Harekâtın ismi neden BARIŞ PINARI konmuş! Arapça AYN kelimesi PINAR demek. Suriye tarafında: Ayn el-Arab: Arap Pınarı, Ayn el-İsa: İsa Pınarı, Rasul Ayn: Resul Pınarı, Türkiye tarafında: ise CEYLANPINAR var! Harekâtın yapıldığı sınır bölgesi pınarlarıyla meşhur! Türkiye bu vesileyle harekâta BARIŞ Pınarı harekâtı ismini vermiştir! Bu bağlamda Türkiye’nin harekâta Barış ismini vermiş olması acaba neden bazı çevreleri rahatsız etmiştir?

Yurtta Barış, Dünyada Barış felsefesine sahip Türkiye Cumhuriyeti gerek sınır ve komşuluk ilişkisi bulunan bölge devletleriyle ve gerekse sınır ve komşuluk ilişkisi bulunmayan bölgesel aktör devletlerle diyalogla terör sorununa çözüm bulamayınca hak ve menfaatlerini koruyabilmek adına Barış Pınarı Harekâtını düzenlemiştir. 

Türkiye, PYD-YPG örgütünü PKK’nın bir kolu olarak görmekte ve bunu en başından buyana tüm muhataplarına ifade etmektedir. Buna karşın Batılı bölgesel aktörler açıktan ve örtülü olarak Suriye ve Irak’ta DEAŞ’a karşı verilmekte olan mücadelede PKK’nın bir kolu olan PYD-YPG örgütleriyle yakın işbirliği ve ittifak içerisinde yer alarak Türkiye’ye karşı tehdit oluşturmaktadırlar!

Söz konusu harekâtı savaş olarak görenler var! Savaş devletlerarasında olur! Teröristlerle savaş değil mücadele olur. Teröristlerle diyalog kurulmaz!

Suriye’de 15 Mart 2011’den beri iç savaş yaşanmaya devam ediyor! Suriye, yaşanan iç savaş nedeniyle 8 senedir ülkesinin her yerine hâkim değil. Dolayısı ile bu boşluktan yararlanan başta batı destekli taşeron terör örgütleri YPG-PYD ile DEAŞ Suriye toprakları içerisinde rahat rahat fink atıyor. YPG-PYD ile DEAŞ’ı kimlerin taşeron olarak kullandıkları belli!  

Fırat’ın Doğusu olarak adlandırılan bölgede bazı kaynaklara göre 15-20 bin civarı YPG-PYD’li ile 8-10 bin civarında da DEAŞ’lı ve ayrıca aileleri bulunduğu ifade ediliyor. Bu teröristler gerek bulundukları yerlerde gerek Suriye içlerinde ve gerekse Türkiye’de düzenledikleri terör eylemleriyle 8 yıldır KAN döküyorlar!

Terör örgütleri sürekli şekilde batılı devletler tarafından son derece gelişmiş silahlarla donatılıyor. Kendilerine mühimmat vb ne isterlerse veriliyor. Bölgenin köstebek yuvası gibi kazılması ve sığınaklarla doldurulması destekleniyor. Türkiye konuyla ilgili olarak muhataplarına 8 yıldır rahatsızlığını dile getiriyor! 

Türkiye’nin hemen sınırının dibinde gerek geçmişte gerekse günümüzde defalarca enerji koridoru vb isimlerle YPG-PYD tarafından yapay terör devleti kurulma girişimleri söz konusu oldu! 

Dün Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı Harekâtlarına yaptıkları açıklamalar ile destek verenler nasıl oldu ise Barış Pınarı Harekâtına destek vermeyerek adı barış pınarı olsa da akanın kan olduğu gibi ifadelerle içeren açıklamaları kamuoyuna yansıtmayı tercih etmiştirler. 

Türkiye, Suriye’de yaşanan iç savaş nedeniyle bugüne kadar yaklaşık 4 milyon mülteciye ev sahipliği yapmaktadır. Bugüne kadar batılı devletler 4 milyon mülteci için 3 milyon Euro’yu zar zor toparlayıp verirken Türkiye’nin en az 40 milyon Dolar harcadığı ifade edilmektedir.

Bazıları Barış Pınarı Harekâtı’nın isminde barış kelimesi olsa da akanın kan olduğunu ifade etmişlerdir! Evet, bölgede 8 senedir kan akıyor! YPG-PYD ve DEAŞ terör faaliyetleri sebebiyle hem Suriye’de hem de Türkiye’de kan akıyor! Bu kanı akıtan YPG-PYD ve DEAŞ terör örgütüdür! YPG-PYD ve DEAŞ’ı taşeron olarak kullananlardır! 

YPG-PYD ve DEAŞ terör örgütlerine ilişkin olarak bölgede bazı kaynaklara göre 15-20 bin civarı YPG-PYD’li ile 8-10 bin civarında da İŞİD’li ve ailelerinin bulunduğunu ifade etmektedirler.

Bu terör örgütlerini bölgedeki çıkar ve menfaatlerini koruyarak geliştirmek gayesiyle taşeron olarak kullanan bölgesel aktörler özellikle YPG-PYD’ye son derece modern silah ve mühimmat yanında yeni teröristler edinmelerine imkân sağlayacak desteklerde bunmaktadırlar! 

Türkiye yaşanan bu gelişmeler karşısında eli kolu bağlı bir biçimde olup biteni kuzu kuzu izlemelimiydi? Türkiye teröristlerin sayılarının 100 binlerle ifade edilmesini, silah ve mühimmat yığınaklarının 3. Dünya Savaşı çıkartabilecek bir seviyeye gelmesini ve ülkesinde yaratılan terör eylemlerinde her gün onlarca vatandaş ve erlerinin hain terör saldırıları sonucunda KAN akıtılarak katledilmesini izleyerek sessizce beklemeliydi? 

Terörün dini, milliyeti, ırkı yoktur. Onların tek hedefi, emir aldıkları emperyalist güçlerin amaçları doğrultusunda insanları katletmektir KAN akıtmaktır.  

Sonuç itibarı ile Barış Pınarı Harekâtı’nın amacı, sınır güvenliğini sağlamak, bölgedeki teröristleri etkisiz hale getirmek, Suriye halkını teröristlerin baskı ve zulmünden kurtararak PYD/YPG ve DEAŞ eylemleri nedeniyle yerlerinden edilmiş Suriyelilerin geri dönüşlerini sağlamaktır.  

Türkiye, 2017’deki Fırat Kalkanı, 2018’deki Zeytin Dalı Harekâtı ve son olarak da 2019’daki Barış Pınarı Harekâtı ile bölgeyi DEAŞ ve PYD/YPG teröründen arındırmayı başarmış ve mücadelesini azim ve kararlılıkla masada ve sahada fiili olarak sürdürmeye devam etmektedir!