KİLOM YÜZÜNDEN KAPILAR YÜZÜME KAPANDI

RÖPORTAJ: Habib BABAR

Albüm yapmak istiyordu… Ancak kilolu olduğu için ne yazık ki tüm yapımcıların kapılar yüzüne kapanıyordu… Öyle ki kız arkadaşı bile ona bir şart koymuştu, ’Ya kilo ver, ya da bizim arkadaşlığımız yürümez’ demişti kendisine… İşte bu söz Mehmet Ali Babar’ın çok zoruna gitmişti ve kilo vermeye karar vermişti… Azim gösterdi, yemedi, bol bol spor yaptı 8 ayda tam 135 kilodan 65 kiloya düşmeyi başardı… Sıra çocukluk hayalini gerçekleştirmeye gelmişti genç sanatçı… Bu kez yüzüne kapanan tüm kapılar ardına kadar açılmaya başlamıştı. ‘Hoşça kal’ isimli albümüyle müzik dünyasında fırtınalar estirmeye başlamıştı. Uzun bir süredir sesi soluğu çıkmayan Anadolu Rock sanatçısı  Babar, 2 şarkılık singlesiyle hayranlarına tekrar ‘Merhaba’ dedi… Mehmet Ali Babar ile dününü bugününü konuştuk. Haydi buyurun bu keyifli sohbetimize…

135 KİLOYDUN SENİ KİLO VERMENE NEDEN OLAN ŞEY NEYDİ?

İlk kez abime röportaj verdiğim için çok heyecanlıyım… Ben albüm yapmak için plakçıları dolaşıyordum. Her gittiğim plakçı sesimi inanılmaz beğeniyordu. Ancak kilom olduğu için ‘Seni arayacağız’deyip gönderiyorlardı. Ne arayan oluyordu, ne de soran. Sonra birlikte gittiğim arkadaşlara ‘Kilosu var albüm yapamayız’ diyorlardı. Bu sözler beni çok üzüyordu, hem de çok. Sonra kız arkadaşım telefonla beni aradı, ‘Kilo vermesen arkadaşlığımız biter demişti. İşte bu söz bana çok dokunmuştu. Hiç zaman kaybetmeden spora yazıldım. Sıkı bir diyetle 8 ay içinde tam 135 kilo verdim. 65 kiloya düştüm. O dönem tüm TV’lerin Ana Haberlerine konu oldum. Artık insanlar beni tanımaya başlamıştı. Zaman kaybetmeden Akademi Müzik Prodüksiyona gittim. Yapımcı Rahmi Akkuş’a albüm yapmak istediğimi söyledim. Rahmi bey ile anlaşarak albüme başladım. Samet Akkuş’un yönetmenliğini yaptığı ‘Hoşça kal’ isimli albümümü piyasaya sürdüm. Albüm kısa süre içinde büyük bir çıkış yakaladı. Albümde abim Tahir Babar, Muharrem Özdemir gibi bestekarın eserlerini okudum.

ŞÜKRETMEYİ, SABRETMEYİ VE YALNIZLIĞI ÖĞRENDİM

UZUN BİR AARADAN SONRA 2 ŞARKILIK BİR SİNGLE İLE HAYRANLARINA MERHABA DEDİN. NEDEN BU KADAR ARA VERDİN?

Albüm hazırlıklarına başlamıştım. Pandemi başladı… Durum böyle olunca çalışmalarımı ertelemek zorunda kalmıştım. Tabii bu boşlukta evde bol bol müzik çalışması yaptım. Eser yazdım.

Yeşilçam'ın Altın Çocuğu: GÖKSEL ARSOY Yeşilçam'ın Altın Çocuğu: GÖKSEL ARSOY

PANDEMİ HAYATINIZDA, HAYAT GÖRÜŞÜNÜZDE NELER DEĞİŞTİRDİ?

Şükretmeyi, sabretmeyi ve yalnızlığı öğrendim. Yaşadığım her an için daha da mutlu olmam gerekiyormuş, farkında değilmişim. Sosyal medyayı daha aktif kullanmaya başladım. Zaten artık pandemi döneminde maksimum sosyalliği sağlayan aktivite oldu.

PEKİ ROCK MÜZİĞİN GELECEĞİNİ NASIL BULUYORSUN?

70’lerde Anadolu Rock’un güçlü olmasının ardından arabeskin gelmesinin nedeni 12 Eylül darbesidir. 12 Eylül, her şeyin üzerinden silindir ile geçti. Anadolu Pop yapanlar politik olarak o darbeye karşı olan insanlardı. Bu müziği yapanların çoğu yurtdışına gitti, o piyasa bir anda ezildi, unutturuldu. Yalnızca müzikte değil, edebiyat, tiyatro gibi diğer sanat dalları da aynı durumu yaşadı. Arkasından arabesk çıktı ki toplum rahatlıkla uyutulabilsin diye. Bunların arkasında ekonomik ve siyasal nedenler vardır. Müzik türleri toplumun yaşadıklarına göre yerlerini alırlar. Tüm müzik türleri yaşamayı sürdürecektir.

ŞARKI YAZABİLMEK AYRI BİR DUYGU

ŞARKI YAZMAYI MI YOKSA ŞARKI SÖYLEMEYİ Mİ DAHA ÇOK SEVİYORSUN?

Şarkı yazabilmek çok ayrı bence. Küçüklüğümden beri hep şiir yazardım. Şarkıları da hep kendi kendime mırıldanıp hayalimde yazardım. Duyguları, düşünceleri  müzikle birleştirebilmek harika. Aslında yorumladığım şarkılar da sonuç olarak sözlerinde kendimden parçalar bulduğum şarkılar, o da çok özel bir duygu. Bir şarkının orijinalinden çok benden dinleniyor olması tabii ki çok mutlu ediyor, demek ki doğru yansıtabiliyorum duyguyu.

ŞARKI YAZMAK, ESERLERİ SESLENDİRMEK OLDUKÇA YETENEK VE ZAMAN İSTEYEN BİR UĞRAŞ. ŞARKILARINIZIN İLHAMINI NEREDEN YA DA NELERDEN ALIYORSUNUZ?

Çok değişik yerlerden alıyorum. Aslında hayatın kendisinden alıyorum. Hayatın kendisi bizim ilhamımız. Bir filmden, bir şiirden, bir hikâyeden veya bir insanın yüzünden bile ilham alıp şarkı yazdığım oluyor. Hayatın ince ayrıntılarına bakmaya çalışıyorum çünkü hayat derin yerlerde, sığ yerlerde değil. Bu yüzden o derinlere inmeye çalışıyorum. Evet, biraz tehlikelidir derinler ama hayat orada yani.

BİRAZDA YENİ ÇALIŞMANDAN SÖZ EDELİM 2 ŞARKILIK SİNGLE YAPTIN KLİP ÇALIŞMASI OLDU MU?

2 şarkılık singlemi Akademi Müzik Prodüksiyon etiketiyle piyasaya sürdüm. Albümün yönetmenliğini Samet Akkuş yaptı. Albümde yer alan ‘Hasret’ isimli şarkının söz ve müziği bana ait. Birde bir döneme damgasını vuran ‘Gel Ha Gönnül Havalanma’ isimli türküye yer verdim. Dijital platformlarda yer alan şarkılar büyük ses getirdi. Önümüzdeki günlerde ‘Hasret’ isimli şarkımın klibi için kamera karşısına geçeceğim. Klibimin de şarkılar kadar büyük ses getireceğine inanıyorum.

PEKİ MÜZİK AŞKI NEREDEN GELİYOR?

Bu sorumuza kahkaha atarak yanıt veriyor… Abiciğim bu soruna karşı nasıl bir cevap vereyim ki… Biliyorsun aileden gelen bir heves. Örnek aldığım abimsin.. Sonra ailede hemen hemen herkesin sesi çok güzel. Beste  fabrikatörü abim ve dayılarım… (Gülmeye devam ediyor…) Yani aileden gelen bir aşk…

SAHNE ALMAYI ÇOK İSTEDİĞİNİZ BİR MEKÂN VAR MIDIR? 

Aslında sahne almak istediğim hemen hemen her yerde sahne aldım. Ama sahne kendimi çok iyi hissettiğim yer ve doyamam. Orkestra arkadaşlarım aynı zamanda özel hayatımda da dostlarım ve çok kıymetli müzisyenler. Sahne aldığım her mekanda onlarla birlikteyim.

PEKİ MÜZİĞİN DIŞINDA NELER YAPIYORSUN?

Müziğin dışında gazetecilik yapıyorum. Önce Vatan Gazetesi’nde spor yazarlığı, habercaddesi.com,sonpostagazetesi.com magazincaddesi.com ve efsanetan.com’da magazin yazarlığı görevini yürütüyorum.  Her iki mesleğimi de severek yapıyorum. Tabii aynı zamanda spor salonunda spor hı-ocalığı görevime hala devam ediyorum.