SAMSUN

Sağlık Bakanı Ahmet Demircan, Vezirköprü Belediyesi Düğün Salonu'nda gerçekleştirilen partisinin ilçe kongresinde yaptığı konuşmada, Türkiye'nin içinde bulunduğu coğrafyanın kolay bir coğrafya olmadığını söyledi. 

Zor bir süreçten ve dönemden geçildiğini belirten Demircan, şöyle devam etti:

"Böyle zor coğrafyada hem tutunmak hem varlığını sürdürmek, beka problemini çözmek hem de kalkınmak, gelişmek, güçlenmek ve bu gücünden mazlumların, komşuların, diğer insanların ihtiyaçlarını istifade ettirmek fevkalade büyük bir iştir. Böyle büyük bir işi başarmak, büyük lider Recep Tayyip Erdoğan'ın arkasında ve böyle büyük bir milletin desteği ile olur. Bu gayret başarıya ulaşacaksa bu zafer, milletin zaferi olacaktır."

Osmanlı padişahı Abdülhamid Han'ın hatıralarında, "Atalarımız çadırı sırtlanların yolu üzerine kurmuştur. Burada güçlü olursanız dünyaya yön verirsiniz. Zayıf olursanız ayak altında kalırsınız." sözlerinin bulunduğunu anlatan Demircan, "Bu, gerçekten öyle. Burası öyle bir coğrafya. Bu coğrafyada zayıf devlet yaşamaz. Güçlü olmak zorundayız. İşte bu yolda gayret eden bir aziz milletin başarı hikayesidir bu." diye konuştu.

Demircan, Türkiye'nin daha düne kadar bütün savunma sanayisinin dışa bağımlı olduğuna dikkati çekerek özellikle Zeytin Dalı Harekatı'nda kullanılan mühimmatın yüzde 90'ından fazlasını kendisinin yaptığını, bütün savunma sanayisinde ise yerliliğin yüzde 65'in üzerine çıktığını vurguladı.

Bu coğrafyada emelleri olanların gayretlerinin sona ermediğinin altını çizen Demircan, şunları söyledi:

"Çadırımızın kurulu olduğu coğrafyaya saldıran sırtlanlar, ellerini bu coğrafyadan çekmiş değil. Tabii Osmanlı bu coğrafyayı o sırtlanlardan 600 yıl koruyan bir aslandı. Ömrü vefa etmedi ama Osmanlı ölürken aslanın yavrusu doğdu, Türkiye Cumhuriyeti. Bu bölgeye saldıran sırtlanlar biliyor ki aslanın yavrusu büyüyünce aslan oldu. Şimdi o aslan yavrusu büyüdüğü için telaşa kapıldılar ama onlar istemese de bu coğrafyada aslan, üzerine düşeni yapacaktır."

Bakan Demircan, Türkiye'nin güvenliğini, bağımsızlığını, egemenliğini, sınırlarını tehdit eden bir terör belasıyla karşı karşıya olduklarını aktararak şu değerlendirmeyi yaptı:

"Ona karşı gayet doğal olarak kendi varlığımızı, birliğimizi korumak, güvenliğimizi sağlamak için müdahale ettik. Gereken yapılıyor. İnlerine kadar gidilecek ve o tehdit ortadan kaldırılacaktır. Bu millet kendi güvenliğini tehdit eden unsurları ortadan kaldıracak kudrete sahiptir. Bunun da yolu birlik ve beraberliğimizi daha da güçlendirmek, gücümüzü daha da artırmaktan geçer."