CANLI YAYIN SEKTÖRÜNDE ÇIĞIR AÇAN SERİ GİRİŞİMCİ 

“MUSTAFA GÜLEN”

RÖPORTAJ: AZİZ KARATAŞ

Her hafta olduğu gibi bu hafta da Aziz Karataş ile Bir Çay Söyleşisi adlı köşemizde çok

değerli bir konuk aldık. Yaptığı birbirinden değerli projelerle son zamanlarda adından sıkça söz ettiren ödüllü girişimci Mustafa Gülen ile Önceki gün bir araya geldik ve sizler için çok özel söyleşiye imza attık… 

Merhabalar Mustafa bey, söyleşimize hoşgeldiniz. Sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

Aslen Iğdır’lıyım fakat babamın tayini sebebiyle Erzurum Hınıs’ta doğdum. 2 yaşımdan 18 yaşıma kadar Kırklareli’nin Lüleburgaz ilçesinde büyüdüm. Bu sayede hem doğu hem batı kültürünü harmanlama fırsatım oldu.Yine babamın tayini sebebiyle liseyi bitirdikten sonra İstanbul’a taşındık ve hayatımın belirleyici dönemine adım attım. 2003’ten bu yana İstanbul’da hayatıma devam ediyorum.

Kariyerinizde bugüne kadar nasıl çalışmalar yaptınız, nasıl eğitimler aldınız?

İlkokul çağımdan beri ailemin yönlendirmesi sayesinde kahvehaneden telefoncuya, gümüşçüden internet kafeye kadar her okul tatilinde bir çok farklı sektörde bir çok esnafın yanında ticaretin temellerini görme imkanım oldu. Liseyi Kepirtepe Anadolu Öğretmen Lisesi’nde okumak bana mesleki olarak eğitimci bakış açısı kazandırdı. Üniversiteye hazırlanırken internette sohbet sunucuları açıp satmaya başladım. Newport üniversitesi, Bilgisayar mühendisliği bölümünden mezun oldum. İlk dükkanımı ise üniversite yıllarımda bilgisayar satış ve teknik servis olarak açtım. Sonrasında web hosting ve tasarım üzerine yeni şirketimi açtım. Bu süreçte aile firması olarak kısa bir süre inşaat sektöründe de faaliyet gösterdik. İlerleyen yıllarda restaurant, butik dans cafe, e-imza/e-fatura bayiliği ve oto alım-satım gibi bir çok farklı şirket açarak bazı girişimlerim oldu. Bu sebeple kendimi seri girişimci olarak tanımlayabilirim. Tabii bunların hepsi başarıyla sonuçlanmadı. Bir kısmında maalesef sektörün bana uygun olmadığını anlayana kadar ağır faturalar da ödediğim oldu.

Biraz da kurucusu olduğunuz Mustili Medya şirketinden bahsedelim. Fikir nasıl doğdu ve proje nasıl gelişti?

Otomotiv sektöründeyken boş zamanlarımda canlı yayın yapan arkadaşlarımın yayınlarına onlara destek olmak için girip zaman geçiriyordum. Teknolojiye olan ilgim ve yayın yapan arkadaşlara olan desteğim birleşince bu sektörün temellerine inmek kaçınılmaz oldu. 2007 yılında Türkiye pazarına yeni giren bir canlı yayın uygulamasından gelen teklif üzerine kendi ajansımı açmak ve aynı zamanda canlı yayın yaparak yayıncıların gözünden de bakabilme düşüncesi ağır bastı. Bunun üzerine ajansımı ilk etapta sanal olarak açarak yayıncıları mobil uygulamalarla buluşturmak ve onlara kazanç sağlamak beni mutlu etti. Bir çok farklı sektörden sonra hem insanlara yardım edebileceğim, hem de severek para kazanabileceğim bir sektöre adım atmış oldum. 4 üncü yılımızı doldurduğumuz bu senede şirketimiz ve ekip arkadaşlarımızla oldukça güzel günlere ulaşmanın mutluluğunu yaşıyoruz.

Biraz çalışmalarınızdan bahseder misiniz, Mustili Medya şirketi bizlere ne gibi hizmetler sunuyor? Misyonunuz nedir?

Mustili Medya Ajansı, Türkiye’de canlı yayın sektöründe yasallaşan, ofis ekibinin tamamı sigortalı çalışan ve 7/24 hizmete geçen ilk ve tek ajanstır. Geleceğin bireysel zekaya ve çabaya bağlı yeni gelir kaynağı olan ve günümüzde de hızla yayılan bu sektör, henüz kanuni olarak ülkemizde yer almamasına rağmen bu alanın temellerini yasal olarak vergi kanunlarına uygun bir altyapıda kurduğumuz için oldukça mutluyuz. Telefonunuz ve internetiniz varsa yayıncılık yaparak para kazanabileceğiniz sanal dünyaya açılan kapıda insanlara yol gösteren bir ekibiz. İstediğiniz saatte, istediğiniz yerde, istediğiniz kadar çalışarak para kazanma şansından bahsedince insanlar haklı olarak bu işin altında bir iş mi var diye düşünüyor. Fakat tam olarak kendi patronun ol deyimine uyan bir iş alanından bahsediyoruz. Aynı zamanda canlı yayın sektöründe Türkiye pazarına yeni giren canlı yayın uygulamalarına ve Türkiye’deki diğer canlı yayın ajanslarına danışmanlık hizmeti vermeye devam ediyoruz.

Geçriğimiz günlerde düzenlenen Yılın Starları Ödül töreninde en başarılı medya şirketi ödülünü aldınız, sizce başarının sırrı nedir? Sizin başarılarınızı çözümleyen en büyük sır neydi?

Başarının sırrı geçmişinizdeki tecrübelerden iyi ders çıkarıp, içinde bulunduğunuz şartları analiz ettikten sonra sabırla zamanı en iyi şekilde değerlendirmekten ve hedeflerinize ulaşmak uğruna herkesten daha çok fedakarlık yapmaktan geçiyor. Bunları yapmanıza rağmen başarıya ulaşamıyorsanız her adımınızı tekrar değerlendirip, bakış açısı farklı kişilerden yorum alabilir ve sabırla tekrar deneyebilirsiniz. Her şeye rağmen istediğiniz sonuca ulaşamıyorsanız bir sebebi vardır diyerek motivasyonunuzu bozmayıp yeni yollar denemeniz gerekir.

Günümüzde bir çok medya şirketleri var. Sizce insanlar neden sizi tercih etmeli sizin diğer medya şirketlerinden ayıran en önemli özelliğiniz nedir?

Herkesten daha iyi ve daha çok çalışıyorsanız, niyetiniz iyi ve çabanız yeterliyse zaten tercih sebebi oluyorsunuz. İnsanların bize güvenip bizimle çalışma sebebi ise bunca zamandır kimsenin güvenini boşa çıkarmayıp elimizden gelen bir şey varsa mutlaka yapacağımıza emin olmalarıdır. Kısacası en büyük reklamımız hali hazırda bizimle çalışan insanlardır.

Marka iş birlikleri konusunda seçici misiniz? Kriterleriniz neler?

Bir çok marka, uygulama, ajans veya bireysel çalışan kişilerden bir çok iş birliği teklifi alıyoruz fakat geçmiş tecrübelerime dayanarak ortaklık açıkçası pek bana göre değil. Bu yüzden şartlar bize uyuyorsa veya bize göre değiştiriliyorsa iş birliği yapıyoruz. Aksi takdirde sonucundan mutlu olmayacağımızı hissettiğimiz iş birliklerine sıcak bakmıyoruz. Hatta mümkünse dostlarımıza yönlendiriyoruz.

Sosyal medyanın yayılma gücüne karşı ne düşünüyorsunuz? Televizyon dünyasının biteceğini düşünüyor musunuz?

Öyle bir dönemdeyiz ki değişime ayak uydurmuyorsanız, hangi sektörde olursanız olun maalesef ticaret hayatınız daha iyi noktalara gelemez. Sosyal medya her gün yeni bir yola girmeye açık bir alan olduğu için siz de her gün değişime açık olmalısınız. Televizyon, internet bu denli yayılana kadar insanların vazgeçilmeziydi fakat şu an istediğiniz içeriği internette bulabiliyorsunuz. Televizyon dünyası da elektronik ortama uymadığı sürece maalesef insanların yokluğunu hissetmediği bir dünya olmaya mahkumdur. Örneğin klasik televizyon dünyası yerine tüm kanalların tüm programlarının elektronik ortamda olduğu ve hatta kendi mobil uygulamalarından istenilen saatte o günkü istenilen içeriğin izlenebildiği bir yapıya girmelidir. Aksi takdirde ilerleyen dönemlerde maalesef birer birer sanal dünyadan uzak olan televizyon kanallarının kapandığını göreceğiz.

Bundan sonraki projeleriniz neler olacak? Nasıl planlarınız var?

Bundan sonraki projelerimizde öncelikli olarak Youtube ve yapımcılık alanında ilerlemeyi düşünüyoruz. Her girdiğimiz işte başarılı olmayı hedeflediğimiz için bir süredir alt yapı hazırlıklarımız devam ediyor. Doğru şartlar oluştuğunda ise canlı yayın sektöründeki tecrübelerimizi kendi kanalımızda farklı konularda sizlerle paylaşacağız.

Bunca iş trafiği içinde, aşmazlarınız mutlaka oluyor bunları nasıl çözüyorsunuz?

Tabii ki oluyor. Bunların başında canlı yayın ajanslarının kar oranı ile Türkiye’de henüz resmileşmemiş ve bilirkişisi olmayan iş sektörümüzün vergi oranı ayarlamasının bulunmaması ve kanuni olarak bazı giderlerimizin resmiyette kabul görmemesi yüzünden maddi olarak bazen aşmazlarla karşılaşıyoruz. Her hedefimiz gerçekleşmiyor fakat elimizden geleni yaptıysak, vicdanımız rahatsa, yeni hedefler belirleyip elimizdekiyle mutlu olmayı öğrendik. Bu da motivasyon kırılmasını engelliyor.

Çocukken hayalini kurduğunuz mesleği mi yapıyorsunuz?

Çocukken bir çok mesleğin hayalini kurdum fakat hayat bana hayal kurmak yerine kendimi tanıyıp, kendime uygun hedef koymayı ve seveceğim işi yapmayı öğretti. Bu yüzden herhangi bir kriz durumunda seveceğim farklı bir hedef koyup bu alanda da başarıya ulaşabileceğime inandığım için gelecek kaygım yok.

İşinizden arta kalan zamanlarınızı nasıl değerlendiriyorsunuz?

İşimiz dönemsel olarak yoğunlaştığı için işten fırsat bulduğum anda aklıma gelen ilk mutlu olabileceğimi düşündüğüm yere gitmeyi tercih ediyorum. Anlık olarak telefonda konuştuğum arkadaşımın şehrine gitmek, bir anda karar verip bir grup arkadaşımla plan yapmak üzerimdeki tüm iş yükünü alıyor.

İş hayatı ile ilgili hedefleriniz neler? Sizce başarılı bir iş insan nasıl olmalı?

Hedeflerim bazen ufkumu açan en ufak bir cümleden veya gelişmeden sonra değişebiliyor. Başarabileceğime emin olduğum anda o fikiri hedef haline getiriyorum ve sonuca ulaşmak için adım atmaya başlıyorum. Başarılı bir iş insanı, yaptığı işi gelecek işlerine yatırım olarak gören kişidir.

İş hayatına yeni atılmayı düşünen gençlere ne gibi tüyolar verebilirsiniz?

Lise çağlarımda okulumuza gelen mezunlardan sırf geldikleri ve anlattıkları için tavsiyelerini dinlerdik. Tavsiye verirken bilmişlik taslar gibi değil de yaşadığım tecrübeleri paylaşmayı tercih ediyorum çünkü bence tüyo, herkese değil gerçekten isteyene verilir. İlla ki genç girişimci arkadaşlarıma tavsiye vermem gerekirse; kurulan cümlelere değil, ulaşılan sonuçlara bakmalarını tavsiye ederim. Herkesin kendine göre bazı doğruları vardır. Örneğin dolandırıcılıkta bir meziyettir fakat bunu kendine yakıştıran kişinin yapacağı iştir. Tedbiri elden bırakmadan, doğru yolu tercih ederlerse belki hayattaki en iyi iş insanı olmayabilirler ama yastığa kafalarını koydukları zaman daha çok çaba göstererek hem huzurlu hem de mutlu bir başarıya ulaşabileceklerine emin olabilirler.

Hayatta olmazsa olmazlarınız var mı?

Hayattaki en büyük olmazsa olmazım kimseyi kandırmamaktır. Söylemiş olmak için söylenilen bir çok söz bazen söyleyeni, bazen dinleyeni üzer. Aile veya manevi değerler gibi bazı değişmezleriniz olduğu sürece sizin için doğru olanı savunma ve o yolda doğru bildiğiniz şekilde yaşama imkanınız olur. Bu da kişiyi prensipleri olan bir birey haline getirir.

Bu sektörde başarılı bir yönetici olarak edindiğiniz en büyük tecrübe nedir?

İmkanlarınız kadar değer görürsünüz fakat zor zamanınızda yaptığınız iyilikler ve verdiğiniz emekler kadar ayakta kalabilirsiniz.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Hayat bize hep yeni bir gündem sunacak. Geçmiş ne güzeldi şeklinde düşünmek yerine karşımıza çıkan durumların gerçekliğini kabul edip bu durumu en iyi şekilde yönlendirmeleri ve vicdanımızın rahat olması bence ömrümüzü uzatan ve bizi mutlu kılan en büyük stratejidir. Sizlere ve okudukları için tüm okuyucularımıza teşekkür ederim.

Biz de Önce Vatan Gazetesi ailesi olarak bizimle yaptığınız bu özel ve içten röportajdan ötürü değerli sanat yüreğinize şükranlarımızı sunar, gelecek çalışmalarınızda başarılar diliyoruz…