Bugün sevgililer günü. Böyle bir günde içinde sevginin, güzelliğin ve hoşluğun bolca barındığı bir yazı yazmak isterdim aslında. Ancak maalesef, üzgünüm ki bu böyle olmayacak…
Evet… Spor medyası şu sıralar yeni bir senaryo üretiminde. Galatasaray, Kardemir Karabükspor’un başarılı teknik direktörü Igor Tudor’la anlaşmış. Hatta ön anlaşma bile imzalanmış!
Ben bu duruma senaryo diyorum çünkü; Birilerinin, spekülasyon yaratmak ve biraz da kapasite ve konumu itibarıyla bu sezonun dikkat çeken takımlarından Kardemir Karabükspor’u dizginlemek için ürettiği bir fısıltıdan öteye değil tüm söylentiler.
Bir kere etik değil. Ara transfer döneminin geride kaldığı ve tüm takımların, kızışan lig maratonunda başarılı olabilmek adına amansız bir mücadele verdiği şu sıralarda hiç de doğru bulmuyorum bu durumu.
Ayrıca, bu gibi söylemler iki camianın, özellikle de Kardemir Karabükspor camiasının tepkilerini çekmekten öteye gitmez. Şimdi Kardemir Karabükspor başkanı Hikmet Ferudun Tankut ya da yönetimden birileri çıkıp, ortalığı toza dumana boğacak açıklamalarda bulunsa ve de bu söylemlerin amaçlı, kasıtlı olduğunu ihtiva eden açıklamalar yapsa bundan kim ve nasıl bir yarar sağlar.
Haaa, şunu söyleyeyim. İgor Tudor Galatasaray’a gidemez mi? Pek tabi ki gidebilir. Ancak bunu konuşmanın şu sıralar ne zamanı, ne de yeridir. Geçmişte yaşadığımız tecrübeler, bize bu tür konuşmaların hiçbir kulüp ve hiçbir kişiye fayda getirmediğini kanıtlamıştır.
Doğrusunu söylemek gerekirse, ben bu balonu uçuranların son zamanlarda rutin ve durağanlık sürecinde olan, bir başka deyişle ‘malzemenin azaldığı’ futbol dünyasında bir pencere açmak, “Laf olsun torba dolsun” diyerek ortalığı karıştırma isteğinden öte bir şey değil bence bu.
Hani zaman zaman kullandığımız ve neredeyse toplumun tümünün bildiği ‘Asparagas’ lafı vardır ya, işte tam da bu gibi olaylar için söylenmiştir bu sözcük. Hemen her yıl transfer dönemlerinde, ‘dibine vurulan’ asparagaslara alıştık gibi ancak, böyle zamansız üretilenlerini de yaşamayalım diyorum artık…
Bu arada, son derece genç olmasına karşın ve başarılı bir çizgi yakalayan Hırvat teknik adam, Beşiktaş’ı yendikleri maçtan sonra kendisine bu konuda soru soran basın mensuplarına yaptığı açıklamada; “Bu tür şeyleri konuşmanın zamanı olduğunu düşünmüyorum. Şu an sadece takımıma ve önümüzdeki maçlara odaklıyım. Başka bir şey düşünmek istemiyorum” diyerek bir biçimde tepkisini gösterdi. Kanımca söylenebilecek en doğru sözleri, hiç kimseyi de incitmeden söyledi.
Konunun Igor Tudor’un bu açıklamalarıyla şimdilik üstü kapanmış gibi görünüyor. Ancak eminim ki, Galatasaray’ın alacağı ilk kötü sonucun ardından, bir kısım medya bu konuyu yeniden ısıtıp sofraya koyacaktır.
Hoşçakalın…
