Haber: Damla Oya Erman
Z kuşağı: Yeni nesil gençler
Z kuşağı, doğum tarihleri genellikle 1997 ve sonrasına dayanan bir kuşaktır. Bu kuşak, özellikle dijital teknolojinin yükselişi ve internetin yaygınlaşmasıyla büyümüş ve bu nedenle dijital dünyayı çok yakından tanıyan bir nesildir. Z kuşağı üyeleri, çevrimiçi iletişim, sosyal medya, video oyunları ve mobil teknolojilere oldukça aşina ve yeteneklidirler.
Aynı zamanda, Z kuşağı, toplumsal meselelere duyarlılık ve çeşitliliğe saygı gibi değerleri önemseyen bir kuşaktır. Sosyal aktivizm, iklim değişikliği, cinsiyet eşitliği gibi konulara ilgi gösterme eğilimindedirler. Ayrıca, eğitim ve kariyer konularında da çok yönlü düşünme yeteneklerine sahiptirler.
Z kuşağının çalışma hayatına ve tüketici alışkanlıklarına etkisi giderek artıyor ve bu neslin özellikleri, iş dünyası ve pazarlama stratejileri üzerinde derinlemesine bir etki yaratıyor. Bu nedenle, Z kuşağını anlamak ve onların ihtiyaçlarına yanıt vermek, birçok sektör için önemli bir öncelik haline gelmiştir.
Bazı yöneticiler, Z kuşağı çalışanlarının "günün her saniyesini yönetilmeye ihtiyaçları olduğunu" bile söylediler.
Ancak, Z kuşağının üretkenlik eksikliği sadece tembellik veya çalışmak istememekle sınırlı olmayabilir. Birçok Z kuşağı üyesi, bu eleştirilere cevap vermek ve neden çalışmak istemediklerini ve neden işbirliği yapmalarının zor olduğunu açıklamak için sosyal medyayı kullanıyor. İşte bazı nedenler:
1. Ücret durgunluğu
Bir Z kuşağı üyesi, ücretlerin yıllardır artmadığına dikkat çekerek, maddi olarak daha zorlu bir ortamda büyüdüklerini ve bu nedenle daha yüksek ücretler talep ettiklerini belirtiyorlar.
2. İş ve hayat dengesini önceliklendirme
Bir diğer Z kuşağı üyesi, çalışmanın tüm hayatlarını tüketmesine izin vermeyeceklerini ve iş, yaşam dengesini önemsediklerini vurguluyorlar.
3. Yaratıcılık ve özgürlük
Z kuşağı, kreatif ifade ve kişisel özgürlüklerini daha fazla takdir ediyor ve bunun için çalışma koşullarının uygun olmadığını düşünüyorlar.
4. Değerlendirilme ve ifade edilme ihtiyacı
Diğer birçok Z kuşağı üyesi, değerlerinin ve düşüncelerinin iş yerinde saygı görmemesinden şikayetçi ve bu nedenle ifade edilme ihtiyacını dışarıda arıyorlar.
Sonuç olarak, Z kuşağının "tembel" veya çalışmak istemeyen olarak etiketlenmesinin arkasında daha karmaşık ve derin nedenler olduğu görülüyor. Bu nesil, maddi beklentiler, yaşam dengesi ve kişisel özgürlük gibi değerleri yüksek tutuyor ve bu nedenle geleneksel iş modellerine sorgulayıcı bir yaklaşım benimsemiş durumda. Bu nedenle, iş dünyasının bu yeni nesli anlaması ve onların önceliklerine saygı göstermesi gerekebilir.
