Ramazan ayının dinimizde büyük bir önemi, seçkin bir yeri vardır. Kutsal kitabımız Kur'an-ı Kerim bu ay'da indirilmiştir.

Ramazan ayını önemli kılan etkenlerden biri de, dinimizin temel ibadetlerinden olan orucun bu ay içinde tutulmasıdır.

Ramazan ayı, oruç, ibadet ve sabır ayıdır. Allah’ın rahmet ve bağış kapılarının açıldığı ay'dır.

Ramazan da oruç açma vaktinin de ayrı bir güzelliği vardır. Bütün aile bir arada sofraya oturur ve iftar saati okunan ezanla birlikte hep birlikte şu sözler dökülür dudaklardan.. Allahım! Senin rızan için oruç tuttum

Sana inandım, sana güvendim

Senin rızkınla orucumu açıyorum

Hamdolsun verdiğin nimetlere

Sağlık ve afiyetle..

Ve bu ayda sofralarımız bereketlidir, çeşitlidir ve keyiflidir. Gün içerisinde yapılan hazırlıklar sofraya yerleştirildikten sonra, fırından yeni çıkan mis gibi kokusuyla pideler, Ramazan ayının ayrı bir güzelliğidir.

Hurma yada su ile açılan oruç'tan sonra, hazırlanan iftariyelik dediğimiz kahvaltı çeşitleri, hurmalar, zeytinler ve çeşit çeşit reçeller sofranın ortasında yerini alır. Arkasından gelen “çorba” mideyi diğer yemeklere hazırlarken, acele etmeden, sohbet eşliğinde yapılan iftar yemekleri sağlıklı bir ay geçirmemiz için önemlidir.

Gün boyu boş olan mideyi fazla yormadan, azar azar ama beslenmemize dikkat etmemiz gerekmektedir.

Ana yemek,salata, hafif bir zeytinyağlı sebze yemeği derken sıra tatlıya geldiğinde genellikle bu ayın en sevilen ve çok hafif tatlısı “GÜLLAÇ” sofrada yerini alır.

Yemek sonunda sütlü tatlılar daha çok tercih edilse de, Osmanlı döneminde Ramazan Sofraları çeşit çeşit et yemekleri ve tatlıların ön plana çıktığı sofralardır.

Osmanlı Mutfağının, Ramazan sofralarının süsünü oluşturan,zengin et yemekleri çeşidi, tatlıları ve şerbetleri yüzyıllar sonra da adından söz ettirmeyi başarıyor.

Sofraların adabı, sofralar da neler olacağı, sahura kadar geçen süre, özellikle İstanbul da kurallarla belirlenmekteydi.

Sahur da tok tutması için susuz et yemekleri, pilav, erişte gibi kuru yemeklerin yanında, komposto, hoşaf, şerbet ve muhallebi gibi de sütlü tatlılar tercih edilirdi.

Günümüze dönecek olursak, iftar sofralarından sonra sahur hazırlıkları telaşesi yerini alır.

Sahur ayrı bir güzelliktir. Her ev ve bireyler kendilerine uygun, hazmı kolay, hafif ama sağlıklı yemekler seçmekle birlikte, yörelerimize bakıldığında, genellikle tüketilen yiyecekler “hamur işleri”dir. Bunların içinde bir çok yöre de “KETELER” hemen hergün sofralara gelir.

Sahur da yenilen kahvaltılıklar, kızarmış ekmek yada pide,midemizi rahatlatacağı gibi, tekrar yatmaya geçtiğimiz de rahat uyumamızı sağlayacaktır.

Bu yıl Ramazan ayında, tüm dünyayı etkisi altına alan COVID-19 virüsü nedeniyle, geleneklerimize uygun bir Ramazan ayı geçiremesekte, hane içinde tutulan oruçlar ve hazırlanan iftar sofraları ile aynı coşkuyu paylaşıyoruz.

Güzel anılar paylaştıkça ve aynı sofrada oldukça daha da güzel olur. Bu güzel ay'da anılar kalıcı, sofralarınız Halil İbrahim bereketinde olsun.

Sevgiyle...

İFTAR SOFRASININ OLMAZSA OLMAZI ''ÇORBALAR''

Bugün ki iftar menümüzün çorbası ''ÇEŞM-İ NİGAR''

MALZEMELER:

1 su bardağı kırmızı mercimek

1 ad kuru soğan

1 kahve fincanı zeytinyağ

4 yemek kaşığı un

Tuz

2lt su

TERBİYESİ;

1 su bardağı süt

1 ad yumurta sarısı

1 ad limonun suyu

ÜZERİNE:

1 yemek kaşığı tereyağ

1 tatlı kaşığı domates salçası

1 tatlı kaşığı kuru nane

1 tatlı kaşığı kırmızı toz biber

YAPILIŞI:

Kuru soğanı küçük doğrayın ve zeytinyağ ilavesiyle kavurmaya başlayın. Soğan yumuşamaya başlayınca unu ekleyerek birlikte 5 dakika daha kavurun.

Mercimeği, tuzunu ve suyunu vererek orta ateşte pişmeye bırakın.

Bu arada terbiyesini hazırlıyalım. Bir kase içinde malzemeleri karıştırın.

Pişen çorbanız ılık hale gelince karıştırarak terbiyesini ekleyin. Ve çorbayı süzgeçten geçirin.

Servis edeceğiniz zaman üzerine kızdırılmış tereyağ içinde salçayı,nane ve kırmızı biberini kızdırarak üzerine gezdirin. Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

YUMURTA-YI HÜMAYUN

Osmanlı Dönemin de padişahların gözdesi, hatta bir hanedan geleneği olan Yumurta-yı Hümayun'u bu Ramazan bizde sofralarımıza taşıyalım.

MALZEMELER:

* 3 yemek kaşığı zeytinyağ

* 3 yemek kaşığı tereyağ

* 3 ad kuru soğan (büyük)

* 1 tatlı kaşığı toz şeker

* 1 çay kaşığı tuz

* 1 çay kaşığı karabiber

* 1 çay kaşığı kırmızı biber

* 14 dilim çemensiz pastırma

* 4 ad yumurta

YAPILIŞI:

Kuru soğanları yarım ay şeklinde dorayın. 

Zeytinyağ ve tereyağını tavaya alın ve kısık ateşte eritmeye başlayın.

Doğradığınız kuru soğanları ekleyerek uzun sürede karıştırarak kavurmaya başlayın. Soğanlar yumuşamaya başlayıp renkleri dönünce şekeri ekleyin ve karamelize olmasını sağlayın.

Tuz ve baharatları ekleyin. Pastırmaları çok küçük olmayacak şekilde ilave edin ve 5 dakika kavurun.

Yumurtalar için ortasına çukurlar açarak her bir yumurtayı ayrı ayrı kırarak pişirin.

Bu lezzet iftar sofralarınızın ortasında, iftariyeliklerin arasında yerini alsın. Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

ZEYTİNYAĞLI ENGİNAR

MALZEMELER:

6 ad ayıklanmış enginar

1 ad havuç

1 ad patates

1 çorba kasesi bezelye

1 yemek kaşığı pirinç

1 ad kuru soğan

1 kahve fincanı zeytinyağ

1 yemek kaşığı toz şeker

1 tatlı kaşığı tuz

1 su bardağı su

ÜZERİNE:

 Dereotu

YAPILIŞI:

Enginarları ayıklanmış bir şekilde aldıysanız soğuk suda iyice yıkayın ve limonlu su içine bırakın. Kuru soğanı küçük küpler halinde doğrayın. Havuç ve patesi de mini küpler halinde doğrayın.

Bir kase içine patatesi, havucu, bezelyeyi, yıkanmış pirinci, şekerini, tuzunu ve zeytinyağını ekleyerek güzelce karıştırın.

Yayvan bir tencereye enginarları dizin ve üzerine hazırladığınız karışımı yerleştirin. Üzerlerine bir tabak kapatın ve yandan suyunu vererek kapağını kapatın. Kısığa yakın orta ateşte pişmeye bırakın. Suyunu çekerek yağına gelene kadar takribi 35 dakika pişecektir. 

Servis tabağına alarak soğutun ve dereotu ile süsleyin.

Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

ZEYTİNYAĞLI TAZE BAKLA

MALZEMELER:

500 gr taze bakla

1 ad kuru soğan

1 çay bardağı zeytinyağ

1 yemek kaşığı un

1 yemek kaşığı toz şeker

1,5 tatlı kaşığı tuz

2,5 su bardağı su

ÜZERİNE:

Dereotu

YAPILIŞI:

Baklaları ayıklamaya başlamadan önce bir kase içine limonlu su hazırlayın.

Baklaların kenar kısımlarını alarak limonlu su içine bırakın.

Kuru soğanı küp doğrayın, tencereye zeytinyağ ilavesiyle alarak kavurmaya başlayın. Baklaların suyunu süzerek ilave edin.

Tuzunu, şekerini, unu ve suyunu vererek karıştırın.

Kapağını kapatarak kısık ateşte pişmeye bırakın.

Servis tabağına alarak soğutun ve dereotu ile süsleyin.

********************************************************************************************************************************************

HÜNKAR BEĞENDİ

MALZEMELER:

750 gr dana kuşbaşı et

1 ad kuru soğan

4 ad domates

1 yemek kaşığı domates salçası

2 yemek kaşığı zeytinyağ

2 yemek kaşığı tereyağ, Tuz

4 su bardağı sıcak su

SOS:

5 ad patlıcan

2 yemek kaşığı dolusu un

2 yemek kaşığı tereyağ

2 su bardağı süt

1 su bardağı rendelenmiş kaşar peyniri

Tuz + karabiber

ARZUYA GÖRE SERVİS ESNASINDA YANINA

Közlenmiş domates ve biber

YAPILIŞI:

Etleri düdüklü tencereye alın ve zeytinyağ ilavesiyle yüksek ateşte mühürleyin.

Soğanı küçük doğrayın ve ekleyerek birlikte 5 dakika kavurun.

Domateslerin kabuklarını soyarak küçük küpler halinde doğrayın ve ekleyin.

Salçayı, tereyağını, tuzunu, karabiberini ve suyunu vererek karıştırın.

Kapağını kapatarak takribi 25 dakika pişirin.

Bu arada patlıcanları ateş üzerinde közleyin ve kabuklarını soyarak küçük doğrayın.

Bir tencereye tereyağını alarak eritin. Unu ekleyerek kavurmaya başlayın.

Un kokusunu çıkarıp pembeleşmeye başlayınca sütünü verin ve hızlıca karıştırın.

Tuzunu, karabiberini ve doğradığınız patlıcanları ekleyerek birlikte 5 dakika karıştırın.

Ateşten indirdikten sonra kaşar peyniri rendesini ekleyin ve karıştırın.

Servis tabağına patlıcanlı karışımı alın. Üzerine etleri yerleştirin. Arzuya göre yanlarına közlenmiş domates ve sivri biber koyarak ikram edin.

Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

PATATESLİ KAŞAR'LI AÇMA BÖREK

MALZEMELER:

1 yemek kaşığı tereyağ + 1/2 su bardağı sıvıyağ u 1 su bardağı ılık süt + 1 su bardağı ılık su

1 ad yumurta u 2 yemek kaşığı elma sirkesi

1 yemek kaşığı tuz u 5 su bardağı un

AÇMAK İÇİN:

Buğday nişastası

İÇ HARCI:

4 büyük haşlanmış patates + 1 ad kuru soğan + 1 kahve fin. zeytinyağ + 1 tatlı kaş. salça +tuz + kırmızıbiber  + 1 büyük kase rendelenmiş kaşar peyniri  + Tuz + Karabiber

HAMUR ARALARINA:

1 dolu yemek kaşığı eritilmiş tereyağ 

1/2 çay bardağı zeytinyağ karışımı

ÜZERİNE:

Hamur arasına sürülen yağ karışımının kalanına 1 ad yumurta çırpılacak. Susam

YAPILIŞI:

Hamur malzemelerini un hariç bir kasede güzelce karıştırın. Unu azar azar ekleyerek yumuşak ama ele yapışmayan bir hamur elde edin. Hamurunuzu 1 saat dinlendirin.

Bu arada iç harcını hazırlıyalım. Haşlanmış patatesleri gelişigüzel ezin. Bir tavaya küçük doğanmış soğanı alın ve zeytinyağ ilavesiyle kavurun. Patatesleri, salçayı, tuz ve kırmızı biberi ekleyerek karıştırın. Soğutun. Hamur aralarına süreceğiniz yağ karışımını da bir kaseye hazırlayın. Bir kaseye de nişastayı yerleştirin. 

Dinlenen hamuru 7 eşit beze olarak yuvarlayın. Ve nişasta serperek yufka büyüklüğünde ince olacak şekilde açın. Yufkayı ikiye katladıktan sonra yağlayın. Alt kısmına patates karışımı üzerine kaşar peyniri rendesi yerleştirdikten sonra rulo katlayın. Fırın tepsinize yağlı kağıt serdikten sonra hazırladığınız böreği önce gül şekli vererek ortaya yerleştirin. Diğerlerini de hazırlayarak etrafına sarın. Hamur aralarına sürdüğünüz yağ karışımından biraz artacaktır.içine yumurtayı kırarak çırpın ve böreğinizin üzerine sürerek susam serpin. 175 derece de ısıtılmıi fırında takribi 30-35 dakika pişirin. Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

GÜLLAÇ

MALZEMELER:

9 porsiyon içindir.

9 yaprak güllaç

8 su bardağı süt

500 gr (3 su bardağı) toz şeker

1 yemek kaşığı gül suyu

ARASINA:

250 GR ceviz içi

ÜZERİNE:

Toz antep fıstığı

Nar yada çilek

YAPILIŞI:

Bir tencereye süt ve toz şekeri alarak ısıtmaya başlayın. Sütün ısısı el değecek kadar ama yufkaları ıslatacak kadar da ılık olmasın. Kıvamını iyi ayarlamanız gerekir. Çok sıcak süt güllaç yufkalarını hamur haline getirir bu da hiç hoş olmaz.

Sütün ısısı önemlidir.

Cevizleri de iri doğrayın.

Büyük bir tepsiye sütten biraz alın ve içine güllaç yaprağını bırakarak yumuşatın. Güzelce yumuşaması lazım tekrar sertleşecektir.

Sütü her güllaç yaprağı için ayrı ekleyin.

İyice yumuşayan güllaç yaprağını bir çay fincanı yada küçük bir kaseye yanlardan sarkacak şekilde alın ve ortasına ceviz yerleştirin.

Yanlardan sarkan yufkaları üzerine toplayın ve ters çevirerek borcama yerleştirin. Üzerine 1-2 kaşık süt gezdirin.

Diğerlerini de aynı şekilde hazırlayın.

Kalan süt eğer tamamen soğuduysa biraz ısıtarak ılık hale getirin ve hazırladığınız güllaçların üzerine gezdirin.

Üzerlerini bir strech ile kapatın, dinlendirin.

Daha sonra istediğiniz şekilde antep fıstığı, nar yada çilek ile süsleyerek ikram edebilirsiniz. Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

BULGURLU NAR'LI KAŞIK SALATASI

MALZEMELER:

1 ad kuru soğan

2 ad büyük domates

8 ad sivri biber

1 su bardağı haşlanmış pilavlık bulgur

6 ad ceviz içi

8 dal maydanoz

1/2 nar

1 kahve fincanı sızma zeytinyağ

3 yemek kaşığı nar ekşisi

1/2 limonun suyu

Tuz

Kırmızı toz biber

YAPILIŞI:

Kuru soğanı küçük küpler halinde doğrayın ve az tuz ilavesi ile ovun.

Domateslerin kabuklarını soyarak küçük küpler halinde doğrayın. Sivri biberleri küçük halkalar halinde doğrayın. 

Maydanozları ince kıyın.

Pilavlık bulguru sıcak su içinde 10 dakika bekleterek yumuşatın.

Bir kaseye bulguru, domatesleri, biberleri, cevizleri, maydanozu, soğanları alın.

Üzerine nar ekşisi, limon suyu, zeytinyağ, tuz ve kırmızı biber ekleyerek karıştırın.

En son narları ilave edin ve salata tabağınıza yerleştirin.

Afiyet olsun.

********************************************************************************************************************************************

RAMAZAN PİDESİ

MALZEMELER:

1 kg un

650ml su

1 yemek kaşığı tuz

1 paket (42gr) yaş maya

ÜZERİNE ŞİFA YAPIMI İÇİN:

2 yemek kaşığı un

1/2 çay bardağı su

1/2 çay bardağı sıcak su

1 tatlı kaşığı üzüm pekmezi

1 ad yumurta sarısı

YAPILIŞI:

Un ve suyu en az 8-10 dakika yoğurun. Ele yapışan bir hamur olacaktır sakın un eklemeyin. Tezgah üzerine alarak güzelce yoğurun. Hamur yoğruldukça elastiki ve şeffaf pürüzsüz bir hale gelecektir.

Hamur kasesini zeytinyağ ile yağlayın ve hamuru içine bırakarak üzerini örtün. 1,5 saat mayalanmaya bırakın.

Mayalanan hamur 3 katına çıkarak baloncuklar oluşmuştur. Kase içinde dört bir yanından sırayla bohça gibi katlayın ve tekrar üzerini örterek 1/2 saat bekletin.

Hamuru tezgaha alın ve bir kez daha katladıktan sonra biri büyük biri daha küçük iki beze olarak yuvarlayın. Üzerine hafif un serpin ve bir mutfak havlusu ile kapatın. 20 dakika beklesin.

Sizde bu arada fırınınızı 220 derece de ısıtmaya başlayın. Ve üzerine süreceğiniz şifayı hazırlayın.

Şifa için bir kaseye unu alın ,çeşme suyu ısısında su ile iyice çırpın hiç pürüz kalmasın. Sıcak suyu ekleyin çırpın. Pekmezi ekleyin çırpın.

Şifa hazır.. Şimdi küçük olan hamuru tezgaha alın ve hafifçe üzerine bastırarak yuvarlak pideyi hazırlamaya başlayalım.

Fırın tepsinize yağlı kağıt serin ve kepekli un serpin.

Yuvarlak hamuru tepsiye yerleştirin.

Elinizle şifadan alarak üzerine bolca sürün ve parmak uçlarınızla kare şekiller verin. Susam ve çörekotu serpin.

Fırının alt katına içi su dolu bir kase yerleştirin.

Pidenizi ısınan fırına vererek takribi 15-20 dakika nar gibi kızarana kadar pişirin. 

Diğer hamuru iki eşit parçaya ayırn. Her birini ince oval olacak şekilde elinizle bastırarak şeklini verin.

Aynı şekilde tepsiye yerleştirin.Üzerine şifa sürerek verev baklava şekilleri verin.

Yumurta sarısını çırpın ve pidelerin üzerine sürün.Susam ve çörekotu serpin.  Bu iki pidemiz daha ince uzun kebapçı pidesi gibi yumurtalı olacaktır.

Aynı ısıda pişirin.

Mutfağınıza yayılan mis gibi kokuları ile bir yuvarlak ve daha kalın,iki tane de uzun ince yumurtalı pideleriniz sıcak sıcak, iftar sofralarınız da yemeklerinize eşlik etsin. Afiyet olsun.

Neşem Çelik'le Ramazan Sofralarından hepinize sevgiler..

Ramazanın bereketi evleriniz de olsun.

Sevgiyle....