Zingiberaceae familyasında yer alan latince adı ile Zingiber officinale bizim bildiğimiz adı ile zencefil, antik çağlardan beri farklı şekillerde bazen gıdalarda tat verici bazen de tıbbi amaçlarla kullanılan baharatlardan biridir.

Zencefil yetiştiriciliğinin %35’ini Hindistan karşılamaktadır. Tropik ve yarı tropik iklimler zencefil yetiştiriciliği için uygundur. Türkiye’nin yarı tropik iklim kuşağı gösteren bölgelerinde zencefil yetiştiriciliği yapılmaktadır. Antalya koşullarında sulama yapılarak yetiştirilebilmektedir Zencefil bitkisi yapı olarak yumru veya rizom köklere sahiptir. Yaprak saplarının oluşturduğu tek yıllık yalancı gövdesi vardır. Genellikle bitkinin rizomları kullanılmaktadır.

Zencefil kullanımı Hindistan gibi yöresel yemeklerinde bol miktarda aromatik baharat kullanan ülkeler başta olmak üzere tüm dünyada popülerdir; et yemeklerinde tercih edilen köri harmanları ve masala karışımlarında kullanılır. Zencefil gazoz gibi içeceklerde de kullanılır. Aynı zamanda kek ve kurabiyelerde koku ve lezzet katan çok popüler bir baharattır. Yemeklere verdiği aroma haricinde tıbbi olarak fayda sağlamak içinde yaygın olarak kullanılmaktadır. Tarih boyunca sindirimi kolaylaştırmada, soğuk algınlığı, öksürük, kanama bozukluklarında ve romatizmal hastalıkların tedavisinde, kellik, diş ağrısı, yılan ısırığı ve solunum rahatsızlıklarının tedavisinde zencefili kullanılmıştır. Kültürden kültüre kullanım amacı farklılık göstermektedir. Zencefil, kardiyak koruyucu, antienflamatuar aktivite, antimikrobiyal-antiviral aktivite, antioksidan olarak, obezite karşıtı aktivite, nöron koruyucu aktivite, antidiyabetik aktivite ve kanıtlanmış, hepatoprotektif aktiviteler gibi önemli farmakolojik aktiviteye sahiptir.

İnsan sağlığı için yararlı etkileri olan bu bitki kullanılırken dikkatli olunmalı, fazla miktarda veya önerilmeyen durumlarda kullanımının faydadan çok zarar getireceği unutulmamalıdır.

Zencefilde fenolik ve terpen bileşikleri gibi aktif bileşenler bol miktarda bulunmaktadır. Faydalı bulunan birçok farmakolojik etkisi dışında kullanımı sonrası aktif maddeye karşı aşırı duyarlılık görülebilir. Minör gastrointestinal şikayetler (mide-bağırsak rahatsızlığı) görülebilir. Safra taşı olan kişilerde doktor gözetiminde kullanılmalıdır. Yüksek dozlarda kullanımında kalpte ritim bozukluğu ve merkezi sinir sistemi baskılanmasına yol açabilir. Çocuklarda (>6 yaş) doktora danışılmadan kullanılmamalıdır. Yeterli veri olmaması nedeniyle hamilelerde ve emzirenlerde kullanılmamalıdır. Ayrıca kullanılan ilaçlar ile etkileşime girebileceği unutulmamalıdır. Özellikle kan sulandırıcı diye tabir edilen ilaç kullanıcıları dikkat etmelidir. Sağlıklı mutlu haftalar dilerim.

Saygılarımla.