Türkiye’nin İran’dan aldığı petrol miktarı, geçen yılın petrol alım ortalamasına göre % 40 oranında düştü. Temmuz ayında günlük ortalama 70 bin varil petrol satın alındı,  2011 yılının günlük ortalaması ise  180 bin varildi. Tüpraş, İran'dan alacağı petrol miktarını beşte bir oranında düşüreceğini açıklamıştı. Bunun nedeni, İran’ın nükleer programı nedeniyle ABD ve AB tarafından uygulanan ambargo ve ambargo çerçevesinde deniz sigorta sektörünü elinde tutan Batılı sigorta şirketlerinin İran kaynaklı petrol nakliyatını sigortalamayı reddetmesiydi. Bilindiği gibi, ABD, Haziran ayında Türkiye'ye, İran'dan petrol alan ülkelere uyguladığı yaptırımlardan 180 günlük bir muafiyet tanımıştı.Türkiye, bu açığı Rus, Irak, Nijerya ve Libya'dan yapacağı alımlarla karşılayacak.  
Enerjide, K. Irak’la da yeni bir dönem başlıyor. Kuzey Irak, kendi petrolünü satmaya başladı ve Türkiye, Kuzey Irak'tan ham petrol alıyor. Kuzey Irak Yönetimi, Nisan ayında, bölgede faaliyet gösteren yabancı firmalara ödeme yapılmadığı gerekçesiyle, merkezi Bağdat hükümeti tarafından kullanılan altyapıdan petrol ihracatını durdurmuştu. Bu durum, Ankara-Bağdat ilişkilerinde yeni bir dönemin habercisi olarak değerlendiriyor.
Amerikan Enerji Enstitüsü'nün (USC) hazırladığı rapora göre, Kuzey Irak'ta tahmin edilen doğalgaz miktarı 3 trilyon metreküp. Böylelikle, Kuzey Irak'ta tahmin edilen gaz miktarının, Türkiye'nin ihtiyacını, 300 yıl karşılayabilecek kadar büyük bir kapasitede olduğu vurgulanıyor. Türkiye, Kuzey Irak'tan ham petrol almayı ve bunun karşılığında işlenmiş petrol ürünleri vermeyi planlanıyor. Kuzey Irak Yönetimi, Bağdat hükümetiyle sorunlar yaşıyor ve alacaklarını tahsil edemiyor. Türkiye'ye bağlanacak petrol boru hattının ilk aşaması yıl sonunda tamamlanacak. Kuzey Irak Yönetimi'nin verdiği bilgiye göre, günde 1 milyon varil kapsamında ham petrol taşınmasına imkân verecek boru hattı yapımının ikinci aşaması ise 2013 Ağustos ayına kadar bitirilecek. Bu hat, Kerkük-Yumurtalık hattına bağlanacak.
Kuzey Irak’ta iş yapan Genel Enerji Şirketinin Üst düzey yöneticisi Başkanı Mehmet Sepil'e göre, K.Irak’la yapılan antlaşma, arz çeşitliliğinin sağlayacak, enerji güvenliğimize katkıda bulunabilecek ve ayrıca, gaz maliyetlerimizi de etkileyecek. Sepil, gelecek on yılda K.Irak'tan Türkiye'ye yıllık 30 milyar metreküp civarında gaz verilebileceğini belirtiyor. Türkiye'nin halihazırda yıllık tüketiminin, 40-45 milyar metreküp olduğunu ve yeni bir oyuncunun Türkiye gaz arzı piyasasına girmesinin, Türkiye'nin geleneksel gaz tedarikçilerini daha mutedil satım koşullarına zorlayabiliğini belirtiyor. Kuzey Irak'ta Bina Bawi sahasındaki payını hisse alımı ile yüzde 44'e çıkaran şirketin yöneticisi Sepil, Türkiye'nin Kızey Irak'tan petrol ve doğalgaz ihtiyacının büyük bir kısmını kolaylıkla tedarik edebileceğini belirtti. 2015'te Kuzey Irak'ın üreteceği petrolün günlük 1 milyon varil olacağını ve Türkiye'nin ihtiyacı olan petrolün iki mislini Kuzey Irak'tan karşılayabileceğini vurguladı. Bunun yanında, Sepil’e göre, doğalgazın da 10-15 milyar metreküplük kısmı Kuzey Irak'tan sağlanabilir. Sepil, Türkiye’nin enerji ihtiyacının çoğunun kendi sahalarından gelmesini istediklerini ve amaçlarının Kürt gazını ve petrolünü Türkiye'ye getirmek olduğunu, söyledi. Bölgesel Kürt Yönetimi, Mayıs ayında yaptığı açıklamayla, Taq Taq petrol sahasından inşa edeceği yeni bir boru hattını, halen Kerkük'ten Ceyhan terminaline uzanan ana boru hattına bağlayacağını duyurmuştu.
Bakan Yıldız, yeni bir boru hattının, mevcut Yumurtalık hattını da içereceğini, ayrıca Basra ve Kerkük arasında kalan kısmının da tamir edileceğini belirtti. Yeni hat ile birlikte Kerkük-Yumurtalık hattından geçen petrolün artacağını söyleyen Bakan Yıldız, yıllık ortalama 70 milyon tonluk bir kapasite beklediklerini belirtti. Hükümetin, Irak hükümeti ile Kerkük-Yumurtalık boru hattını 15 yıl daha kullanmaları konusunda anlaştığını ve Irak Merkezi Hükümeti onay verdiği üzere, Kuzey Irak‘taki Kürt yönetimiyle yeni doğalgaz ve petrol boru hatları yapılması konusunda birlikte çalışmaya devam edeceklerini belirtti. Enerji uzmanı Mehmet Öğütçü, K. Irak ve Türkiye arasındaki enerji işbirliğinin Kürt sorununun çözümünde pozitif yönde katkı sağlayacağını, kaydediyor. Başbakan Erdoğan, Türkiye'nin şu anda bölgede en yoğun dış ticaret hacmini Kuzey Irak Yerel Yönetimiyle gerçekleştirdiğini  belirtiyor. 
Her ne kadar Bağdat yönetimi, Kuzey Irak bölgesel yönetimiyle yapılan petrol antlaşmalarına tepki duysa da Exxon, Total, Chevron ve Gazprom, bölgede antlaşmalar yapmış durumdalar. Merkezi hükümet, bölgenin kontrolünü kaybetmiş durumda.