Şeref diye bir kelime vardı. 

Hatta erkek ismi olarak da kullanılırdı. -lırdı diyorum çünkü son yıllarda bu isme hiç rastlamadım. 

Görsel olarak canlı türlerine bakınca erkek cinsinin gücü temsil ettiği kaçınılmaz bir gerçek. Yapısal olarak daha sert daha iri ve dişiye oranla beden dilinin daha baskın bir görseli vardır. 

Kuşlarda bile erkek hemen seçilir. Kabarır bazıları…  O sebeple şeref ismi erkeklerin görselini temsil edip, şerefli de olması hedeflenirmiş. 

Adların, taşıdığı insanların karakterini yansıttığı söylenir. (Sahi şeref niye, maskülen bir kelime izlenimi verir? Küçükken Şeref diye bir kız arkadaşım vardı. Erkek ismi koymuşlar diye hayıflanır utanırdı. Ailesi ne kadar geniş bakış açısına sahipmiş oysa.)

Oysa… 

Şeref cinsiyet tanımaz!

Şimdi buyrun günümüze

Şerefli olmak out olduğu için herhalde kimse çocuğunun zorluklarla yaşamasını istemiyor. Şeref adını koymuyor.

Çünkü günümüzde şerefli insanlar yollarını kaybetmiş balıklar gibi ortada kalakalıyor.

Ona şerefli ol, buna şerefli… 

Eeee kimse şerefi tanımıyor…

Ben dahil bir çok birey- yaşıyorsa- ailesine; Beni niye şerefli büyüttün diyor. Onlarda biçare, yavrum biz de öyle gördük öyle büyüttük, diyor. Yaşamıyorsa da… hay gelmişinize geçmişinize şerefli olmak zorunda mıydınız da biz de kek gibi kaldık işte…

Şeref insanın ilk üç senesinden başlayarak- bir çok erdemin- başlamasıdır, verilen bir yaşam tarzıdır.

Bizim zamanımızın trend kelimesi… çok önemliydi. Hepimiz şerefli olmak için yarışırdık. 

İşde, okulda, aile içinde, komşulukta, arkadaşlıkta, siyasette, sağlıkta, eğitimde, para da hatta kız istenirken vurgulanan kelimeydi şeref…

Damarlarında şeref gezip, şerefli olmanın keyfine varırsan seni kesseler şerefsiz olamazsın. 

Damardan girer…nerden çıktığını bilemem…ben de henüz çıkaramadım.

Ehm, Japonlar şerefleri için harakiri yaparlarmış.

“Şerefe” deyip kadeh tokuşturmak da buradan gelir. Yoksa herkes benim çocukluk arkadaşım Şeref için kadeh kaldırmıyor herhalde. (İçtikçe şerefin kalmayacağı da gerçek ama neyse) 

Tarihi İngiliz Filmlerinde şövalye der ki; it is my honor to serve bla bla… (Hizmet etmek benim için şereftir)

Bu kelime anlamı sözlükte şöyle geçer.

Kişinin, kendine ve başkalarının ona duyduğu saygıyı yok edecek bir davranışta bulunmasını engelleyen manevi değerlerin tümü; onur 

Üstün nitelikle  ve erdemle kazanılmış manevi değer

Şeref üyesi, saygınlığıyla bir dernek ya da kuruluşa onur vereceği düşüncesiyle seçilen üye; onur üyesi. 

Şeref vermek, onur duymasına neden olmak.  Gelişinizle “Evimize şeref verdiniz.” 

Şeref tribünü, stadyum, hipodrom gibi açık seyir yerlerinde devlet başkanlanyla, yüksek dereceli kamu görevlileri ve kumandanlar için ayrılmış özel yer. 

Şeref sözü, namus üzerine verilen söz. 

Şeref konuğu, şeref misafiri, varlığıyla, kişiliğiyle bir toplantıya değer katacağı düşünülerek çağrılan, konuklar arasında özel bir yeri olan ve en çok önemsenen kimse.

Şeref salonu, havaalanı, terminal, saray vb. büyük yapılarda, yalnızca önemli ( neye- kime- ne nitelikte) kişilerin alınıp ağırlandıkları ya da önemli törenlerin yapıldığı yer.

Şeref Madalyası, hakedene verilir.

Ailesinin şerefini lekelemek.
Bu ödül benim için büyük bir şeref. 

Bu işten şerefimle ayrıldım. 

Gibi kalıplaşmış anlayışlar da arkasından gelir.

Burada es!!!

Çok önemli iki konu; Eğitim ve Sağlık…

Teog ile gündeme gelen yıllardır iki ileri bir geri çocuklarımızı (dolayısıyla aileleri) şaşırtan eğitim sisteminin, lüks otel anlayışıyla elini versen kolunu alamadığın hastane mantığıyla, al takke ver külah doktor&hasta dövüşmelerine varan sağlık sistemin hangi yetenek erdem ve değer ile oluşturulduğunu anlayamadım. 

Şeref yoksunu insanların; salonu, konuğu, sözü, trübünü, üyesi olur mu? 

Şeref olmazsa tüm bunların da sadece bir şerefsizlik olduğu ortaya çıkmıyor mu?

…….

Aaaa ne nankörlük bu !

Napalım şeref kendi isteğiyle gitti, tamlamaları kaldı idare edin !

Geçmişi unutacaksın ki geleceğe bakasın di mi ya. 

Ohhh Bu durumda

Şerefimle yemin ederim falan da hava cıva !!!!

Vaadden kim ölmüş, ver gitsin.

En iyisi, penaltıyı vallahi görmedim, diyen Metin Şentürk .