Serbest dalış dünya rekortmeni Şahika Ercümen, suyun altını daha huzurlu bulduğunu belirterek, "Her dalışımda yeniden doğmuş gibi hissediyorum." dedi.

Başarısıyla su altı sporuna ilginin artmasında büyük pay sahibi olan Şahika, kırdığı son rekorları, hedeflerini ve suyun altında hissettiklerini anlattı.

Şehitler ve Cumhuriyet'in 93. yılı onuruna paletli ve paletsiz değişken ağırlıklı kategorilerinde dünya rekorları kıran Şahika, iki yıl süren zorlu bir hazırlık sürecinin ardından bu başarıya ulaştığını söyledi.

Geçtiğimiz yıl rekor denemesinde fenalaştığını hatırlatan Şahika, "Bu seneki rekorlar çok özeldi. Geçen sene yaşanan talihsizlikten sonra büyük bir hedefimiz vardı. Antrenmanlarda yapmamıza rağmen o gün bir talihsizlik oldu. O gün yapamamak bir sene attırdı. Ben o rekoru 1-2 gün sonra kırabilecek durumdaydım. O kadar iyi çalışıp rekoru kırmak istedim ki bir yıl boyunca antrenman yaptım. Dolayısıyla iki sene hiç durmadan çalışmış oldum. Hiçbir rekora iki sene boyunca hazırlanmamıştım." değerlendirmesinde bulundu.

"En zor kısmı kendi hayatından fedakarlık etmekti"

"Denizkızı" olarak anılan sporcu, su altı sporunun büyük fedakarlık gerektirdiğine dikkati çekerek, "Rekor denemeleri kolay değildi ama çok zorlanmadığımı da söyleyemeyeceğim. Çünkü çok iyi hazırlanmıştım. En zor kısmı o iki senenin geçmesiydi. Yani kendi hayatından fedakarlık etmek. En son ne zaman sinemaya gittiğimi bile hatırlamadığım bir dönemdeydim." ifadelerini kullandı.

Şahika, son rekorların ardından neler hissettiğiyle ilgili ise şunları kaydetti:

"Bir kere büyük bir huzur kapladı içimi. İki sene, o gün bitmişti artık. Avazım çıktığı kadar çığlık atarak sevinebilirdim. Onu bile yapamıyordum. Çünkü boğazım tahriş olur, dalışta o beni etkiler gibi sürekli kendimi kısıtlamaya alışmıştım. İlk defa tüm iplerimi çözerek 'evet, başardık' diye o andan sonrasını düşünmeden bir hareketim oldu. Emeklerimin o an karşılığını aldığım için tarifsiz bir huzur ve mutluluk vardı."

"Suyun altını daha huzurlu buluyorum"

Karada her an bir tehlikeyle karşılaşabileceğine dikkati çeken Şahika, huzur arayan insanlara suyun altını keşfetmeleri tavsiyesinde bulundu. Rekortmen sporcu, suyun altında yaşadığı duyguları şöyle anlattı

"Sokakta yürürken bile kafanıza saksı düşebilir. Trafik kazaları, her gün terör olayları, şehit haberleri... Özellikle Türkiye jeopolitik konumu itibarıyla çok zor bir yer. Bir maske, gözlük, şnorkel takıp suyun altını görebiliyoruz. Birkaç metreye de dalsak deneyim yaşıyoruz. Bunu deneyen insanlar da ne dediğimi anlıyorlar. 'Evet çok güzelmiş, huzurluymuş, su altı bambaşka dünyaymış' şeklinde dönüşler alıyoruz. Suyun altını daha huzurlu buluyorum. Her dalışımda yeniden doğmuş gibi hissediyorum."

"Hala astımım var ama baş edebiliyorum"

Astım hastalığı nedeniyle sıkıntılı bir çocukluk dönemi geçirdiğine değinen Şahika Ercümen, bu süreci dalış sporu sayesinde atlattığını belirtti.

"Benim için hayat ilk nefes aldığımda değil, ilk nefesimi tuttuğumda başladı.diyen Şahika, "Çocukken astımım çok ileri derecedeydi. Bırakın evden, odadan dışarı çıkmayı, nefes alamıyordum. Nefesimi acaba alamam, boğulurum diye annem sabahlara kadar başımda dururdu. Bu durumu spor sayesinde aştım. Hala astımım var ama baş edebiliyorum. İlaçlarım, tedavim, bunlar devam ediyor. Fakat spor, doğru nefes alma teknikleri ve sağlıklı beslenmeyle astıma rağmen dünya rekoru kırdım." ifadelerini kullandı.

Şahika, suyun altındayken hiç endişelenmediğini vurgulayarak, şöyle devam etti:

"Suyun altında yapı olarak çok sakinim. Kötü bir durumda bile o an panik yapmanın bana bir şey kazandırmayacağını bildiğim için sakin kalıp ne yapmam gerekiyorsa onu yapıyorum. Son rekor denememizde dipte, bileğimde güvenlik sağlaması açısında bir halat vardı. Fakat bu halat, 93 metrede dibe takıldı ve ben çıkmaya çalışırken, o beni aşağıya çekiyordu. Çok sakin bir şekilde o ipi çözdüm, yukarı çıkmaya devam ettim. Dolayısıyla en zor durumda bile panik olmuyorum."

"Birkaç farklı işte çalışarak kendimi finanse ediyorum"

Sponsor desteğinde yıllarca büyük sorunlar yaşadığına işaret eden Şahika, son dönemdeki başarıların ardından bu konuda daha iyi noktaya gelindiğini bildirdi. 

Sponsorluk gelirinin kendisine ekonomik bir getiri sağlamadığını vurgulayan rekortmen sporcu, "Sponsorluktan alınan bütçeler direkt rekor denemesine gidiyor. Tekne kiralanıyor, güvenlik dalgıçları geliyor. Benim bir ekibim var, onların yemesi, içmesi, konaklaması. Seyahatler... Bu aslında ciddi, masraflı bir iş. Şu an hala diyetisyen olarak çalışıyorum. Türkiye'yi gezerek, sağlıklı beslenme seminerleri veriyorum. Bunun dışında başarı, motivasyon konuşmacılığı yapıyorum. Rekordaki deneyimlerimizi paylaşıyoruz, biraz ilham vermeye çalışıyoruz. Ayrıca belgesel sunuyorum. Birkaç farklı işte çalışarak kendimi finanse ediyorum." diye görüş belirtti.