Çölü, Kaşgar, Yarkent, Hotan, Aksu, Karaburun isimleri bizlere bir ulu tarihin iz düşümlerini veriyor! Değerli şairimizin Bedrettin Keleştimur Bey'in ifade ettiği gibi; Destan şairimiz Niyazi Yıldırım, "Kaşgar'da Vakit" şiirinde, "Ezan'ın adı var sedası tutsak... Allahuekber'in nidası tutsak... İbadetler mevcut; edası tutsak... Kanımın içine sızan vaktidir. Ne zamanlar güneşlenir küsufça... Er doğmuyor Satuk Buğra vasıfça, Has Hacipler yetişmiyor Yusuf'ça.. İrfan tarlamızın hozan vaktidir. Kutlu ocaklarda yanmıyor odum... Bacalardan yüce tütmüyor dudum... Dil tahtımın şehin şahı Mahmud'um! Türkistan'da Türk'ün hazan vaktidir." Doğu Türkistan deyip de geçemeyiz... Tarihi Türk Devletlerinin merkezleridir burası... Türk'ün tarihi destanlarını bu coğrafyada yazmışlardır! Doğu Türkistan, tarihi kuşatmalar, işkenceler ile son bir asırda anılır olmuştur! 1933 yılı geldiğinde bir kahraman insan çıkar; Hacı Hoca Niyaz... 1940 yılına gelindiğinde ise Osman Baturların ayaklanması... 1958, 1962, 1965, 1968 yıllarındaki, 'kurtuluş hareketleri...' Kendi vatanında, 'parya...' olmak ne kadar büyük acı! "-kendi coğrafyasında insanca yaşamak..." Uygur Türk'ü, bütün dünyanın gözü önünde haykırıyor; "Atom denemelerini bırakınız..." Bu bir aşağılıktır, bir vahşet, insanlık suçudur! Pekin'deki yönetime, "Topraklarımızı elimizden alarak Çinlilere dağıtmayın!" Yağmalanan bir coğrafya... Yüzlerce Doğu Türkistanlı şehit edilirken, Nerede insan hakları! Nerede insana verilen değer ve özgüven! Ve coğrafyanın Uluğ Türkistan'a yerleştirilen Çinlilerce talanı... Kuşatılan bir coğrafya... Asil ve soylu bir direniş... Kan, ölüm, gözyaşı ve sonu idam sehpasına yolculuk olacak tutuklamalar... Masumiyetin verdiği o edanın hıçkırıkları malum dünyaya; 'bizlere ve insan haklarına saygılı olunuz' Sadece, saygı bekliyoruz... İnsana, onu kuşatan bütün değerlere saygıya davet ediyoruz... Masum Doğu Türkistanlım ölmesin... Analar dul, çocuklar yetim kalmasın... Uyan hür dünya kendi hakkına sahip çık!..