İSTANBUL - Çocuk Haklarına Dair Birleşmiş Milletler Sözleşmesi’nde yer yer alan çocuk hakları, yaşama, gelişim, korunma ve katılma olmak üzere dört ana başlık altında toplanıyor. Türkiye de Birleşmiş Milletler Çocuk Hakları Sözleşmesi’ni imzalayan ve onaylayan taraf ülkeler arasında. Ancak gerek dünyada gerekse Türkiye’deki düzenlemeler, çocuk hakkı ihlallerinin önüne geçmeye yetmiyor. Gün geçmiyor ki bir çocuk istismarı gündeme gelmesin. Türkiye bu konuda yalnız değil. Ortadoğu, Uzak Asya, Afrika ve Latin Amerika ülkeleri başta olmak üzere dünyanın hemen hemen bütün bölgelerinde yaygın çocuk hakkı ihlallerinden söz ediliyor.

“ÇOCUK HAKLARI DERKEN...”

Altınbaş Üniversitesi Bakırköy Sağlık Yerleşkesi’nde Dünya Çocuk Hakları Günü konulu bir sergi açıldı. Sergiye katkı sunan Öğretim Görevlisi Barış Tuncer, çocuk hakları ihlali denildiğinde Türkiye’de daha çok fiziksel ve cinsel istismar, çocuk ihmali, çocuk işçiliğinin akla geldiğini söyledi. Tuncer şöyle dedi:

“Ülkemizde en çok yaşanan vakalar, çocukların fiziksel ve cinsel şiddete maruz kalmaları, temel fiziksel ve psikolojik ihtiyaçlarının karşılanmaması, çocuk yaşta yapılan evlilikler, suça sürüklenen çocuklar, çocukların sağlık hizmetlerinden yeteri kadar yararlanamaması, okula gitmeyen çocuklar konularında yoğunlaşıyor.”

“MÜLTECİLERİN DURUMU”

Altınbaş Üniversitesi Öğretim Görevlisi Dilek Kişi, bugün mülteciler dahil olmak üzere milyonlarca çocuğun her gün hak gaspıyla karşı karşıya olduğunun altını çizdi.

Ebeveyn ve çocukların yasaların kendilerine tanıdığı haklar konusunda bilgi sahibi olmadığını vurgulayan Kişi “Ayrıca hem olası bir ihmal ve istismarın önlenmesi hem de gerçekleşmiş vakaların rehabilitasyonu için alanında uzman personele ihtiyaç var” dedi.

Dilek Kişi, ilgili kurum ve kuruluşlardaki ara elaman ihtiyacının Çocuk Gelişimi, Çocuk Koruma ve Bakım Hizmetleri ve Sosyal Hizmetler vb. programlarından mezun kişilerle karşılanması gerektiğini vurguladı.