Kaan Erkam’ın 25 yıl önce kaleme aldığı yapımcılığını Neşe Aydınlar’ın üstlendiği, Taha Aykın’ın yönetmen koltuğuna oturduğu “ÖTANAZİ” adlı oyunun kadrosunda Gökhan Yet ve İdil Demet Şimşek yer almaktadır. Sade bir dekor kullanılarak sahnelenen oyun daha ilk dakikalardan itibaren esprileri ile izleyicisini avucuna alırken Gökhan Yet ve İdil Demet Şimşek oyunculukları ve performanslarıyla alkışı hak ediyor.
Oyunun konusu;
Halil karakterinin içinde barındırdığı İbrahim ile çatışmalarına ve melek olduğunu iddia eden ama hiç meleğe benzemeyen gizemli bir kadın karakterimizin olaylara yaklaşımına şahit olacaksınız. İkiz kardeşi İbrahim'i doğarken öldürdüğünü düşünen Halil iki kişiliği de içinde yaşıyordur. Ölüm kavramını farklı bir açıdan izlerken, renkli dialoglar ile gülmekten kendinizi alıkoyamayacaksınız. Ama ölmek o kadar kolay değildir. Arafta karşısına bir melek çıkar ama melek mi yoksa şeytan mı belli olmayan bu güzel kadın onu sorgulamaya başlar. Oyunun dekoru doğum ve ölüm simgeleri gibidir. Karakterlerimiz perdeden çıktıkları her seferde başka kişilikte ve başka karaktere can vermektedir.
Performansıyla göz kamaştırıyor
1986 yılında Zeytinburnu Halk Eğitim Merkezi'nde tiyatroya ilk adımını atan Niyazi Gezer performansıyla izleyicilerini büyülemeye devam ediyor.
Niyazi Gezer Müştemilatta Şenlik Var " adlı oyunda yaşar kıldığı diyabet hastası baba rolüyle
sahnede rüzgar estirirken " Komşumu Kim Öldürdü ? "adlı oyunda emekli subay kimliğinde yine doğal içten oyunculuğunu, sempatisini ortaya koyuyor ve " Meyhanede " canlandırdığı Neyzen ile bir anda yıldızlaşıyor, hak ettiği alkışı fazlasıyla alıyordu.
1990 yılında Türk Tiyatrosu’nun önemli isimlerinden biri olan Kaan Erkam ile Oda Tiyatrosu’nu kuran Niyazi Gezer sadece oyunculuk yönüyle değil aynı zamanda kendi yazdığı ve çeşitli yazarların oyunlarında oyunculuk, yönetmenlik, yönetmen yardımcılığı yapmıştır. Gezer " Ben ve Ben " adlı oyununu yazmak için, özel izinle Ruh ve Sinir Hastalıkları Hastanesine yatarak, orada tedavi gören hastaları gözlemlemeyi başarmış ve bunu oyununa yansıtarak bir ilke imza atmış ve bu oyundan sonra da bir dönem psikiyatrik tedavi almıştır.
“DİKTAT” dikkat çekiyor!
Enzo Cormann'ın yazdığı, Nükhet İzel'in dilimize çevirdiği, Gökhan Doğrusoy'un yönettiği, " Diktat " adlı oyunda Hira Ogeday Erkut, Selin Türkmen başarılı yorumlara imza atmışlar.
Tripler ve Traklar arasında yaşanmış iç savaşın izleri henüz taptazedir. Bilip de söylenemeyen şeyler, hudutsuz isyanlar ve susma anları arasında Piet ve Val tam yirmi beş yıl sonra yeniden karşılaşırlar. Direnerek, başkaldırarak ya da sinerek aşmaları gereken bir eşik vardır önlerinde.
Val ve Piet geçmişleriyle yüzleşmek, açık kalmış, kanlı kangrene dönüşmüş hesapları tek tek kapatmak zorundadır...yitik ruhlardan, peşlerini bir türlü bırakmayan hayaletlerden başka nasıl kurtulacaklardır ki zaten ?
En amansız, en acımasız hadiselerle sınanırlen, bir ' belki ' ye sığındılar...
En son görüştüklerinde Val sekiz, Piet yirmi iki yaşındaydı. Ellerinden tüy gibi uçup giden senelere rağmen, yine de 'kendi' yaralarından tanıdılar birbirlerini. Hayatlarında eksik bir sayfa kalmayacaktı, kalmaması gerekiyordu.
Piet gözlerinde derin hayal kırıklıklarıyla bir an durdu...öyle, kısacık bir an.
Hira Ogeday Erkut ( Val ), Selin Türkmen ( Piet ) zaman zaman şiirsel gerçekliğin üstüne oturttukları yorumlarında, 'korku, hiddet, kaygı, kinin doruğuyla yalnızlığın, çaresizliğin sıfır noktası arasında dönüp dolaşan ödeşmeleri, her iki karakterin sarsıntılı ruh hallerini' başarıyla yansılamışlar.
İçime karga uçuştu
Büyülü Gerçekçi Akımda Güçlü Bir Kalem! “İçime Karga Uçuştu” öykü kitabıyla Tuba Ayşe Özgür, gerçekliğin sınırlarında yaşamı sorgulatıyor!
Tuba Ayşe Özgür, yazım dünyasına iddialı girişiyle iki romandan sonra şimdi de öykü kitabı “İçime Karga Uçuştu” ile raflarda yerini alıyor. İlk romanı “Büyü Bozumu” ile iç içe geçen hikâyelerin arasında yedi nesil kadını anlatırken, “Benim Kalbim Dikdörtgen” de ise üslubu ve anlatım tekniğiyle okuyucularına ters köşe yaptı. Biraz absürt, biraz teatral ve biraz da öteki gözüyle, karakteri âdeta kanlı canlı okuyucunun karşısına çıkardı ve okura film sahnesinde hareket ediyormuş hissini yaşattı.
Yeni kitabı “İçime Karga Uçuştu” ise öykü seçkisi olarak yerini alıyor. Bu kitabında eksik kelimeleri, eksik yaşamlarla tamamlarken okuyucuyu kendi yüzleşmesine bırakan tarzıyla oldukça dikkat çekiyor. Her bir öyküde okuyucuya karakter ile birlikte yaşamı sorgulatıyor. Banliyö Yayınları’ndan çıkan “İçime Karga Uçuştu” ile yazar, gerçekliğin sınırlarını zorlayarak, hikayelerinde özgün kozalar örüyor. Yirmi bir öykü ile okuyucuya büyülü derin bir yelpaze sunuyor.
Deliler Gibi
Türk müziğinin en güçlü solistlerinden İlkay Toktaş, kırık dökük bir aşkın derinliklerine inen yeni parçası "Deliler Gibi"yi 13 Eylül Cuma günü müzik severlerin beğenisine sundu.
"Deliler Gibi," ayrılığın acısını ve duygusal karmaşasını anlatan etkileyici bir balad. Bu hüzünlü şarkıda Toktaş'a Ayna grubunun solisti Erhan Güleryüz ve klarnet sanatçısı Hüsnü Şenlendirici eşlik ediyor. Güleryüz'ün güçlü söz, müzik ve aranjesi ile Şenlendirici'nin etkileyici klarnet melodileri, parçanın duygusal yoğunluğunu artırıyor.
Bu parça, sevgi dolu bir ilişkinin sona ermesinin ardından yaşanan duygusal çalkantıları ve içsel mücadeleleri samimi bir dille ifade ediyor. "Deliler Gibi," severek ayrılmanın getirdiği karmaşıklığı ve acıyı bir tür manifesto haline getiriyor. Şarkının sözleri, ayrılığın yıkıcı etkilerini derinlemesine ele alırken, müziği de bu duygusal yükü yansıtacak şekilde tasarlandı.
İlkay Toktaş, "Deliler Gibi" ile dinleyicilerine yalnızca bir şarkı değil, aynı zamanda ayrılığın derinliklerine dair bir yolculuk sunuyor
Yusuf Güney sürprizi!
Son dönemlerde ortaya attığı iddialarla gündemden düşmeyen ünlü şarkıcı Yusuf Güney yoga ve meditasyonla sakinleşiyor… Yusuf Güney, katıldığı bir Tv programında “Astral seyahat sırasında gördüm” dediği bazı olayları gündeme getirmiş ve tepki almıştı.
Yaptığı açıklamalarla ilgi çektiği kadar tepki de çeken Yusuf Güney kişisel huzuru bulmak için yoga ve meditasyona yöneldi…
Yusuf Güney yazın son günlerini Bodrum Palmalife’da ünlü yoga ve fitness eğitmeni Elvan Songun ve dans eğitmeni Hülya Yılmaz’ın ‘’Fitdance’’ kampına katıldı. Kamp boyunca dersleri kaçırmayan Yusuf Güney, zorlu hareketlerin üstesinden gelirken kendi öğretilerini de fitdance kampına katılan diğer öğrencilere aktardı.
Yusuf Güney’in öğretilerini deneyimleyen diğer yoga tutkunları Güney’den etkilendiklerini söyledi
Acarkent sanat ile buluşuyor
Acarlar Şirketler Topluluğu sanata yatırım yaparak, son projesi Acarverde’de faaliyet giren Futy Art Gallery, ilk sergisini sanatseverlerle buluşturdu. Geçtiğimiz gün Acarverde’de yer alan galeri, akademisyen ressam S Özcan’ın eserlerinden oluşan bir sergi ile sanat dünyasına merhaba dedi.
Serginin küratörlüğünü üstlenen Sanat Tarihçisi Prof. Dr. Marcus Graf, eserler hakkında şunları söyledi: “S Özcan’ın eserleri, çağdaş soyut sanatın çok katmanlı yapısında önemli bir örnek teşkil ediyor. Sanatçı, klasik motifleri modern estetik yaklaşımlarla birleştirerek, geçmiş ile günümüz arasında güçlü bir köprü kuruyor.”
Futy Art Gallery’in açılışının ev sahipliğini Funda Acar yaparken, bu özel günde aile fertleri Funda Acar ve ressam S Özcan’ı yalnız bırakmadılar. Sergi, çağdaş sanat ile ilgilenen tüm sanatseverleri ağırlamaya devam edecek.
