Türkiye'nin önde gelen çilek üretim merkezlerinden Aydın'ın Sultanhisar ilçesinde örtü altında üretilen çilek tarlalarında çalışan kadınlar, sıcak havaya rağmen oruçlarını tutarak ibadetlerini gerçekleştirmenin mutluluğunu yaşıyorlar.

11 bin dekarlık alanda örtü altı çilek üretimiyle Türkiye'nin çilek üretim merkezlerinden olan Sultanhisar ilçesinde, tarım işçisi kadınlar, ramazan ayında da çalışmalarına devam ediyor.

Kadınlar, örtü altında yaklaşık 50 dereceyi bulan sıcaklığa rağmen oruçlarını tutup ibadetlerini yerine getirmek için gayret sarf ediyor.

Üretim faaliyetlerinin tamamında yer alan kadınlar, ramazan vesilesiyle gün doğumuyla birlikte yola koyulup örtü altına giriyor. Havanın sıcak olmasından dolayı kimi kadınlar şapkayla kimileri de puşilerle baş ve yüzlerini koruyor.

İşçilerden 18 yaşındaki Öykü Toprak, yaptığı açıklamada, örtü altında rüzgarın da esmemesinden dolayı bunaltıcı bir havanın olduğunu belirterek, "Havanın sıcak olması ve bir de oruçlu olduğumuzdan dolayı çok yorucu geçiyor. Bir kadın olarak tarlada bu sıcakta çalışmak güçken bir de oruç tutunca daha zor oluyor ama yine de şükrediyoruz." dedi.

Sahurdan sonra tarlanın yolu tutuluyor

Ramazan ayının bu yıl çilek hasadının ortalarına denk gelmesiyle hem çalışmalarını hem de ibadetlerini aksatmadan sürdürmeye çalıştıklarını ifade eden 42 yaşındaki Dilek Ertin, günlerinin zorlu ve yorucu geçtiğini, her şeye rağmen mutlu olduklarını kaydetti.

Emeklerinin karşılığını alacaklarına inandıklarını anlatan Ertin, "Sahurdan sonra hiç uyumayıp tarla işlerine devam ediyoruz. Günümüz yorucu ve sıcak geçiyor ama yılmadan ve yıkılmadan iki görevimizi de birden yapıyoruz. Normal şartlar altında bile sera altında çalışmak çok yorucu geçerken, oruçlu bir şekilde çalışmak daha bir zor oluyor." ifadelerini kullandı.

67 yaşında hem çalışıyor hem orucunu tutuyor

Çilek tarlasında çalışan 67 yaşındaki Dilber Ertin de sabah ezanının ardından hazırlanıp tarlaya gitmek için yola çıktıklarını dile getirerek, "Burada yorucu geçen günün ardından tekrar eve gidiyoruz. Bu kez de evin işleri başlıyor. Temizlik, bulaşık ve yemek derken akşam oluyor. Sonra tekrar yat-kalk yine tarlaya. Alnımızın teriyle paramızı kazanıyoruz. Ramazan ve oruçla birlikte daha da yorucu oluyor ama ne yapacaksın, ekmek parası." diye konuştu.