TBMM Başkanı Cemil Çiçek, Balkanlar'da etnik ve kültürel çeşitliliğin korunması gerektiğini belirterek, ''Ancak etnik farklılıklar ayrışmalara yol açmamalıdır'' dedi.

Çiçek, Makedonya Meclisi Genel Kurulu'na hitap etti.
Türkiye ile Makedonya arasında her alanda mevcut dostluk ilişkilerinin temel köprüsünün insani bağlar olduğunu ifade eden Çiçek, şunları söyledi:
''Makedonya kökenli Türk vatandaşları ile Türk kökenli Makedonya vatandaşları, iki ülke arasındaki dostluk köprüsünün en sağlam ayaklarını oluşturmaktadır. Halklarımız arasındaki bu dostluk ve dayanışmanın daha da gelişmesini canı gönülden temenni ediyorum. Bildiğiniz üzere, Makedonya'daki Türk toplumu ülkedeki üçüncü büyük etnik grup konumundadır. Makedonya'daki Türkler, bu ülkenin temel taşlarından biridir. Devletlerine sadakatle bağlı ve diğer toplumlarla kardeşçe yaşayan Makedonyalı Türkler, kendi dillerine, kültür miraslarına ve kimliklerine sahip çıkarak, Makedonya'nın zenginliğine katkıda bulunmaktadırlar. Mevcut yasama döneminde Meclisinizde iki Türk asıllı milletvekili bulunmaktadır. Makedonya Türklerinin bu yüce kurumda temsil edilmesi gurur vericidir.''

Kilit konumda
Dünya tarihinde ve özellikle Avrupa siyasi sahnesinde kilit bir konuma sahip olan Balkanlar'ın önemine işaret eden Çiçek, ''Türkiye'nin dış politikasında özel bir önemi haizdir. Bu karmaşık coğrafyada etnik ve kültürel çeşitlilik korunmalı, ancak etnik farklılıklar ayrışmalara yol açmamalıdır. Bundan böyle Balkanlarda istikrarın geri dönülmez şekilde yerleşeceğine, bu güzel bölgenin hoşgörü ve barışla anılır hale geleceğine inanıyorum'' görüşünü ifade etti. 

Çiçek, şunları kaydetti:
''Makedonya,, karmaşık Balkan coğrafyasında etnik barış konusunda yaşadığı sorunları aşmış, başarılı bir ülke konumundadır. Son dönemde yaşanan topluluklararası ahengi zedeleyici mahiyetteki üzücü hadiselerin, bu başarıya gölge düşürmemesi en samimi arzumuzdur. Bunun için tüm tarafların ülkedeki kültürel zenginliğin ve toplumsal ahengin korunmasına katkı sunması önemlidir.
Parlamenter sistemin sorunsuz işlemesi, farklı siyasi eğilimlere sahip partilerin demokratik teamüllere uygun şekilde diyalog yoluyla sorunları aşabilmeleri, diğer demokratik ülkelerde olduğu gibi, Makedonya'da demokrasi ve barışın daha da pekişmesi açısından olmazsa olmaz koşullardır."