İSTANBUL - Hareketle birlikte artan ağrıyla kendini gösteren stres kırıkları, adından bağımsız olarak psikolojik nedenlerden kaynaklanmıyor. Hastanın ağrı şikayetinin dinlenince azalması da altta bir sorunun varlığı göz ardı edilmesine neden olabiliyor. Üstelik kırığın erken dönemde röntgende görülmemesinin hekime başvuruyu geciktirebileceğini hatırlatan Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Turan Çift, özellikle bu dönemde spora başlamak isteyen kişilerin dikkatli olması gerektiği konusunda uyardı. Yeni normal düzenin başlamasıyla birlikte birçok kişinin hem hareketlenmek hem de fazla kilolardan kurtulmak için spora başladığını hatırlatan Doç. Dr. Hakan Turan Çift, "Belli kurallara uymak şartı ile spor yapmak gerekiyor. Ancak yapacağımız sporun nasıl olduğu da önemlidir" dedi.


"UZUN YOL VE SÜRELİ YÜRÜYENLERDE DAHA FAZLA"


Özellikle, uzun mesafeli yürüyüş yapanlar, koşucular ve zıplamalı spor yapanlarda ayak tarak kemiklerinde ve bacak kaval (tibia) kemiğinde sıklıkla stres kırıklarına rastlanabildiğini söyleyen Yeditepe Üniversitesi Bağdat Caddesi Polikliği’nden Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Turan Çift, şu bilgileri verdi:


"Stres kırığı, kemiğe tekrarlayıcı olan hafif orta şiddetli yüklenmeler ile oluşan çatlaklar şeklindedir. Ani yüklenmelerle orta veya yüksek enerjiyle oluşan kırıklardan farklıdır. Genellikle sporcularda görülür. Kadınlar bu kırıktan daha çok etkilenir. Stres kırıklarında kemik uçlarında devamlılıkta bir değişiklik deplasman (kayma) genellikle olmaz."


STRES KIRIĞINDA ÇEVRESEL FAKTÖRLER DE ETKİLİ


Stres kırığı oluşumunda çevresel ve hastaya ait faktörlerin de etkili olabileceğine işaret eden Doç. Dr. Hakan Turan Çift, “Çevresel faktörler içerisinde spor yapılan zemin, aktivite tipi ve yoğunluğu, antreman sıklığı, kullanılan ekipman hatta beslenme şekli daha rol oynar” diye konuştu. Bununla birlikte, hastanın anatomisi, yaşı, cinsiyeti, kemik kalitesi, osteoporoz olup olmadığı, ayak yapısındaki bozukluklar, alt ekstremitede dizilim kusurları ve özellikle kadınlarda hormonal bozukluklar da stres kırığının oluşumunda rol oynayabiliyor” şeklinde konuştu.


ERKEN DÖNEMDE KIRIK RÖNTGENDE GÖRÜLMÜYOR


Stres kırıklı hastaların herhangi bir aktivite sırasında artan kemik ağrısı şikayetiyle hekime başvurduğunu söyleyen Doç. Dr. Hakan Turan Çift, "Hastayı rahatız eden bu ağrı istirahatle azalır. Ancak bazı durumlarda ağrıya şişlik de eşlik edebilir. Bununla birlikte stres kırıkları erken dönemde röntgende görülmez. Bu nedenle erken tanı için MR ile görüntüleme gerekir. MR görüntülemede kemik içinde ödem ve bazen yumuşak dokuda şişlik görülebilir" değerlendirmesinde bulundu.


TEDAVİ HASTANIN DURUMUNA GÖRE FARKLILAŞIYOR


Doç. Dr. Hakan Turan Çift’in verdiği bilgiye göre stres kırıklarında tedavi, genellikle konservatif yani ameliyatsız gerçekleşiyor. Bazen profosyonel sporcularda ve ameliyatsız tedaviden fayda görmemiş hastalarda cerrahi tedavi gerekebildiğini söyleyen Doç. Dr. Hakan Turan Çift, tedavi yaklaşımı konusunda şunları anlattı:


"Tedavide öncelikle aktivite modifikasyonu ve kısa dönem immobilizasyon yapılır. İmmobizasyon stres kırığı derecesine göre breys veya alçı ile yapılır. Lokal soğuk uygulama da kemikteki ödemin azalmasında etkilidir. Bazen oral D vitamini ve kalsiyum takviyesi yapılır. İleri derecede kemikte ödem olan hastalara alçı tedavisi ile oral bifosfanat tedavisi de verilebilir."


D VİTAMİNİNDEN ZENGİN BESLENİN


Stres kırığından korunmak için kalsiyum ve D vitaminden zengin yiyeceklerin tüketilmesi gerektiğinin altını çizen Yeditepe Üniversitesi Hastanesi Ortopedi ve Travmatoloji Uzmanı Doç. Dr. Hakan Turan Çift, korunma adına yapılması gerekenlerle ilgili şunları anlattı:


"Düzenli beslenme de son derece önem taşıyor. Ayrıca spor yaparken uygun spor ayakkabı ve ekipmana sahip olunmalı, koşularda hız, mesafe ve süre haftalık tedrici olarak artırılmalı, spora başlamadan önce ısınma egzersizleri uygun olarak yapılmalı. Spor sonrası dinlenmekle ağrılarınızda azalmıyorsa mutlaka bir ortopedi uzmanına başvurulmalı."