Kayseri’den Sayın Abdullah KAYA soruyor:
SORU: Ülkemizde her yıl Osmanlı Devletinin kuruluş yıldönümleri kutlanmaktadır.
Ancak geçmiş yıllarda bazı kimseler bu kutlamalara karşı çıkmıştı.
Osmanlı Devleti’ni kabul etmediklerini bu dönemin karanlık dönemler olduğunu söylemişlerdi.
Bir sanatçı utanmadan Osmanlı olmayı içine sindiremediğini söylemişti.
Emekli bir Yargıtay başkanı Kayseri Şehir Tiyatrosu’nda verdiği bir konferansta sıkılmadan:
“Biz Osmanlı karanlığından geldik. Osmanlı’nın 700’ üncü yılı yoktur. 700 yıl önce kurulmuş Selçuklular gibi, Sümerler gibi, Etiler gibi bir Türk Devleti vardır. "demişti.
Bir gazete de İstanbul’un fethini başka bir ülkeyi işgal eden saldırgan bir millet gibi Osmanlıları kötülemişti. “Biz Osmanlı değiliz” demişti.
Osmanlı Devleti’nin yıl dönümü kutlamalarına cephe alanlar da vardı.
Aradan geçen yıllarda ve özellikle son yıllarda eskiye göre daha anlamlı şekilde kutlanıyor.
Sizce Osmanlı devletine karşı olanlar haklı mıdır?
CEVAP: Osmanlı Devletinin kuruluş yıldönümü geçmiş dönemlerde sönük geçerken bu yıllarda en güzel şekilde kutlamalar yapılmaktadır.
Osmanlı Devleti’nin 700’ üncü kuruluş yıl dönümü kutlamaları çerçevesinde yapılan programları 1999 yılında gururlanarak izlemiştik.
O zaman ben de Milli Eğitim Müdürü idim. Bölgemizdeki okullarda çok büyük etkinliklerle kutlamalar yapmıştık.
Yazılan kıymetli eserleri ilgiyle gözden geçirmiştik.
600 senenin üzerinde yeryüzünde bir Müslüman Türk Devleti olarak üç kıtaya hükmeden atalarımızın kahramanlıklarını heyecanlanarak yeniden inceleme imkânı bulmuştuk.
O dönemlerde Osmanlı Devleti’nin kuruluş yıl dönümü etkinliklerine karşı olan insanların varlığını da maalesef kaygı ve üzüntüyle izlemiştik..
700’üncü kuruluş yıldönümü kutlanmasından bu yana geçen 25 yıllık süre içinde yine Osmanlı Devletine karşı olanları gözlemekteyiz.
Başta Ermeniler olmak üzere Türk Milleti’nin iç ve dış düşmanlarının çeşitli platformlarda milletimize iftiralarda bulunması sağduyulu insanlarımızın gözünden kaçmamaktadır.
Soruda bahsedilen Osmanlı Devleti’ne düşman olanlar, bu düşmanlıklarını sadece Osmanlı düşmanlığı değil özde İslam’a olan düşmanlıklarını açıkça ortaya koyamadıkları için Osmanlı düşmanlığı altında yürütülen tarih ve din düşmanlığı sebebiyle yapmaktadırlar.
Bu kişiler İslam’ı bütün birimlerinde yaşatmağa çalışan Osmanlı’ya düşman olmakla, açıktan yapamadıkları İslam düşmanlığını gizlice yapmaktadırlar.
Osmanlı Devleti yüce bir devlettir.
600 sene 20 milyon kilometre karelik mekanda insanlığa hizmet eden bir devleti suçlamaya kalkmak insafsızlıktır.
Yaptığımız araştırma sonunda bazı tarihçiler Osman Gazi’nin beyliğin başına geçmesiyle Osmanlıların kurulduğunu söylemişlerdir.
Bazı tarihçiler 1299-7300 tarihlerinin Osmanlıların kuruluşunun başlangıç tarihi olduğunu belirtmişlerdir.
Üçüncü Alaaddin Keykubat’ın Osman Gazi’ye gönderdiği tuğ, alem ve davul da İstiklal işareti sayılmıştır.
Osmanlı Devleti’nin kuruluş tarihini Sultan Abdülhamid Han tespit ettirmiştir.
Osmanlı Maarif Nezareti de 28 Kanun-i Sani 329 tarihli tezkire ile Tarih-i Osmani Encümeni Başkanlığına havale etmiş, encümen de Osmanlı’nın kuruluş tarihini tespit ettirmiştir.
Fernand Grenard; Osmanlı Devleti’nin kuruluşu ile ilgili olarak; “Bu yeni İmparatorluğun kuruluşu, insanlık tarihinin en büyük ve en şaşılacak vakalarından biridir” der.
Piste; “Yeryüzündeki en ilahi disiplin, Türk askerlerindedir.” diyerek Osmanlılara hayranlığını belirtir.
Osmanlı Devleti’ni benimsemeyen insanlarımız özde yüce Türk Milleti’nin varlığından rahatsızlık duymaktadırlar.
Bazı gazetelerin ve medya kuruluşlarının da İstanbul’un Fethini kötüler mahiyette yayın yapmasını da ibretle izliyoruz.
Yüce Türk Milleti’nin her ferdi bu görüşlerden ve yayınlardan ibret almalı ve kendi öz benliğine dönmelidir.
Hoşça kalınız.