Başbakan Binali Yıldırım, burada yaptığı konuşmada, Astana toplantılarına ilişkin, "Bu süreç Cenevre'de kalıcı barışa engel bir süreç değildir, rekabet eden bir süreç değildir. Bu süreç aslında Cenevre'de Suriye'nin toprak bütünlüğünü esas alan ve Suriye'de teröre bulaşmamış bütün etnik yapıların temsil edileceği, devamlı istikrarlı bir yönetime dönüşmesi için ön hazırlıktır. Bu konuda gerek koalisyon gücünü oluşturan ülkelerin, gerek Amerika Birleşik Devletlerinin bundan sonra daha fazla sorumluluk almaları icap etmektedir." dedi.

"3 bin 600 DEAŞ mensubunu etkisiz hale getirdik"

DEAŞ ile mücadele konusunda Fırat Kalkanı çerçevesinde çok önemli bir iş yaptıklarını belirten Yıldırım, "3 bin 600 DEAŞ örgüt mensubunu etkisiz hale getirdik Suriye toprakları içerisinde. Ayrıca ülkemize girmeye çalışan 50 binin üzerinde yabancı savaşçıyı, 54 farklı ülkeden gelenlerin girişine izin vermedik, kapıdan geri çevirdik. Ayrıca 5 binden fazla DEAŞ mensubunu da gözaltına aldık. Bunların 3 bin civarında olanı da tutuklandı, hapse atıldı. Bir yandan hukuki mücadele devam ederken bir yandan da güvenlik esaslı mücadele aynı kararlılıkla devam ediyor." şeklinde konuştu.