HABER: FUNDA AKOSMAN ERMAN

Kişiselleştirilmiş Tıp uygulamalarında, başta genetik analizler olmak üzere birçok tanı yöntemi ve sonrasında da tedavi yaklaşımları kişiye özgü olarak uygulanıyor. Tüm bu çalışmalar neticesinde gelinen nokta, ilaç seçimlerinde de kişisel olarak genlerimizin taşıdığı bilgilerden yola çıkarak, en doğru seçimleri yapabilme olanağının hastalara sunulması.

Kişisel İlaç Kullanma Kılavuzumuz: “İLAÇ PASAPORTU”

Aynı hastalığa sahip iki hasta, aynı tedaviye aynı cevabı vermediği gibi, aynı ilaçların hastalar arasında farklı etki göstereceği gerçeği, İlaç Pasaportu’nun önemini ortaya koyuyor. Bugün artık tıpta gelinen nokta Farmakogenetik testi ile ilaçların hastanın genine uygun olup olmadığının saptanması. Bu durum artık hastanın tedavisi için kendi kişisel kılavuzu olan İlaç Pasaportu’nu Kişisel Tıp Doktoru ile oluşturmasına olanak sağlıyor. 

Kişiselleştirilmiş Tıp Doktoru Sibel Özgül doğru tedavi her bireyin “İlaç Pasaportu” olmasının önemine değiniyor ve ekliyor: “İlaçlar için kullanılan NNT (Number Needed to Treat) denen bir kavram var. Kısaca, “kaç hastayı tedavi edersek, bir tanesi ilave yarar görür” sorusunun cevabıdır bu. Örneğin NNT değeri 20 olan bir ilaç düşünün. Bunun anlamı, 20 hasta bu ilacı kullanırsa bir tanesinin yarar görmesidir. Diğerleri yarar görmedikleri gibi, bir de yan etki görebiliyorlar. 

Farmakogenetik, ilaç etkinliğinin genetik yapıya ve dolayısıyla bireylere göre değişimini inceleyen bir bilim dalıdır. Size özel hazırlanacak bir ilaç pasaportu ile kullanacağınız ağrı kesiciden, antibiyotiğe, kanser durumunda alacağınız kemoterapiye kadar genetiğinize göre uygun tüm ilaçları belirleyebiliyoruz. Kişiselleştirilmiş Tıp yaklaşımı ile gerçekleştirilen farmakogenetik analizler çoğu durumda hangi hastada hangi ilacın yarar sağlayacağını bize önceden söyler. Bu sayede hem ilaç maruziyetinin önüne geçer ve olası gereksiz yan etkiler önlenmiş olur, hem de gereksiz tedavi maliyetinin önüne geçilmiş olur.”