Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde bugün başlayan 3. Turizm Şurası'nda, Kültür ve Turizm Bakanı Numan Kurtulmuş'un moderatörlüğünde gerçekleştirilen Bakanlar Oturumu'nda yaptığı konuşmada, sağlık ve turizm kelimelerinin "turist sağlığı" ve "sağlık turizmi" olarak iki şekilde bir araya getirilebildiğini söyledi.
"Turist sağlığı" kısmının başka bir amaçla Türkiye'ye gelen kişinin sağlık sorunları olduğunda bu sıkıntısının çözülmesini kapsadığını anlatan Demircan, turistlerin sağlık ihtiyacının karşılanması için kolay ulaşılabilir imkanlar sunulması ve turistik bölgelerde sağlık hizmetlerinin standardının artırılmasının önemine işaret etti.
Kendi ülkesinin dışında sağlık hizmeti alan kişilerin ise "sağlık turizmi" kapsamında ele alındığını aktaran Demircan, "Bugün erişilen rakamlara göre, dünya üzerinde 2016 yılında 30 milyon insan sağlık turizmine konu oluyor ve ülkesinin dışına çıkıyor. Bu 30 milyon insanın sağlık turizmi pazarında harcadığı para 500 milyar dolar. Sağlık turizminde turist sayısını artırabilirsek turizm gelirini de ciddi bir şekilde artırmış olacağız." dedi.
Türkiye'nin bu alandaki insan gücüne de değinen Demircan, şu değerlendirmeyi yaptı:
"Türkiye, insan gücü noktasında sağlık hizmetleri açısından fevkalade iyi bir yerde. Her ne kadar uzman ve pratisyen hekim açığımız varsa personel açısından sağlık hizmetleri açısından sıkıntılar yaşıyorsak da Türkiye sağlık hizmetleri alanında çok üst düzeyde bir eğitim verebilmekte ve çok kaliteli hekimler ile sağlık hizmeti verecek yardımcı sağlık personeli yetiştirebilmekte. Bu, bizim büyük bir imkanımız. Türkiye, sağlık açısından dünya standartlarının hiçbir zaman gerisinde kalmadı ve çoğu alanda standartların hep önünde yol aldı."
"2023'e kadar bir trilyon dolara ulaşacak sektörden bahsediyoruz"
Sağlık turizminin gelişebilmesi için yapılması gerekenler olduğuna işaret eden Demircan, "Türkiye'ye şu anda uluslararası hastaların geldiği ilk 10 ülke, Libya, Irak, Almanya, Azerbaycan, Rusya, Suriye, Türkmenistan, İngiltere, Afganistan ve Hollanda şeklindeydi. 2016'da Almanya, Azerbaycan öne geçti." bilgisini paylaştı.
Bakan Demircan, sağlık turizmiyle ilgili yasal düzenlemeye ilişkin de "Sağlık turizmiyle ilgili son yasal düzenleme Meclis'e gönderilecek şekilde hazır hale getirildi. Kamuoyuyla da paylaştıktan sonra sağlık turizmiyle ilgili yasal düzenlemelerin alt yapısını tamamlamış olacağız." açıklamasını yaptı.
Sağlık turizminde sağlık hizmeti verecek yerlerin doğru tanıtılmasının, merdiven altı pazarlamaya konu edilmemesinin çok önem taşıdığına dikkati çeken Demircan, sunulan hizmetin ancak doğru şekilde yapılması ve tanıtılmasıyla sürdürülebilir hale getirilebileceğini vurguladı. Demircan, "Yoksa bu ihtiyacı merdiven altı sektöre terk edersek, akreditasyona dikkat etmezsek ve devletten devlete mevzuat ve anlaşmalarla taahhütler açısından, kurumlar açısından özellikle de ödemelerin yapıldığı kurumlar açısından belli sözleşmeler yapılmazsa bilelim ki bu alanı yine bazı alanlarda olduğu gibi akreditasyonu olmayan yapılar, işletmeler işgal eder ve arzuladığımız o yüksek verimliliği yakalayamayız." diye konuştu.
Demircan, Türkiye'nin bu alandaki hedefinin belli olduğunu dile getirerek "2023'e kadar geçecek 6 yıl içerisinde bir trilyon dolara ulaşacak bir sektörden bahsediyoruz." dedi.
