Hayalle gerçeğin doğayla tarihin harmanlandığı yer Kapadokya, 60 milyon yıl önce Erciyes, Hasandağı ve Göllüdağ’ın püskürttüğü lav ve küllerin oluşturduğu yumuşak tabakaların milyonlarca yıl boyunca yağmur ve rüzgâr tarafından aşındırılmasıyla ortaya çıkan bölgedir.

Kapadokya adı en eski M.Ö. 6. yüzyılda Pers kaynaklarında görülür. Katpatuka olarak geçen bu ismin kaynağı belirsizdir. Bazı uzmanlar Luvi dilinde "Alçak Ülke" anlamına geldiğini öne sürmüşlerdir. Ama daha sonraki araştırmalar "aşağı, aşağıda" anlamına gelen "katta" zarfının Hititçe olduğunu, Luvi karşılığının ise "zanta" olduğunu göstermektedir.

Biraz tarihi bilgiden sonra bizim maceramıza geçelim…

Bir kongrede eğitimci yazar olarak davet edildiğim Kapadokya ya adeta uçarak gittim

Sebebine gelince ben perileri severim.

Yani gizemli tarihi, yeraltı şehirlerini çok severim

Birde yılın bu zamanları o kadar güzel olur ki peribacaları adeta fısıltıları duyarsınız

Ee bir de yeni kitabım Derinkuyu maceralarını tekrar bir gözden geçirmek için düştük yola.

Önce Göreme, Ürgüp, Avanos derken her yeri adımladık.

Hadi nereler gezilmeli, ne yemeli, ne içmeliyi konuşalım…

1) Göreme Açık Hava Müzesi

Rahat ayakkabılarla kocaman bir alanda dünyaca ünlü açık hava müzesi… 4. yüzyılda inşa edilmiş ve Hristiyanlık tarihi açısından da büyük bir öneme sahip. Tokalı Kilise, Elmalı Kilise, Azize Barbara Şapeli, Yılanlı Kilise ve Karanlık Kilise, müzenin en önemli yapıları arasında yer alıyor.

2) Uçhisar Kalesi

Kapadokya bölgesinin en yüksek noktasında konumlanan Uçhisar Kalesi, oldukça etkileyici panoramik manzarası ile dikkat çekiyor. Nevşehir’de görülmesi gereken tarihi yerler arasında bulunan kale, savunmaya amaçlı kullanılmış. İçerisinde kayalardan oyulmuş odaların, tünellerin ve sığınakların bulunduğu Uçhisar Kalesi, Nevşehir’in en can alıcı noktalarından biri.

3) Derinkuyu Yeraltı Şehri

Benim için Benim Gözümle Gezelim maceracıların ilk durağı bu özel yer… Yaklaşık 85 metre derinliği ile Nevşehir’in en büyük yeraltı şehirlerinden biri olma özelliği taşıyan Derinkuyu Yeraltı Şehri, tarih boyunca çeşitli medeniyetler tarafından barınak ve savunma amacıyla kullanılmış. 8 katlı olan Derinkuyu Yeraltı Şehri, ilk Hristiyanlar tarafından Romalı askerlerin zulmünden korunmak için yapılmış. Uzun süre dışarı çıkmadan yaşanabilecek alanların oluşturulduğu Derinkuyu Yeraltı Şehri’nde mutfaklar, kiliseler, su kuyuları, havalandırma bacaları ve bir adet de misyonerler okulu gibi farklı yapılar bulunuyor.

Bu listeye;

Ihlara vadisi,

Üç güzeller,

Temenni tepesi,

Ürgüp,

Avanos,

Asmalı Konak,

Ürgüp müzesi,

Özkonak yer altı şehri,

Büyükanıt yeraltı şehri gibi birçok rota eklenebilir…

Asmalı Konak otel olmuş içi gezilmiyor, sonra demedi demeyin.

Bir de meşhur balon turu ve ATV turu deneyimi yaşayın, atlara binin ama fiyatlar turistlere göre demedi demeyin.

Biz bir de ilk defa düzenlenen at festivaline denk geldik.

Nerde kalalım derseniz, alternatif çok. Ben ruhuma iyi gelen mağara evler tipi oteli tercih ettim iyi ki de etmişim. Bir güzel otantiklik yaşadık. Uzun lafın kısası  Kapadokya sizi hayallere götüren yerdir. Gidin gezin gelin bize yazın.

Bir de bizim Derinkuyu maceramız okuyun derim…

Hadi perilere kulak verelim.