TBMM
TBMM Genel Kurulu, Kurtulmuş başkanlığında, TBMM'nin açılışının 104. yılı ile 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı dolayısıyla özel gündemle toplandı.
İstiklal Marşı'nın okunmasının ardından konuşan Kurtulmuş, 23 Nisan Ulusal Egemenlik ve Çocuk Bayramı ile TBMM'nin 104. açılış yıl dönümünü kutladı. Numan Kurtulmuş, 104 yıl önceki zor şartlar içerisinde Meclis'in kurulduğunu belirtti.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve ilk Meclis'in üyelerini anan Kurtulmuş, dünyada eşi ve benzeri olmayan ilk Meclis'in devlet kurduğunu aktardı.
Numan Kurtulmuş, ulusal bağımsızlığın kazanılmasında ilk Meclis'in Türkiye'nin kalpgahı, Milli Mücadele'nin karargahı olduğuna işaret etti.
İlk Meclis'in, Türk tarihinin önemli adımlarını attığını vurgulayan Kurtulmuş, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Şimdi bize düşen, o ilk dönemin şartlarını en iyi şekilde algılamak, ilk dönemde verilen mücadelenin bir taraftan devlet kurmak, bir taraftan bağımsızlık mücadelesi, bir taraftan muasır medeniyetler seviyesinin üstüne çıkarma mücadelesini ciddi bir şekilde gözden geçirmek ve ilk Meclis'in o maneviyatından aldığımız güçle hissiyatımızı kuvvetlendirmektir. Her şeyden evvel, bugünkü Türkiye Büyük Millet Meclisi de devlet kuran bir meclis olma hissiyatını asla ıskalamamalıdır. Yine Türkiye Büyük Millet Meclisi, istiklal ve istikbale sahip çıkan bir büyük hassasiyeti sürekli korumaktadır. Özgür ve bağımsız bir ülkenin yurttaşları olmak, vatanseverlik bilincimizi sürekli diri tutmak TBMM'nin önemli görevlerinden, ödevlerinden birisidir."
"Sivil bir anayasa yapılması meselesi TBMM'nin öncelikli ödevlerinden birisidir"
Bulunduğu coğrafya ve dünyadaki dengeler itibarıyla Türkiye'nin, zor bir sürecin içerisinde yer aldığının altını çizen Kurtulmuş, yaşananların Türkiye'yi, dünyayı ve bölgeyi etkilediğini dile getirdi.
TBMM'nin, milletin hayrına olacak yasaları yapmak, istiklal ve istikbali teminat altına alacak adımları gerçekleştirmek için kararlılıkla yoluna devam edeceğine dikkati çeken Kurtulmuş, şu görüşleri paylaştı:
"Bu çerçevede en önemli ve öncelikli ödevlerimizden birisinin de Cumhuriyetimizin ikinci asrına yakışır yeni bir anayasa yapma mecburiyeti, görevi olduğunu hatırlatmak isterim. Kapsayıcı, kuşatıcı, demokrat ve sivil bir anayasa yapılması meselesi Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin bundan sonraki süreçlerinde de öncelikli ödevlerinden birisidir. Anayasa hakkında konuşurken hepimizin doğal olarak bildiğimiz şey, bir kesimin anayasası değil, bir partinin anayasası değil, bütün partilerin, bütün kesimlerin ortaklaşa, uzlaşıyla çıkarabildiği ve büyük bir toplumsal mutabakat olarak kabul ettiği bir anayasa teklifinin, anayasa metninin önümüzdeki dönemde hazırlanması ve millete sunulmasıdır."
Milletvekillerine, parti gruplarına yeni anayasa konusunda büyük bir sorumluluk düştüğünü belirten Kurtulmuş, toplumun bütün kesiminin anayasayla ilgili fikirlerini dile getirmesine ve bunlardan istifade edilmesine yönelik süreci yönetmenin, TBMM'nin ödevlerinden olduğunu vurguladı.
"Doğru zemin TBMM'dir"
Numan Kurtulmuş, şunları kaydetti:
"Şunu bir kere daha altını, üstünü çizerek ifade etmek isterim, Türkiye Büyük Millet Meclisi yasa ve anayasa yapma gücüne de salahiyetine de sahiptir. Şu anda bu Meclis halkımızın son seçimde verdiği oyların yüzde 95'inin temsil edildiği fevkalade büyük bir temsil gücüne sahiptir ve bu Meclis, eğer milletin iradesini tecelli ettirebilecek bir imkana sahip olursa anayasamızı da yapabilecek imkan ve kudrete sahiptir. Bunun için yeter ki doğru zeminde, doğru yöntemlerle tartışmayı başaralım. Doğru zemin TBMM'dir, doğru yöntemler de partilerin uzlaşıyla bulacağı yöntemlerdir. Bunları ön yargısız bir şekilde konuşarak, Türkiye'nin bundan sonraki süreçte ihtiyacı olan, gerçekten sivil, gerçekten darbenin ürünü olan fikirlerden ve gölgelerden kurtulmuş yeni bir anayasayı yapması, Türkiye'nin boynunun borcudur diye düşünüyorum. Bu çerçevede hemen 23 Nisan Haftası'ndan sonra, bu Milli Egemenlik Haftası'nı geride bıraktıktan sonra önce partilerle yapacağımız temasla bu süreci başlatmayı düşünüyoruz ve arkasından da ifade ettiğim gibi sivil toplum kuruluşlarının, üniversitelerin, hukuk camiasının, fikri olan her türlü kurum ve kuruluşun bu sürece açık ve şeffaf bir şekilde katkı vermesini temenni ediyorum."
TBMM'yi ve milletvekillerini önümüzdeki dönem de yoğun bir gündemin beklediğini bildiren Kurtulmuş, bu süreçte ilk Meclis'ten alınan ilhamla, Türkiye'yi istikametinden döndürmeye çalışan gelişmelere fırsat vermeden güçlü şekilde yürüyüşlerini sürdüreceklerini belirtti.
Meclis Başkanı Kurtulmuş, daha demokratik, güçlü ve büyük Türkiye istikametinde yollarına devam edeceklerini aktardı.
Çocukların, Türkiye'yi ileriye götüreceğini vurgulayan Kurtulmuş, Meclis'teki etkinlikleri hatırlatarak, gençlerin cesur bakan yaklaşımlarının, kendilerini ümitlendirdiğini söyledi.
Kurtulmuş, "Çocuk Bayramı'ndan bahsettiğimiz bu dönemde, dünyada yoksulluklar, yoksunluklar, baskılar içerisinde hayatlarını sürdürmek mecburiyetinde olan çocukları unutmamız gerekiyor. Özellikle 6 ayı aşkın bir süredir, Gazze'de siyonist rejimin bombalarıyla hayattan koparılan, aileleri, anaları, babaları şehit edilen, çoktan açık cezaevi olmanın ötesinde açık bir mezarlığa dönüştürülen Gazze'nin çocuklarını da sevgiyle, saygıyla kucaklıyoruz, bütün Gazze şehitlerine Cenabıallah'tan rahmet diliyorum." diye konuştu.