Geçtiğimiz yıl yaşadığımız ve tarihimizin tanık olduğu en vahşi, asla kabul edilemez hainlik olan 15 Temmuz darbe girişimi Türk milletinin, tüm dünya uluslarından ne kadar farklı olduğunu ortaya koydu. Bu akıl almaz kalleşliğe karşı canını hiçe sayan bu toplumun sergilediği direniş tüm dünyayı hayrete düşürdü. Ülkenin her kesiminden insanın elele, omuz omuza karşı durduğu bu anti demokratik, çağ dışı eylemin üzerinden tam bir yıl geçti. 

O gece dünya tarihine destansı bir sayfa yazan bu milletin gücüne, farklı bir kulvardan bakmak istiyorum bu hafta…

Malumunuz işimiz spor. Yurdun neresinde ve hangi branş olursa olsun gücümüz yettiğince orada olup izliyor ve yazmaya gayret ediyoruz. Geçtiğimiz hafta da bu anlamda Antalya’da gerçekleşen 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Yıldızlar Türkiye Tekvando Şampiyonası’na gittim. Son yıllarnda büyük çıkış gösterdiğimiz, ve Haziran ayının son günlerinde Güney Kore’de 53 kiloda Zeliha Ağrıs ve 67 kiloda Nur Tatar Askari’nin dünya şampiyonluğu ve. 57 kiloda Hatice Kübra İlgün’le de gümüşe uzanarak dünya ikincisi olduğumuz bu branşta neler oluyor bir göz atmak istedim.

İyi ki de gitmişim. Yarının yıldızlarının tatamiye çıktığı 15 Temmuz Demokrasi Şehitleri Yıldızlar Türkiye Tekvando Şampiyonası’nda 249 demokrasi şehidi ve 2193 gazi de unutulmadı. Duygusal anların yaşandığı tören sonrasında, Tekvando Federasyonu Başkanı Doç. Dr. Metin Şahin’le de güzel bir sohbet edebilme şansı buldum.

Başarılar nedeniyle mutlu ve gururluydu başkan. Kelimenin tam anlamıyla; gecesini gündüzüne katarak emek verdiği tekvandodaki ivmenin, dünya ikinciliği noktasına kadar gelmesinden duyduğu sevinci ifade etti. Ülke olarak ortaya konan, ‘terörle mücadele’ programına, sportif anlamda destek verdiklerini söyledi. Örnek olarak da Siirt’i gösterdi. 3 bin lisanslı sporcunun tekvando yaptığı ilde, bu spora olan ilginin çok çarpıcı bir örnek olduğunun altını çizdi.

Bakın kısaca neler dedi başkan Şahin bu çok önemli konuda; “Ülkemiz üzerinde oynanan karanlık oyunların ve gençlerimiz üstünde kötü emelleri ve eğitimlerinin önüne geçmeye çalışıyoruz. Türk bayrağına ve istikbalimize hücum edenlere karşılık, oradaki gençleri bilinçlendirmeyi amaçlıyoruz. Bunun için de ciddi bir çalışma yaptık. Bu proje kapsamında bugün dünya ve olimpiyat ikincisi Nur Tatar, Van’dan yetişmiştir.  Kendisi ülkesini seven, İstiklal Marşı çalınırken ağlayan, ülkesinin bütün değerlerine sahip çıkan çok ciddi bir sporcudur.”

Gerçekten çok önemliydi başkanın bu sözleri. Her biri bir diğerinden zorlu bir sürü sorunla boğuşan ülkemizde, sağduyulu birilerinin oluşu ve spor gibi evrensel bir değerin desteğiyle bir şeyler yapmaya çalışması, içime bir nebze de olsa su serpti.

Buradan başkan Metin Şahin olmak üzere, tekvando sporundaki bu ivmeyi sağlayanlara sonsuz teşekkürlerimi gönderiyorum. Tabi ki darısı diğer tüm branşların da başına demeyi ihmal etmiyorum.

Kalın sağlıcakla…