TRABZON  - Femin&Art Uluslararası Kadın Sanatçılar Derneği'nin öncülüğünde düzenlenen "6. Uluslararası Resim Festivali" kapsamında Trabzon'a gelen 25 ülkeden 50 kadın sanatçı, Trabzon E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'nda kadınlar koğuşundaki duvarlara resim yapmaya başladı.

Türkiye'nin yanı sıra Azerbaycan, Gürcistan, Japonya, Fransa, Sibirya ve Lübnan'ın da aralarında bulunduğu 25 ülkeden gelen kadın sanatçılar, festivalin üçüncü günündeki etkinlik kapsamında Bahçecik'te bulunan Trabzon E Tipi Kapalı Ceza İnfaz Kurumu'na gitti.

Femin&Art Uluslararası Kadın Sanatçılar Derneği Başkanı Şükran Üst, cezaevi önünde yaptığı açıklamada, amaçlarının cezaevinde bulunan kadınların yalnızlıklarını gidermek olduğunu, koğuş duvarlarına yapacakları resimlerle bir nebzede olsa dışarıya olan özlemlerini gidermeye çalışacaklarını söyledi.

Resimlerde ana temanın "dünyanın renkleri solmasın" sloganı olduğunu anlatan Üst, "İçeride yaşayan arkadaşlarımızın bu tür sosyal faaliyetlere olan ihtiyacını bildiğimiz için bir kadın dayanışması göstermek istedik. 25 ülkeden gelen kadınlarımız bugün yan yana bir duruş göstererek cezaevindeki o soğuk duvarları renklendirecek. Trabzon her zaman ilkleri başarmış ve sosyal sorumluluklarını yerine getirmiştir. Daha önceden de buradaki kadınlarımıza oyuncak örgü bebek eğitimi vermiştik" diye konuştu.

-"Koğuşlara resim fikri başgardiyandan geldi"-

Üst, koğuşlara resim yapılması fikrinin açıklama sırasında yanında bulunan baş gardiyan Nuray Çelik'ten geldiğine işaret ederek, "Bu konuda bize baş gardiyanımız öncülük etti. Geçen sene düzenlediğimiz festivalin ardından böyle bir şey olabilir mi diye talebi oldu ve bugün de hayata geçiriyoruz. Festival kapsamında 100 kadın sanaçtımız ilimizde bulunuyor ama onların sadece 50'sini bugün görüş günü olduğu için getirebildik" ifadelerini kullandı.

Koğuşlarda yapacakları resimlerin kadın mahkumların isteği şeklinde olacağını vurgulayan Üst, şöyle devam etti:

"Biz kadınlara ne isterler diye sorduk. Onlar dışarıda özlem duydukları çiçek, kara lastik, fırın ve ağaç gibi çeşitli şeyleri bizlere söylediler. Bunun dışında çocuğuyla birlikte gezdiği deresini, yaylasını ve ahırını bile özleyen var. Sanatçılarımız da bu anlamda ellerinden geldiğince koğuş duvarlarına bunları yansıtacaklar. Bunun yapılmasında bizlere fırsat sunanlara teşekkür ediyoruz. Sonuçta bu faaliyet ülkemizde şeffaflaşmanın önemli bir göstergesi." 

Açıklamanın ardından cezaevi önünde ülkelerine ait bayraklarla fotoğraf çektiren kadın sanatçılar, daha sonra ellerindeki resim malzemeleriyle birlikte cezaevine girdi.

Etkinlik, daha sonra basına kapalı olarak devam etti.