İçişleri Bakanlığı’nın terörle mücadelede başarıyla sürdürdüğü yeni konsepti, 2 ayda 39 teröristin ikna edilerek teslim olmasını sağladı. Çocukları terör örgütü PKK tarafından kaçırılan ailelerin yardım talebiyle başlayan süreç, polis ve jandarma ekiplerinin özel görüşmeleriyle sürüyor. Aileler çocuklarıyla sürekli temas kurarak teslim olmaları için ikna ediyor. 2017 yılında başlayan ikna çalışmalarında bugüne kadar 612 terörist ikna edilerek, teslim oldu. 

Terörle mücadelede yeni konsept, etkisini gösterdi. Bu konsept terör örgütü tarafından kandırılan teröristlerin aileleri polis ve jandarmayla temas kurarak, çocuklarının teslim olması için ikna edilmesini sağlıyor. Yeni konseptle teslim olanların sayısı her geçen gün artarken, 2 ayda 39 terör örgütü üyesinin örgütten kaçarak güvenlik güçlerine teslim olduğu öğrenildi.  

İkna çalışmalarında 2017 yılından bugüne kadar toplamda 612 teröristin teslim olduğu öğrenildi. Yeni konseptin her yıl etkisini artırdığı teslim olan terörist sayılarından ortaya çıktı. 2017 yılında 135, 2018 yılında 165, 2019 yılında 273, 2020 yılının ilk iki ayında 39 terörist ikna çalışmalarıyla teslim oldu.   

20 YIL ÖNCE ÖRGÜTE KATILAN TERÖRİST DE TESLİM OLDU

Ailelerinin desteğiyle, ikna edilerek dün teslim olan 2 teröristten H.K.’nın 20 yıl, Ç.O.'nun ise 16 yıl önce örgüte katıldığı belirlendi. Örgütte uzun süre kalan teröristlerin de teslim olanlar arasında yer alması, terör örgütünün propagandalarının etkisini kaybettiğini ortaya koydu. 20 yıl önce terör örgütüne katılan H.K. Jandarmanın ikna çalışması ve MİT’in destek verdiği operasyonla Şanlıurfa İl Jandarma Komutanlığına teslim oldu. H.K. yurt dışından örgüte katıldığını söyleyerek, “Teslim olmak en doğrusuydu, kimse gençliğini örgüte vermesin” dedi. Van istihbarat ve TEM şube müdürlüklerince yapılan ikna çalışma sonucu, 2004 yılında örgüte katılan Ç.O., Şırnak Silopi Habur Kara Hudut Kapısı’na gelerek güvenlik güçlerine teslim oldu. Teröristlerin teslim olmasında ayrıca İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'nun açıkladığı, dağlara atılan, teröristlerin annelerin mektupları ve teslim olma çağrılarını içeren broşürlerinin de etkili olduğu belirtildi. 

ANNELERİN NÖBETİNE DE KATKI SAĞLADI 

Öte yandan yeni konsepteki çalışmalar, "Diyarbakır Anneleri" olarak anılan, çocukları kandırılarak terör örgütüne katılmış ailelerin mücadelesine de katkı sağladı. 3 Eylül 2019 tarihinden bugüne Diyarbakır HDP İl binası önünde, çocuklarının fotoğrafları ile oturma eylemi yapan annelerin çağrıları sonucu güvenlik güçlerine teslim olan 8 terör örgütü üyesi, aileleriyle buluşturuldu. Teslim olan terörist sayısındaki artış, örgütünün baskı ve tehditlerinin de etkisiz kaldığını gösterdi. 

"ÇOCUKLUĞUM GENÇLİĞİM GİTTİ"

DHA geçtiğimiz kasım ayında terörle mücadelede yeni konsepti yerinde izleyerek, çocukları kandırılıp terör örgütüne katılan aileler ve teslim olan bir örgüt üyesi ile röportaj yaptı. 14 yaşında kandırılarak, Irak'ın kuzeyinde, terör örgütüne katılan bir genç, 4,5 yıl sonra teröristlerden kaçarak güvenlik güçlerine teslim oldu. Genç, "Ailemi dinlemedim, çocukluğum, gençliğim gitti" dedi.

'BUNLAR İÇİN BURADA KALACAĞIMA AİLEM İÇİN ÖLÜRÜM DEDİM, KAÇTIM'

Aileleriyle konuşmaya, görüşmeye izin vermediklerini kaydeden genç, "Ailemi görmeye, konuşmaya izin yoktu. Ben de bunlar için burada kalacağıma ailemin yolunda ölürüm. Gelme kararı aldım, kaçtım. İki arkadaşı daha örgütledim. Biri gelemedi, diğer arkadaşımla kaçtım" ifadelerini kullandı.

'GİTMESİNLER, HAYATLARINI YAKARLAR'

Gençlerin, örgüte katıldıktan sonra pişmanlık duyduklarını ifade eden genç, "Oraya gidene kadar başka bir psikoloji, orada pişmanlık. Gitmesinler, hayatlarını yakarlar. Her şey televizyondan gözüktüğü gibi değil. Bilmiyorlarsa araştırsınlar, yalan olduğunu anlarlar, gitmezler. Bir işe girip normal bir insan gibi bir hayat yaşamak istiyorum, birinin hayatını almak olmadan. Aile kurmak, dükkanım olmasını istiyorum. Döndükten sonra birçok duygu yaşıyorsun. Orada her şey yasak, sadece savaşıyorsun. Buraya geldikten sonra her şey artık özgür. Aileni görüyorsun, dolaşabiliyorsun. Gidip gezebiliyorsun. Heyecan, mutluluk, duygusallık var. En çok mutluluk özgürlük” diye konuştu.

BANA ASLA TERÖRİST BABASI GİBİ DAVRANMADILAR

Teslim olan gencin babası ise yaşadığı mutluluğu “Sanki hayata yeniden gelmişim, oğlum yeniden doğmuş gibi hissediyorum” sözleriyle anlattı. TEM polislerinin verdiği desteği ve oğluna kavuştuğu ilk anlarda kucaklaşmalarına izin verilmesini hiç unutamadığını söyleyen baba, “Bana asla bir terörist babası gibi davranmadılar” dedi. Oğluna kavuştuğu için gülümsemesi yüzünden eksilmeyen baba, şunları söyledi:

"Çocuk küçüktü, 14 yaşındaydı. Örgüte katılacağına dair en ufak bir şüphem olsaydı, kendi önlemimi alırdım. Ama en ufak bir şüphem olmayınca, haberim olmadı. Aradan birkaç gün geçti. Bulunamayınca kayıp ilanı verdim. Memur arkadaşlar dedi ki; bilgi alırsak haber veririz. 3 yıl boyunca hiç bağlantı kurmadı. Bir gün telefon geldi, yabancı numara olduğunu görünce, babalık derler ya, bir de evlat çok tatlı. Acaba oğlum olabilir mi diye telefonu heyecanla açtım. Baba demesi, ben o anda tutuldum. 4 sene sonra ilk kez oğlumun sesini duydum. Oğlum; 'Baba beni affedebilecek misin' dedi. Bir babanın oğlunu affetmemesi mümkün mü, tabi affediyorum seni dedim.”