Başbakan Yardımcısı Atalay Reyhanlı'daki patlamaları gerçekleştirenlerin Suriye'deki rejim yanlısı El Muhaberat örgütüyle bağlantılı olduğunu bildirdi.
Başbakan Yardımcısı Beşir Atalay, beraberindeki İçişleri Bakanı Muammer Güler, Sağlık Bakanı Mehmet Müezzinoğlu, Adalet Bakanı Sadullah Ergin ve Emniyet Genel Müdürü Mehmet Kılıçlar ile valilik binasında düzenlediği basın toplantısında, Reyhanlı ilçesindeki Atatürk Meydanında 5 dakika arayla 2 patlamanın meydana geldiğini hatırlattı.
Patlamalardan birinin meydanda, diğerinin postane binası önünde gerçekleştiğini belirten Atalay, şunları söyledi:
"Bu meydan vatandaşlarımızın çok yoğun olarak bulunduğu bir meydan. Cumartesi günü öğleden sonra, tatil günü, çok fazla sayıda insanın bulunduğu bir yer. Bu yüzden çok fazla can kaybımız ve yaralımız var. Meydana gelen patlamalarda büyük çoğunluğu vatandaşlarımız olmak üzere şu ana kadar 43 kişi hayatını kaybetmiştir. Halen yaralılarımız var. 100'ün üzerinde yaralımız ayakta tedavi edilmiştir.
Halen 53 yaralımız uygun sağlık merkezlerinde tedavi edilmekte. Bunlardan bir kısmı civar illerde. Ankara'ya, İstanbul'a gönderilenler de olmuştur. Ambulans uçaklarımız da dahil tüm imkanlarımız seferber edilmiştir. Tabii ki idari makamlar ve güvenlik güçlerimiz tarafından gerekli önlemler alınmış olup, olayda hayatını kaybedenlerin kimlik tespit çalışmaları da yapılıyor. Şu ana kadar 18 kişinin kimliği tespit edildi, diğerleriyle ilgili de çalışmalar devam ediyor."
Suriye bağlantılı
Olayı gerçekleştirenlerle ilgili çalışmaların da büyük oranda bittiğini ifade eden Atalay, "Olayın faillerinin tespitiyle ilgili çalışmalar büyük oranda tamamlanmıştır. Saldırıyı düzenleyen örgüt ve mensuplarının Suriye'deki rejim yanlısı El Muhaberat örgütüyle bağlantılı oldukları belirlenmiştir. Örgüt de bellidir, kişiler de büyük oranda bellidir. Plaka tespitleri vesaire yapılmıştır. Menfur hadisenin Suriyeli sığınmacılarla, Suriye muhalefeti ve Suriyeli sığınmacılarla ilgisinin olmadığı kesindir" diye konuştu.
Tüm imkanlarını seferber edildiğini ve yapılması gereken tüm işlemlerin yapıldığını vurgulayan Atalay, "Bu acı olay tabi ki hepimizi çok üzmüştür. Şiddetle kınıyoruz. Gereken yapılacak, onların cezaları da verilecek" dedi.
Tespitlerimiz Türkiye içinden
Atalay, patlama öncesinde önlem alınıp alınmadığı yönündeki bir soruyu da "Cilvegözü olayından sonra özellikle sınır kapılarımızda çok fazla tedbir alındı. Araç giriş çıkışlarıyla ilgili çok fazla tedbirler alındı, halen tedbirler sürüyor. Ama bu olayın sınırdan mı geldiği, buradan mı olduğu tabi konuşuldu sizin sorunuzla ilgili. Bizim şimdiki tespitlerimiz Türkiye içinden" diye yanıtladı.
Güler: Olayın sığınmacılarla ilgisi yok
İçişleri Bakanı Muammer Güler de ilçede üçüncü patlama yaşandığı yönündeki haberlerin gerçeği yansıtmadığını bildirdi. Güler, "Bir apartmanın girişinde mazot tankındaki kaynak işlemi, bu bir patlama olarak yansıtıldı" dedi.
Güler, şunları söyledi: "Olayın faillerine yönelik tespit işlemleri büyük ölçüde tamamlandı. Olayı gerçekleştiren örgüt, bağlantılı olduğu kişiler tespit edildi. Bunların Suriye'deki rejim yanlısı örgütlerle ve oradaki istihbarat örgütleriyle irtibatlı oldukları tespit edildi. Malumunuz geçtiğimiz günlerde Cilvegözü'nde meydana gelen patlamada da benzer bir çalışmayı polisimiz süratle geliştirmişti. Ancak olayın hemen akabinde manipülasyon amaçlı ve olayı bazı ismi verilen örgütler üzerinden onlar gerçekleştirmiş gibi bir farklı ortam yaratılmaya ve özellikle de belirli kesimler üzerinde tahrikler ve provokasyonlar yapılmaya çalışılmaktadır. Vatandaşlarımızın bu konuda hassas olmalarını istiyoruz.
Sayın Başbakan Yardımcımız da ifade etti, bu olayın Suriye'deki muhaliflerle ve özellikle Türkiye'deki Suriyeli sığınmacılarla kesinlikle bir ilgisinin olmadığını kamuoyunun özellikle de Reyhanlılı vatandaşlarımızın, Hatay'daki vatandaşlarımızın bilmesini ve bu anlamda sosyal medya üzerinden vatandaşlarımızı belirli yönlere tahrik etmek için yapılan provokasyonlara da çok dikkatli olmalarını istiyoruz."
Bakan Güler, bir gazetecinin olayın Cilvegözü'ndeki patlamayla bağlantısı olup olmadığı yönündeki sorusu üzerine "Şuanda ismini açıklamadığımız ama kendi tespitlerimizde ismi belirli olan bir örgütle ve bağlantılı olan kişilerle alakalı olduğunu biliyoruz" diye konuştu.
