Haber: Emin Tanşu
İSTANBUL - Geçtiğimiz günlerde Hayat Park Gayrimenkul A.Ş.’ye düzenlenen operasyonda şirket yöneticileri ve şirket muhasebecileri gözaltına alınarak tutuklu olarak yargılanmaya başladı. Hayat Park Gayrimenkul A.Ş. Avukatı İdris Dağkesen, iddialarla ilgili olarak adliye önünde basın açıklaması yaptı. Dağkesen operasyonun, “Türkiye’nin prestijli gayrimenkul şirketini bitirmeye yönelik bir operasyon” olduğunu belirtti.
İdris Dağkesen basın açıklamasında şunları söyledi: “Bugün burada toplanmamızın nedeni yaklaşık bir ay önce, şirketimize yapılan bir operasyondur. Şirketimize yapılan operasyonda, hukuka aykırı bir şekilde şirket yöneticilerimiz ve şirket muhasebecilerimiz gözaltına alınmış ve şu aşamada tutuklu yargılanmaktadırlar. Dosyada gizlilik bulunmasına rağmen, dosyanın içeriğini bizim dahi bilmememize rağmen, basında ‘Hayat Park Gayrimenkul A.Ş.’nin hayali evler yaptığı, maket evler yaptığı ve insanları dolandırdığına’ ilişkin haberler yapıldı. Öncelikle soruşturma aşamasında ve gizlilik kararı bulunan bir dosya hakkında haber yapılması tamamen hukuka, basın kanunu, Anayasa mevzuatına da aykırılık teşkil etmektedir. Bizim burada söylemek istediğimiz şey, bu insanlar şirket kurdular, inşaat yaptılar. Bugün adliye önünde toplanan, arkamda gördüğünüz bu insanlar aileleri, şirket çalışanları, tüketicileri, taşeronları ve acentalardır.
Elimizde bulunan bilirkişi raporunda da görüleceğe üzere, inşaatın yüzde 90’ını tamamlanmıştır. İstanbul Aydın Üniversitesi’nden alınan mütalaada inşaatının bir kısmının yüzde 90, bir kısmının yüzde 80 ve diğer bir kısmının da yüzde 60 oranında ilerlediği yazmaktadır. Bu bilirkişi raporu ve tapu kayıtları bulunmasına rağmen –tapu kayıtları tamamen tüketicilere devredilmiştir- aynı zamanda bilirkişi raporu bulunmasa bile göz ile görülebilir bir rezidans tamamen tamamlanmıştır.
Bugün şu aşama şirket yöneticilerinin ve şirket muhasebecilerinin tutuklanmalarından dolayı, yaklaşık üç bin kişilik bir proje durmuş vaziyettedir. Bu projenin durmasından dolayı kim mağdur oldu yada kimler mağdur olacak. Bu projenin durmasından dolayı mağdur olacak kişiler, tüketicilerdir, işçilerdir. Üç bin kişilik bir projede yaklaşık bin kişi çalışmaktadır ve en az iki bin kişiye ekmek götürmektedir. Tüketiciler ise ömür boyu çalışmış emekli olma aşamasına gelmiş, bir ev sahibi olma arzusu taşıyan kişilerdir. Bu insanların evleri yapılmış ve tapuları da teslim edilmiştir. Ayrıca daha önceki inşaat firması bu insanları mağdur edip, kaçmışlardır. Daha önceden tüketiciyi mağdur eden inşaat firmalarına ait beyanlarımızı da sunmuş bulunmaktayız. Tapuları devrettiğimize dair, tapu kayıtları elimizde var. Dosyada bunlar olmasına rağmen sanki evler yapılmamış, maketten ev satılmış, tapular devredilmemiş gibi medyaya-basına bu tarz bilgiler sızdı.
Değerli arkadaşlar, bu zor, krizin olduğu günlerde insanlara iş vermek, insanlara yardım etmek varken, maalesef insanlara ve mağdurlara yardım eden bu şirketin bütün yöneticileri gözaltına alınmıştır.
Diğer bir iddia size, suç işlemek için örgüt kurmak....
Öncelikle ortada bir örgüt ve örgüte üyelikten bahsedebilmek için. Ortada suç işlemek amacıyla bir örgütün var olması gerekiyor ve bu örgüte üye olanlarda suç işlemek kasdı ile bu örgüte üye olması gerekiyor.
Ortada bir örgüt yok, bir şirket var...
Anonim şirketi... Hayat Park Gayrimenkul Anonim Şirketi...
Ve şirketler yapısı gereği örgütsel bir bağ içerir. Alt-üst ilişkisi içerir, bir organizmadan oluşur. Bunu kalkıp, ortada hiçbir şirket yokmuş gibi, şirket yönetim kurulu başkanını çete lideri ilan edip, çalışanlarını, muhasebecisini de örgütün muhasebeci olarak lanse etmek hukuka aykırı, ahlaka aykırı...
Gözaltına alınanların birçoğu kronik hastalığa sahip....
Koronavirüs nedeniyle hem kendileri hem de aileleri çok tedirginler...
İnşaat yapılmadığını ve maketten ev sattığını iddia edenleri buyursunlar proje alanımıza bekliyorum... Bunları şirket avukatı olarak ben söylemeyeyim, isterseniz taşeronlarımıza, acentalarımıza da inşaatların sürüp-sürmediğine dair ayrıntılı bilgi alabilirsiniz. Onlar bu işin içindeler...
Tamamen hukuka aykırı bir işlemle tutuklu olan arkadaşlarımızın biran önce tahliyelerini talep ediyoruz. Hukuk hepimize lazım, adalete karşı boynumuz kıldan ince... Ancak bu yargılama tutuksuz yapılmalı... Yargılamanın tutuklu yapılması, öncelikle masumiyet karnesine aykırı...”
