Soğuk Savaşın bitmesinin ardından, Avrasya’da bölgeselleşme politikalarının, önemi arttı. Avrupa Birliği, bölgesel bir siyasal örgütlenme olarak, bütünleşme çabalarının en iyi örneği olmayı sürdürüyor. Avrupa Birliği, Avrupa ülkelerinin ekonomik ve siyasal ortaklığını temsil ediyor. Her coğrafi bölgede, farklı özellikler gösteren bütünleşme çalışmaları gözlemleniyor. Bütünleşme çabalarının nedeni, ülkelerin tek başlarına çözemedikleri sorunların varlığıdır. Ülkeler, küresel dünyada artan karşılıklı bağımlılıkla, finansal krizlerden, terörden, hastalıklardan, çevre sorunlarından giderek daha fazla etkileniyorlar. Sınırları kapatmak, mümkün olmuyor. Eski Sovyetler Birliği topraklarında bölgeselleşme ve bütünleşme politikalarının en önemli aktörü, Rusya. Rusya’nın dış politikası ve güvenlik politikaları,  Avrasya’nın güvenliğini etkiliyor. 
Rusya’nın 2010 yılında yayınlanan güvenlik belgesinde, NATO’nun genişlemesi ve küresel aktivitelerde bulunması, tehdit olarak sunulmuştu. Bu konu, Rusya’nın tehdit listesinin en başında yer almayı sürdürüyor. Rusya ve müttefiklerinin topraklarına yakın yerlerde askeri güçlerin konuşlandırılmasını da tehdit olarak algılıyor. Bu bölgelerdeki istikrarsızlık, Rusya’nın ana güvenlik temasını oluşturuyor. Stratejik füze savunma sistemlerinin konuşlandırılması konusunda, Rusya, “İran tehdidini” bahane olarak görmüyor. Bu sistemin kendisine karşı kullanılması engellemeye çabalıyor. Bu sistemin ortak olarak çalıştırılması teklifini, uzun bir zamandır gündeme getiriyor. 
BM misakının çiğnenmesi, sık sık uluslararası arenada Rusya tarafından dile getirilen bir konu. İçişlerine karışılmaması, rejimlerin dışarıdan müdahalelerle değiştirilmemesi, Rusya açısında hassas konular olmayı sürdürüyor. Rusya’ya yakın bölgelerde askeri güç kullanılması, uluslararası terörizmin yayılması, etnik çatışmalar, uluslararası radikal grupların Rusya ve müttefiklerinin sınırlarına komşu bölgelerde aktif hale gelmesi, ayrılıkçılık, önemli tehditler olarak sunuluyor. 
Rusya, Putin iktidarlarıyla “ordu-devlet” özelliğini geliştirmeye çalışıyor. Ancak, ordunun ciddi yatırımlar ve yeni teknoloji ile yenilenmeye ihtiyacı var. Uluslararası ilişkilerde önemli bir kavram olan “devletin imajı ve tehdit algısı” da gündeme geliyor. Rusya, nasıl güçlü bir orduya sahip olduğunu, tatbikatlarla gözler önüne sermeye çalışıyor. Putin, Rusya’nın uluslararası toplumdaki imajını, parlatıyor, güç gösterisinde bulunuyor.  Güney Afrika’da düzenlenen BRICS Toplantısı’ndan dönüşte, Karadeniz’de bir tatbikat yapma kararı aldı. Komşu ülkelere bildirilmeden bir tatbikat başlatıldı. Bu tatbikata, 7 binin üzerinde asker, 30 savaş gemisi, 20 savaş uçağı ve 250 zırhlı araç ve tankla katıldı. Kuzey Kore, Güney Kore-ABD ortak tatbikatı bağlamında, kışkırtma olması durumunda, savaş şartlarına göre hareket edeceğinin duyurmuştu. ABD ise, bu durumda Güney Kore’yi koruyacağını açıkladı. Rusya, geniş topraklarıyla hem Avrupa hem de Asya’daki gelişmelerle yakından ilgileniyor. Rusya, Kore krizi ile de yakından ilgileniyor ve krizin diplomatik çerçeve dışına çıkmaması için çabalayacağını bildiriyor. Bu bölgede bir çatışma, Rusya’nın imajını, uluslararası arenada ki prestijini zedeleyecektir.